Turizm Bakanı Fikri Ataoğlu, turizmde yaz sezonu hedeflerini geçtiğimiz yıla göre turist sayısını yüzde 50 artırmak olarak koydu. Bu yönde çalıştıklarını ifade eden Bakan Ataoğlu, kış turizminde yüzde 40 artışların yaşandığını, ivmenin yukarıya doğru süreceğini belirtti
KIŞ TURİZMİ SEVİNDİRDİ: Uzun yıllardan beridir kötü geçen kış turizminin bu yıl canlandığını ifade eden Bakan Fikri Ataoğlu, özellikle İran, İsrail ve İskandinav ülkelerinde yapılan tanıtımların meyvesini verdiğini söyledi. Ataoğlu, 2016’ya göre bu yıl turist sayısında yüzde 40 artış olduğunu belirtti
HEDEF YÜZDE ELLİ ARTI: Ataoğlu: Bizim geçen yıldan 2017 için koyduğumuz hedef 2016 yılından yüzde elli daha fazla turistti. Koyduğumuz hedefin ilk kısmında yani kış turizminde ciddi rakamlara ulaştık. Artık hedef yüzde ellinin de üzerini yakalamak
UÇUŞLARA EK SEFER FÖRMÜLÜ: Ataoğlu, yaptıkları görüşmeler sonucunda Atlasjet’in daha büyük uçakları seferlerinde kullanması, Pegasus’un Sabiha Gökçen-KKTC seferlerine bir ek sefer daha eklemesi ve THY’nin de Atatürk Havalimanı’ndan günlük ek bir sefer daha koyması ile sorunun çözüleceğini belirtti
Bertuğ TOPAL
Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, 2016 yılının turizm rakamlarına göre bu yıl turist sayısında yüzde 50’nin üzerinde artış beklediklerini belirtti.
Ocak-Nisan 2017 rakamlarına göre geçen yılda yüzde 40 daha fazla turistin adaya geldiğini ifade eden Ataoğlu, yapılan organizasyonların ve yurtdışındaki tanıtımların meyvesini kış turizminde aldıklarını ifade etti.
Bakan Ataoğlu, son günlerde artan bilet fiyatlarıyla ilgili olarak ise Atlasjet’in ek sefer yerine uçak büyütme yoluna gittiğini, Pegasus ve Türk Havayolları’nın ise ek seferler koyarak krizin son bulması için adımlar attığını belirtti.
Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Havadis’e KKTC turizmini, yaşanan uçak bilet fiyatlarındaki krizi ve çevre ile ilgili yaptıkları çalışmaları anlattı.
Soru: Yaz sezonuna henüz giriyoruz. Bu yıl turizm sektöründen ciddi beklentiler mevcut. Geçmiş yıllardan farklı olarak ne gibi çalışmalar ve hazırlıklar yapıldı?
Ataoğlu: bu yaz dönemi içerisindeki çalışmalara biz yaz dönemi gelmeden başladık. Biliyorsunuz kış dönemi içerisinde ülkemize turist getirmek adına başlatmış olduğumuz çalışmalar sonrasında ciddi şekilde bir turist getirme olayını başardık. Ülkemizde zannedersem uzun yıllardan sonra ilk kez kış dönemi içerisinde bu kadar turist geldi. Kış dönemi içerisinde gelen turistlerimiz Haziran ayına kadar yapılacak olan protokol imzalandı ve bu protokol süresi içerisinde de Haziran’a kadar devam ediyoruz.
Soru: Ülkemiz turizminde yatak sıkıntı var mı? Varsa buna ne gibi önlemler alındı?
Ataoğlu:Geçen yıl turistleri getirmeye başladığımızda biz bu yaz sezonunda yatak sayısı çekeceğimizi fark ettik ve söyledik. Baktık gördük ki şu anda kış döneminden devam eden turistlerimiz ve henüz daha yazın çok hızlı başlamadığı günler içerisinde bile otellerimizin doluluk oranı yüzde 70’lerin üzerinde. Özellikle hafta sonları beş yıldızlı otellerde yer bulmak oldukça zor. Biz bu arada bütün turizmcilerimize bu mesajı ilettik. Turizm yatırımı yapmaya çalışan bütün yatırımcılara yatırımlarının hızlandırılması ve bir an önce yatak sayısının çoğaltılması ile ilgili hızlanmaları gerektiğini söyledik.
