Bu ülkedeki rejim/sistem/düzen partilerinden artık umut kalmadı.
Tökezlediler ve yüzüstü yere kapaklandılar.
“Güya” memleket sevdası ve gailesi ile yola çıkanlar, UBP ve DP ile olmaz, daha doğrusu herhangi bir koalisyona “asla” diyenler, şimdilerde, sistemi bu hale getiren UBP’ye bile göz kırpmaktadırlar…
Tek denilebilecek bir söz var ki: Yazıklar olsun!
Temiz toplum ve temiz siyaset sözcüklerini, umarım artık ağzınıza alıp da değer kaybetmelerine, erozyona uğramalarına, önemsizleşmelerine sebep olmazsınız.
Önceden olanlar, bu olanların ya da gelecekte olacak olanların işaretini çoktan vermişti zaten!
Her şey mümkündür artık!
Görünen köye kılavuz gerekmez…
Hal bu iken ve bunları buraya not düştükten sonra;
Bu bozuk düzenin, asli bozucu unsurlarından olan DP’nin, geçen gün yaptırmış olduğu anket, ilginç sonuçlar içeriyor. “Sezar’ın hakkı Sezar’a” boşuna söylenmiş bir söz değil! Üzerinde bayağı emek sarf edilmiş olduğu anlaşılıyor. Rapor, 207 sayfadan oluşuyor. Tamamını henüz okuyamadım. Hafta sonu bitirmeyi düşünüyorum.
Bende oluşan kanaat, araştırmanın, varlık vergisi almak için bir ön hazırlık olduğudur. Düşüncemi soracak olursanız: Bu ülke için yapılacak en iyi şey olur!
Sunumu dinlerken aklıma; yoksulluğa karşı çalışmalarıyla bilinen yardım kuruluşu Oxfam’ın her yıl yayınladığı rapor geldi.
Son yayınlanan; “Kamu yararı mı, özel servet mi?” başlıklı raporda, servetin giderek daha az sayıda elde yoğunlaşmasına dikkat çekilerek 2018’de zenginlerin daha zengin, yoksulların daha yoksul hale geldiği ifade edildi.
%1 oranındaki bir varlık vergisi ile 418 milyar dolar gelir sağlanabileceğini ve bununla, dünyada okula gitmeyen tüm çocukların eğitim masraflarının yanı sıra sağlık hizmetlerinin de karşılanabileceğini ve 3 milyon ölümün engellenebileceğini vurguladı.
Rapora göre, dünya çapında 2200 milyarderin serveti 2018 yılında 900 milyar dolar, yani günde 2,5 milyar dolar artış gösterdi.
En zenginlerin serveti yüzde 12 oranında artarken, dünya nüfusunun en yoksul yarısının varlığı yüzde 11 azaldı.
Servetin giderek daha az elde birikmesinin göstergesi olarak, nüfusun en yoksul yüzde 50’sinin sahip olduğu servet miktarına eşdeğer servete sahip olan milyarderlerin sayısı 2016’da 61 iken 2017’de 43’e ve 2018’de 26’ya düştü.
2008 krizinden bu yana geçen 10 yılda milyarderlerin sayısı neredeyse iki katına çıktı.
Dünyanın en zengin insanı, Amazon’un sahibi Jeff Bezos’un serveti 112 milyar dolara çıktı. Bezos’un servetinin sadece yüzde 1’i, 105 milyon nüfuslu Etiyopya’nın yıllık sağlık bütçesine eşdeğer.
Dünyada kadınların yaptığı ücretsiz bakım işlerini bir şirket yapıyor olsaydı bu şirketin yıllık cirosu 10 trilyon dolar olurdu. Yani, Apple’ın cirosunun 43 katı.
Bu şekilde olmak zorunda değil. Dünyada herkese hayatta şans verecek yeterince varlık var. Hükümetler servete ve işletmelere gereken vergiyi uygulayarak insanların canını kurtaracak ve yaşam koşullarını geliştirecek ücretsiz ve kaliteli kamu hizmetlerine kaynak sağlamak için harekete geçmeli.
En zenginlerden yeterince vergi alınmadığını vurgulayan rapor, hükümetlerin vergi kaçırmanın üstüne giderek ve daha adil bir vergilendirme sistemi ile kamu hizmetlerini finanse etmesi gerektiğini belirtiyor.
Bunlar, Oxfam Raporunda öne çıkanlar. Hepsi de %100 doğru tespitler.
Maliye Bakanlığının hazırlattığı raporda da benzer sonuçlar var mı?
Hanelerin çok büyük oranının (%66,7) geliri düşük diye nitelendirilebilecek bir orandadır.
Hanelerin %27,5’in toplam geliri orta veya orta üst düzeydedir.
Hanelerin sadece %2,5’inin toplam gelir “yüksek” orandadır.
İpuçları var gibi!
Rapor, anket, araştırma bir amaca odaklanmalı.
Örneğin; az kazanandan az, çok kazanandan çok almak gibi!
Dilerim hedefiniz bu olur.
Günahlarınızı affettirmez ama hafifletebilir!
