Gemimiz kuzey ülkesinin limanına yaklaşırken artık Baltık Ülkeleri gezimizin de son durağına varmıştık. Bu ülke, Kuzey Avrupa’da bulunan bir Baltık devletidir. Batısında ve kuzeyinde Finlandiya Körfezi, doğusunda Rusya ve güneyinde ise Letonya Cumhuriyeti ile sınırları olan Estonya’dır. Gemimiz limana demir attıktan sonra biz de diğer yolcular gibi gemiden inip bu şehri gezip tanımak, yaşantı ve tarihi hakkında bilgi edinmek için rehberimiz ile tura başlamıştık bile.
Bu ülkenin başkenti olan Tallinn şehrinin kelime anlamı “Taani-linn” (Danimarkalılar’ın Kenti) veya “talu linn” (çiftçi kenti) den gelmektedir. Bu isim şehrin 1918 yılında Estonya bağımsızlığını kazandıktan sonra resmi ismi olarak kabul edilmiştir. 1918 öncesinde bu yerleşim yerine çok farklı isimler verilmişse de en çok bilinen adı Reval’di. Günümüzde şehrin nüfusunun 500 bin civarı olduğu bilinir. Ülkenin toplam nüfusu ise 1.300 bin civarında olup aslında küçük bir ülke sayılır. Estonya, 2002 yılında Avrupa Birliğine katılmıştır. İşte bu nedenle siz de Kıbrıs Cumhuriyeti pasaportu hamiliyseniz bu ülkeye vizesiz olarak giriş yapabilirsiniz. Gelelim ülkenin kullandığı para birimine; 1990 yılında Rusya’dan ayrılarak bağımsızlığını ilan eden ülke 2011 yılına kadar kendi parası olan Estonya Kronunu kullanmıştır. 2011 yılından itibaren ise para birimi olarak Euro’ya geçmiştir. Estonya’nın resmi dili Estonca’dır. Estonca ve Fince, Fin -Ugor dil alfabesinden gelmektedir. Ancak ülkede yaşamlarını sürdüren %38 gibi bir nüfus kendi aralarında hala Rusca konuşmaktadır. Estonya ve Finlandiya coğrafi yakınlığından dolayı birbirlerinden etkilenmişlerdir. Bu nedenle Estonya’da Fince de yaygın olarak kullanılmaktadır. Estonya topraklarının hemen hemen yarısı ormanlar ile kaplıdır. Tallinn’in en büyük gölü Ülemiste olup ülke genelinde çok sayıda nehir var. Şehrin içme suyu ise bu gölden karşılanmaktadır. Tallinn, bir liman şehir olmasından dolayı deniz ulaşımının ülkedeki payı çok yüksektir. Düzenli olarak bu limandan Helsinki (Finlandiya), Stokholm (İsveç), Åland (Finlandiya), Sankt-Peterburg (Rusya), Rostock (Almanya) seferler düzenlenir. Helsinki’den 2 saat süren feribot yolculuğu ile Tallinn’e günü birlik ya da hafta sonunu değerlendirmek için pek çok Finli gitmektedir. Helsinki – Tallinn arası deniz taşımacılığı yapan farklı acentelerin bilet fiyatları €20-€40 arasında farklılık göstermektedir. Bu kişilerin yaptıkları alışverişin başını alkol çekmektedir. Helsinki ile buradaki fiyatlar kıyaslandığı zaman neredeyse yarı yarıya daha ucuzdur. Tıpkı İngiltere’nin Dover Fransa’nın Calais limanlarından kalkan feribotlarla 1 saat 30 dakikada ulaşıldığı gibi. İngiltere’de de içki fiyatlarının yüksek oluşundan dolayı pek çok kişi farklı feribot şirketlerinin düzenlediği 16 karşılıklı seferle ayni amaçla karşıya geçip geldikleri gibi…. Ülkeye pek tabii ki hava yolu ile de gidebilirsiniz. İstanbul aktarmalı Tallinn arası takriben 3 saat 20 dakika süren bir uçuşla yapılır. Larnaka Havalimanı çıkışlı uçuşlar ise farklı hava yolları şirketleri tarafından çoğunlukla aktarmalı olarak yapılıp bu uçuşlar için €350 alacağınız bilet ile Tallinn’in Lennart Meri(TLL) havalimanına uçabilirsiniz. Alanın şehir merkezine uzaklığı ise 4 kilometredir.