Soru: Bafra Bölgesi’nde verilen arazilerin durumu ne olacak? Yatırımlarla ilgili ne gibi ilerlemeler var?
Ataoğlu: Geçmiş yıllarda ellerine almış oldukları arazileri turizme kazandıracaklar diye günümüze kadar inşa etmeyen, herhangi bir faaliyet göstermeyenlere bir ihbar olarak yazı gönderdik. Arazilerin içerisine herhangi bir inşaat yapılmadığı takdirde, müracaatta bulunmadıkları takdirde biz bu yatırımcıların ellerinden yerleri alıp değişik gerçekçi yatırımcılara bir şekilde ihale etmeyi düşünüyoruz. Özellikle Bafra konusu var. Bizim insanların elinden bu yatırımları alma gibi bir derdimiz yok. Sadece bizim amacımız ülkemize bu yatırım yerlerinin bir an önce turizme kazandırılmasıyla ilgilidir. Dolayısıyla bu insanlar eğer yapılan çağrı üzerine inşaatlarını yapacaklarına dair girişimlerini başlatırlarsa buna lafımız yok.
Soru: Yatak sayısına baktığımızda rakamsal olarak ne kadar sıkıntı yaşayacağımızı düşünüyorsunuz?
Ataoğlu: Bugün bizim yatak sayımıza baktığımız zaman 22 bin civarındadır. 2016 yılı içerisinde 21 bin yatak vardı. Bin civarında bir artış oldu. Bu yıl sonunda almış olduğumuz bilgiler ışığında Bafra bölgesindeki bir yatırımcının Kasım ayı içerisinde tesisini açacağını öğrendik. Bu da bizi mutlu etti. İkinci bir yatırımcı, toplamda dördüncü yatırımcı olacak Bafra’daki.
Kaya Artemis, Nuh’un Gemisi ve bu yıl üçüncü otelin ardından 2018’in ilk aylarında da dördüncü tesisimiz açılacak. Umarım bu bölgedeki tesislerin açılmasından sonra o bölgede ellerinde turizm arazisi bulunduranlar da bu arazilerinin üzerindeki yatırımlarını bitirme kararı alırlar.
Soru: Kış turizminde ciddi bir artış gözlemleniyor? Bununla ilgili özellikle çalışma yapıldığını biliyoruz. Bu çalışmalar meyvesini verdi diyebilir miyiz?
Ataoğlu: Uzun yıllardan sonra kış turizminde ciddi bir artış sağladık. Ocak ve Nisan ayları içerisinde 2016 ve 2017 değerlendirdiğimiz zaman. 2017’de 2016’ya göre yüzde 40 civarında bir artış gözlemlendi. Bu artışın olacağını biz geçen yıldan görüyorduk. Bunu gördüğümüzden dolayı biz bu çağrılarımızı yaptık. Biz ülkemize kış turizmi için gelen turistleri, sadece otellerde konaklatmadık, ülkemizin genelinin tanıtılmasıyla ilgili etkinlikler de düzenledik. Ülkeye gelen turistleri sabah erken saatlerde acenteler aracılığıyla rehberler eşliğinde otellerden alıyoruz. Akşam geç saatlere kadar adanın genelini gezdiriyoruz. Hem ülkenin denizini, kumunu, doğal güzelliklerini görmeleri ve bunlardan yararlanmalarını sağlıyoruz, hem de esnafımızla iç içe olmalarını sağlıyoruz. Bu süre içerisinde esnafında mutluluğu söz konusu. Günlük yaklaşık 150 otobüs her gün için yollarda. Biz bütün ilçelerde turistlere iki buçuk saat süre tanırken Lefkoşa’ya üç buçuk saat süre tanırız. Çünkü Lefkoşa’ya gelen otobüslerin üç buçuk saat içerisinde başka bir işe göndeririz.
Gelen turistlerin hem memnuniyeti hem geri ülkelerine döndüklerinde bizden bahsetmeleriyle ilgili farklı etkinlikler de yapıyoruz.
Örneğin Güzelyurt ve Lefke’deValensiya portakal hasat döneminde 500 turisti oraya götürerek, bahçelerde kendi elleriyle portakal toplamalarını sağladık. Akçay’da turistler yine enginar toplama gitti. Yeşilırmak’ta aynı etkinliği gerçekleştirdik. En önemlisi ülkemizde dikili bir fidanlarımız olması için bir etkinlik yaptık. Acentelerden önceden isimlerini aldığımız turistlerin isimlerini fidan dikiminde fidanlarına yerleştirdiler. Taşkent’te bu bölge kameralarla çevrili olduğu için turistler geri ülkelerine gittiklerinde de fidanlarının büyümelerini izleyebilecek. Turistler tarafından bunlar güzel karşılanıyor.
Her şey kumar değil, turizme çeşitlilik kazandırarak bunu başarabiliriz.
Soru: Turizm Bakanlığı olarak yaz dönemi için rakamsal olarak belirlediğiniz bir hedef var mı?
Ataoğlu: 4 aylık süre içerisinde geçtiğimiz yıla göre yaşanan artış görüldü. Bizim ön görümüz 2017 yılında yüzde 50 bir turist artışıydı. Ama biz bakıyoruz ki sadece 4 ar içerisindeki artışımız yüzde 40. Dolayısıyla önümüzdeki yaz dönemi de bu rakamın içerisinde dahil olduğunda yüzde 50 rakamının da üstünde bir rakam yakalayacağımızı düşünüyoruz.
Bu arada biz bir takım etkinlikler gerçekleştiriyoruz. İngiltere’de ilk etkinliğimizi yaptık. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni tanıtma mahiyetinde ve Türkiye’de etkinliklerimiz devam ediyor. Bu yapılan etkinliklerin sonuçlarını da almaya başladık.
Yaptığımız Road Showlar içerisindeki İran pazarından ülkemizden gelen turistleri olduğunu görüyoruz. Yaptığımız reklamlar ve İsrail televizyon kanalında yaptığımız röportajlar sonrasında İsrail pazarının da günümüzde ciddi bir şekilde Kuzey Kıbrıs’a geldiğini görüyoruz. Sadece bunların Güney’e gelip oradan bizim tarafa geçmelerini sağlıyoruz. Olsun sorun değil Güneye gelsin ama sonuç olarak kuzeye geçsin. Harcayacağını kuzey ekonomisine katkı sağlayacak şekilde harcasın.
Soru: Yeni oluşan pazarlar ile sadece İngiltere pazarına bağımlılık kalktı diyebilir miyiz?
Ataoğlu: Gerek İran olsun gerek İsrail olsun, gerek Almanya olsun gerek İskandinav ülkeleri olsun bir çok ülkeden içimizde turistler var. Sadece İngiliz turistler değil Rus turistler de var. Bu gelen turistler de ciddi sayıda ülkemize geliyor. Kış dönemi içerisinde Alman ve İskandinav ülkeleri ağırlıklı turistler, şu anda da İsrailli turistlerin sayıları ciddi. İranların gelenlerin de ciddi sayıda olduklarını gözlemliyoruz.
Soru: İngiltere’de gerçekleştirilen Kuzey Kıbrıs Festivali’nin biraz donuk geçtiği ifade ediliyor. Bunun sebebi nedir? hangi noktalarda sıkıntılar yaşandı?
Ataoğlu: Sadece İngiltere’den gelen turistlerin geçtiğimiz birkaç yıl içerisinde donuk hale geldiğini hissettiğimiz için bir etkinlik yapma kararı aldık. İngiltere’deki etkinliğimizi de geçen gün gerçekleştirdik. 2 günlük bir etkinlikti. Etkinlik yeri için rezervasyon olayı oldukça erkenden yapılması gereken bir olaydı. Bizim içimizden gelen cumartesi Pazar olmasıydı. Fakat biz rezervasyonu geçen yıl yaptırmamıza rağmen Pazar günlerinin yıl sonuna kadar dolu olması nedeniyle etkinliği Cuma-cumartesi yapmak zorunda kaldık. Bu bir ilkti. Etkinlikte bizimle beraber diğer sektörler de yerini aldı. Yapılan ilk etkinlik Cuma günü beklediğimizi bulmamış olmamıza rağmen cumartesi günü oldukça iyiydi. Bunun sürdürülebilir olması gerekir. İkinci organizasyonda birincisinden ders çıkararak hareket edeceğiz. Önümüzdeki günlerde Türkiye’nin değişik yerlerinde etkinlikler sürecek. Almanya’daki Türklere yönelik bir etkinlik yapmayı planlıyoruz.
