Bir filmin kahramanı “Herkes umudu düşünebilir ama umutsuzluğu düşünmek cesaret ister” deyince durup düşündüm.
Umut üzerine yüreklendirici çok şeyler söylenirken, umutsuzluk üzerine söylenenler iç karartıcı hatta cesaretsizliğin örnekleri ile doludur.
Bir düşünür daha da ileri gider ve “Ümitsizlik sersemlerin elde ettiği bir neticedir” der…
…
Bir limandan bir limana kalkan vapurdaki bir yolcu varacağı limana sağ salim gideceğini umut eder, denizi boylayıp derin sularda vücudunun kaybolacağı gibi bir umutsuzluğu düşünmek bile istemez.
Uçak yolcuları da öyle.
Birçok insan uçakla yolculuk etmekten korkunç derecede korkmasına rağmen, teknolojinin kendisine verdiği güvene umudunu ekler.
Bu korkuya sahip insan uçaktan çok umuda binmiştir!
…
Umut üzerine çeşitli düşünürlerin söylediklerine bir göz atalım:
“Umut olmadan, umut edilen ele geçirilemez.”
“Bir yerde yaşam varsa, orada umut da vardır.”
“Ümit, saadetten alınmış bir miktar borçtur.”
“Tüm dünya vazgeç dediğinde umut fısıldar; bir kez daha dene.”
“Ümit, başlı başına bir mutluluktur, belki de mutlulukların en büyüğü.”
“Umudunu yitirme, şu hayatta bir şeyin bitişi, her zaman başka bir şeyin başlamasına sebep olmuştur.”
“Umutla yolculuk etmek, gidilecek yere varmaktan çok daha zevklidir.”
“Mağlubiyete uğrayınca ümitsizliğe kapılma, her başarısızlıkta bir zafer arzusu yatar.”
“Ümit, aldatıcı olsa da, hoş bir yolla hayatımızın sonuna doğru ilerlememizi temin eder.”
“Bütün yıldızlar sönse ve her şey kararsa, insanın ruhunda tek bir yıldız parlamaya devam eder, bu ümit yıldızıdır.”
“Gayret göstermeden ümit etmek bir hatadır; ama ümit etmeden gayret göstermeye kalkmak da kendi kendimize söylediğimiz, en kötü yalandır.”
“Bir insan parasını kaybetmişse, hiçbir şeyini kaybetmemiş demektir, sıhhatini kaybetmişse, hayatının yarısını kaybetmiş demektir, ümidini kaybetmişse, her şeyini kaybetmiş demektir.”
…
Yukarıdaki görüşlerin kimisi Platon’a kimisi Konfiçyus’a ait ve başka düşünürlere de.
Umudu yücelten bu sözler yukarıdaki film kahramanının görüşünü desteklemiyor.
O başka bir şey söylüyor.
Hatırlamamız gerekirse “Herkes umudu düşünebilir ama umutsuzluğu düşünmek cesaret ister” deniyordu.
Gerçekten umut etmek, her şeyi bir umuda bağlamak, umut ede ede hayatı tüketmek iyi bir şey midir?
Bu umudunu milli piyangoya bağlamak gibi bir şey değil midir?
Bütün o güzel ve yüreklendirici sözlerin dışında şöyle bir görüş de var:
“İnsana yapılacak en büyük kötülük; onu bir umudun içine hapsetmektir.”
