Bir Yastıkta Elli Yıl, Bu Hafta Yeşilköy'de - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Mart 28, 2024
Röportaj

Bir Yastıkta Elli Yıl, Bu Hafta Yeşilköy’de

Bir Yastıkta Elli Yıl

Havadis sayfamıza bu hafta renk katan çiftimiz Yeşilköy’de ikamet eden ve 58 yıldır bir yastığa baş koymuş Melek-Ali Arabi çifti. Kah gülerek kah hüzünlenerek sizler için yaşadıklarını anlatan Melek nene, Ali dedeye neredeyse söyleyecek pek bir söz bırakmadı. Koca bir ömrü birlikte paylaşan Arabi çiftine bırakıyoruz sözü

Ali Atamer: Okuyucularımıza kısaca kendiniz tanıtır mısınız?


A.A.: 1936 Yeşilköy’de doğdum. Annem Mehmetçikli babam da Yeşilköylüdür.
M.A.: Ben canım oğlum Balalan’dan geldim buraya. 1933 doğumluyum.

Ali Atamer: Eski yaşama dair hatıranızda anlatacağınız neler var?

A.A.: 5 sene ilkokula gittim. 6 ay da ortaokula gittim. Ondan sonra hayata başladık. Babamız fakirdi. Para tutmazdı bize versin. Babam Alaman harbında İngiliz askerliği yaptı. Balalan’da ve Galatya’da tarlalarımız vardı. İnek koşardık tarla sürerdik. Büyüyünca traktör aldım. Şimdi da meraklıyım elma, portakal ağaçlarım var. Daha evelden kolakas da ekerdik.
M.A.: Eskiden orağınan ekinleri biçerlerdi demet bağlarlardı. 9 yaşından okuldan çıkarttılar beni. Vasıta olmadığı için gidemedik ortaokula okuyalım Lefkoşa da. Ev işi yapardım. Gabacıklarımı yıkardım yemek bişirirdim. Yeşilköy de bir terzi gadın vardı Zeynep isminde entariciklerimizi ona götürürdüm. Yastık kılıflarını da ben dikerdim. Ziyamet’te bir gavur vardı taksisine bindirirdi Rumları gezdirirdi. Türkleri gomazdı.

Ali Atamer: Çiftlerin birbirlerini ilk görüşlerinde yaşadıkları duygular bir ömür unutulmaz derler.

A.A.: Babam rençbercilik yapardı Balalan ovasında. Ben da giderdim sürerdim tarla. Deyzem vardı orda. Bunun da evi yakındı orda gördüm beğendim istedim verdiler bana. Güzel olduğu için beğendim.
M.A.: Evvelden gızlar gonuşmazdı. Gaynanam zaten her zaman görürdü beni. Gaynatam da huyumu beğendiydi. Ama Yeşilköy’e gitmem. Çok iş vardı o köyde. Kolakas çıkarırlardı. Gaynanam da söz verdi bana sen evlen bu adamla gel köye ben seni işletmeycem. Geldikten sonra pe. Yapmadığım iş galmadı.

Ali Atamer: Dünürcülük-görücülük usulleri yapıldı mı?

M.A.: Civar köylerden beni isteyen çoktu ama kısmet Ali dedenizdi. Allahın emrine istediler. Mademki büyükler istedi ben da gabul ettim. Napacam. Ali’yi Teyzeme geldiğinde görürdüm gendini. 18 yaşında çocuğdu daha. Börekler yemekler yahnili magarına yaptık ağırladık gendileri.
A.A: Ben da istedim başka köylerden gız ama vermeyincalar başka kapıya gittim. Bir tane lazımdı bize. Seçtim gendini aldım. O da nenezdi. Şimdiye gadar yaşarık.

Ali Atamer: Düğününüz olmadığı halde nikahınız Kıbrıs gelenek-göreneklerine göre olmuş.

M.A.: Hükümet nikahı gıyıldı. Gadıdan aldık kağıdı gıydık. Dedeniz aldı beni bir bayram gittik Yeşliköy’e. E geri dönünce babam gızdı bana nerdeydin diye. Çünkü hemenden yetiştirdiler gendine gocamın köyündeyim diye. Hiç unutmam Bastonunan dövdüydü beni.
A.A.: Nikahta maviydi gelinliği nenenizin. Yunanistan dan biri vardı gelirdi gezerdi da çekerdi fotoğrafları.
M.A.: Balalanlı İbrahim kemane çalardı. Zaten akrabaydı. Amcamın oğluydu. Yemeli içmeli yaptık. Davar kesildi. Şimdiki gibi jazz falan yoğudu. Balalanlı Çakaranın babasıydı döpleği çalan. Mumunan aradık misafirleri. Kapı kapı gezerdin verirdin. Nikahta yemek yaptık. Herseler yaptık. Düğün gibi yaptık nikahı havlıda davullar çaldı. Davul zurnacıda balalanlıydı. Zeybek oyun havaları çaldılardı.

Ali Atamer: Peki mücadele yılları…

M.A.: Rumlarınan daha evelinde anlaşırdık. Gadınları gelirdi kolakasların içinden alırlardı otları gitsinler yedirsinler hayvancıklarını. Ben gonuşmazdım ama gendileirnan.
A.A.: Gizli teşkilat adamı vardı gordu bizi nöbete. Rumlar yolları keserdi söver sayarlardı bize. Rum mahallesinden silah sıkarlardı bize. Köyü sararlardı. Hal öyle olunca Silahları gaçırdık Avtepe’ye. Türk askeri yanaşınca bura berikat versin gelmediler bizim beklediğimiz yere yoksa öldüreceklerdi bizi.

Ali Atamer: Bir yastıkta 58 yıl dile kolay…

M.A.: Beraber geçindik Allah’a şükür geçindik bugünlere gadar.
A.A.: O benim sevgilim. 3 ay hastanede galdım. Melek da 3 ay boyunca iskemlenin üstünde uyurdu. Hatta derdim gendine git Kıbrıs’a bırak beni bunun içinde. O gadar düşündü bana. Hakkı ödenmez. Sevgilimdir o benim.
M.A.: O da benim canımdır. Sadece bir kere dedeniz yoldu bana saçımı gaynanam yüzünden. Suçsuz yere yedik tokatı. Gaynanam suçluydu ama anasına gıymadı. Benda inatım lafına laf söyledim. Yeyinca tokatı gittim gomşuya. Yaptık badadez yedik beraber barıştık. Şimdikiler lazım gocalarını dinlesin. Gadın alt galacak.
A.A.: Rum panayırı Erenköy de Ziyamette gurulurdu. Potincik çorapcık entari alırdım gendine. Gezdirdim gendini.

Ali Atamer: Bizlerde sizlere bir yastıkta nice yıllara diliyoruz ve sözlü tarihimize karınca kakarınca katkı koyduğunuz için teşekkür ediyoruz.

 

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar