El Beşir…
30 yıldır Sudan’ı diktatörlükle yöneten adam.
Bir ayağı çukurda olmasına rağmen yönetme inadından vazgeçmedi.
Sokaklara dökülen halkı kurşunlatarak koltuğunu korumaya çalıştı.
Kurşunla halkı engelledi ama askeri engelleyemedi.
Asker darbe yaptı ve yönetime el koydu.
El Beşir tutuklandı.
Onu destekleyen birçok siyasetçi için tutuklama operasyonları başlatıldı.
Asker en az 2 yıl yönetimde kalacağını açıkladı.
Bu gelişmeyi Afrika ülkeleri için “normal” sayabilirsiniz.
Afrika’nın tarihi darbeler ve iç savaşlar tarihidir.
Dinci teröristler musallat olduktan sonra da etnik ve mezhep çatışmaları da peydah oldu.
Halkın demokratik iradesine ve demokrasi talebine cevap verilmediğinde ne olacağını Sudan örneği bize bir kez daha ve çok iyi bir şekilde anlatıyor.
***
İstanbul’daki seçimi Ekrem İmamoğlu’nun kazandığı belli olduktan sonra Amerika’da bir yetkili “sonuçlar önemli mesajlar veriyor” şeklinde bir açıklama yapmıştı.
Bu açıklama AK Partilileri çok kızdırmış ve bizzat İstanbul’u kaybeden aday Binali Yıldırım tepki göstererek “burası Venezüella değil” demişti.
Malumdur, Venezüella’da seçilmediği halde kendini Devlet Başkanı sayan Guaido var.
Amerika tarafından destekleniyor ve Venezüella’nın devlet başkanı olarak lanse ediliyor.
Bianli Yıldırım ve AKL Parti yönetimi Ekrem İmamoğlu’nun Guaido modeli bir direniş başlatabilme korkusuyla tepki göstermişlerdi.
Haklı da olabilirler.
Böylesi bir şey İstanbul’u ve dolayısı ile Türkiye’yi ciddi bir kaosa sürükleyebilir.
Fakat, kendi yaptıkları da aynı sonuca dönüşebilir.
Sandık sandık oy saydıralım, sonucu beğenmedik seçimi tekrarlatalım yaklaşımı yani sandıktan çıkan sonucu kabullenmeme halk iradesinin engellenmesi demektir.
Bütün dünyada değişmez kuraldır, halk iradesi engellenince ortaya çıkanlar iyi şeyler olmaz.
***
Türkiye’de henüz sorgulanmaya ve muhalifler tarafından da kabul edilen bir olumlu nokta kalmıştı.
Gizli oy açık sayım kuralıyla yapılan seçimler.
Erdoğan’ın ve AK Parti’nin muhalifleri, CHP ve hatta HDP bile seçimlere katılırlar ve sandıktan çıkan sonuçları kabul ederlerdi.
Bu nokta da Türkiye için pozitif bir güç idi.
Şimdi sakatlanmak üzerdir.
AK Parti hem kendi hem de Türkiye’nin ayağına kurşun sıkıyor.
Umalım ki vazgeçerler.
Çünkü topal kalacak olan Türkiye’dir…