Soru: Uçak bilet fiyatları son günlerde ciddi şekilde tavan yaptı. Bazı uzmanlar teşvik sisteminde charter seferlerle turist taşıyanla, normal seferler üzerinden turist taşıyana aynı teşvik verilmesinin neden olduğunu belirtiyor. Bu konuda Turizm Bakanlığı olarak ne gibi önlemler almayı planlıyorsunuz?
Ataoğlu:Teşvik sisteminin getirdiği bir olay değildir bu. Biz teşviki her yere veriyoruz. Teşvik olayı tarifeli seferden de getirirseniz veriyoruz charter seferler getirirseniz de veriyoruz. Güneyden de deniz yoluyla getirene de veriyoruz. Dolayısıyla her tarafa bu teşvik olayıyla ilgili katkıyı sağlıyoruz. Bu olay tamamen geçen günlerde iki şirketin devre dışı kalmasıyla ilgili arz talep meselesinden doğan bir fiyat artışı. Bu fiyat artışının olmasını da göz önünde bulundurduğumuz zaman hem ülkemizdeki insanlarımızın seyahat edecekleri noktada bir soru işaretinin doğduğunu hem de ülkemize konaklamak için gelecek turistlerin oldukça ciddi boyutta karşı karşıya kaldıkları engel. Bakanlık olarak girişimlerimizi kapattık. Atlasjet ile yapmış olduğumuz görüşmeler sonrasında 1 Mayıs itibarı ile Atlas Jet A320 model 168 kişilik uçaklarını A321 model uçaklarla değiştirdi. Oradaki kapasiteyi artırdı. Şu andan Pegasus ile ilgili görüşmeler devam diyor. Önümüzdeki günlerde Sabiha Gökçen’den 2 ilave sefer yapacak. Önümüzdeki haf içerisinde bu operasyon da devreye girecek. Türk hava Yolları 23 Haziran’dan itibaren Atatürk Havalimanı’ndan gün bir sefer ekstra olarak düzenleyecek. Bunlar olduğu zaman da fiyatlar düşecek. Bunu biz 3-5 ay önce yine yaşamıştık. O dönem THY ile bunu çözmüştük.
Geri kalan bölgelerde ve örneğin Antalya’ya seferler için görüşmelere başladık. Bu görüşmelerimiz sonrasında da havayolu şirketlerinin çalışmalarıyla katkı sağlamaya çalışacağız.
Soru: Mağusa’da Kral Mezarları’nın bulunduğu alanda bazı sit alanlarının derecesi değiştirildi. Bu olay bilginizde mi olay sonrasında bir müdahaleniz oldu mu?
Ataoğlu: İkinci dereceden üçüncü dereceye veya ikinci dereceden birinci dereceye çevrilmesi ile ilgili o bölgede yapılan kazılar sonrasında yapılan kazılarda herhangi bir kalıntıya rastlandığı zaman bu bir ihbar olsa bile Eski Eserler Dairesi arkeologlarla beraber gidilir yerinde incelenir daha sonra da ilgili bölgedeki bölge sorumlusu müdürlüğe bildirir. Anıtlar Yüksek Kurulu da orası ilan edilmesi gereken derece ne ise o ilan edilir. Bu Anıtla Yüksek Kurulu tarafından yapılan bir ilandır. Dolayısıyla bölgede yapılan incelemeler ve ilan edilen derecelendirmeler yetkili kişiler tarafından yapılır.
Çevre oldukça önemli olan bir olay. Geçen hafta Alagadi’de yapılan etkinlikte biz de yerimizi aldık. Yine Akdeniz’de Temiz Düşün Projesine destek verdik. Şu anda Çevre Dairesi’nin STÖ’lerle birlikte başlatmış olduğu bir proje var. Belli aralıklarla her bölgede çevre etkinliği düzenlemeyi planlıyoruz.
Biz Çevre Dairesi olarak Eğitim Bakanlığı ile ortaklaşa proje olarak okullarda okutulmak üzere müfredata Çevre Dersi’ni koyduk. Her ilkokula ayrıştırıcı çöp bidonları koyalım ve bilinç oluşsun istedik. Bütün ilkokullara 3 gözlü bidonlarını dağıttık.
Cezai müeyyide de bugünlerde değişecek olan yasa ile uygulanacak. Para miktarını daha fazla yükselteceğiz. Ceza olayı değişken bir olay. Cezalar asgari ücretten 6 asgari ücrete kadar değişiyor. Ama en basit bir ceza yarım asgari ücrettir bunu yükselteceğiz.