Tallinn’de Ulaşım
Şehir içinde toplu taşıma aracı olarak troylebüs, tramvay ve otobüs kullanılmaktadır. Otobüslerin çalışma saatleri 06.00-23.00 arasındadır. Şehir içerisinde mesafeler kısa olduğundan eğer kış ayında değilseniz çok popüler olan ve gençlerin kullandığı 2 kişilik bisikletlerden kiralayıp değişik bir deneyimle küçük olan şehri keyif alarak dolaşabilirsiniz. Şehirde geçerli olan Talinn Card’ın 24 saat geçerli olanı €26, 48 saat geçerli olanı ise €39dur. Bu kart ile 40 ‘a yakın müze ve ören yerlerinin yanı sıra toplu taşımacılık hizmetlerinde de ücretsiz yararlanırsınız. Ayrıca turlardan, restoranlardan ve alışverişlerden ise indirimler alırsınız. Eğer Tallinn Card Plus almak istiyorsanız bu kartın fiyatı ise 24 saat için €36, 48 saat için ise €49’dur. Bu kartınız ile tüm yukarıda sayılanlara ek olarak hop on – hop off ile yapılan turlarda tamamen ücretsiz seyahat edersiniz.
Ülkenin idari şekli ise parlamenter yapıya sahip temsilî demokrasinin var olduğu bir cumhuriyettir. Ülkede çok partili siyasi sistem var. Hükümetin başında ise başbakan bulunur. Rehberimiz bize ülke ve şehir hakkında kısa bilgiler vererek ülkesini tanımamıza yardımcı oldu. Ancak bana göre en ilginç olan ise dünya üzerindeki ülkelerle kıyaslama yapıldığı zaman bu ülkede Ateist oranının çok yüksek olmasıydı fakat bu konuda birbirlerine karşı hoş görü ve saygı çok yüksektir. Estonya ekonomisi özellikle Bilişim Teknolojisi alanında çok ileri ve güçlüdür. Tıpkı ‘skype’ ve ‘hotmail’ in doğduğu yer olması gibi. Skype Finlandiyalı ve Estonyalı kişiler tarafından ortak olarak kurulmuştur. Ülkede kişi başına düşen gayri safi millî hasıla ise 12.300USD olup Baltık Ülkeleri arasında en yüksek olanıdır. Ayrıca Avrupa’nın en küçük ülkeleri arasında olan Estonya’da 2017 yılı istatistiklerine göre okur yazar oranı %98.9 dur. Ülkenin bir başka ilginç yönü ise ülke genelinde yapılan seçimlerin dijital ortamda yapılmasıdır. İlkokul birinci sınıfa başlayan bir çocuğa okulda bilgisayar programcılığı öğretilen dersler arasında yer almaktadır.
Tallinn’de Gezilecek Yerler
Etrafı surlarla çevrili olan eski şehir günümüzde de çok iyi korunmuştur. Şehir 1997 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası listesine alınmıştır. 2011 yılında ise şehir Avrupa Kültür başkentleri arasında yer almıştır. Yol boyunca ilerleyip eski şehre geldiğimizde rehberimizin bize serbest zaman vererek biz de bundan faydalanarak bol bol resim çekme imkanı bulduk.
Viru Kapısı: Orta Çağ döneminde şehre girişte kullanılan 8 kapı vardı. Günümüzde de kullanılan Viru Kapısı bunlardan bir tanesidir. Kapı 14.cü yüzyılda yapılmıştı. Eski şehrin daracık sokaklarında dolaşırken gördüğünüz güzellikler karşısında kendinizden geçersiniz.
Raekoja Plats (Belediye Binası Meydanı): Bu bölge 8.ci yüzyıldan itibaren Tallinn’in tarihi bölgesi olup bölgede çok sayıda tarihi binalar bulunmaktadır. Özellikle yaz aylarında buraya gelen turistlerin yoğun ilgisinden dolayı buradaki kafeler ve restoranlar bölgeye canlılık katmaktadır. Belediye binası Gotik yapı tarzında olup tam karşısında ise bir bölümü müzeye dönüştürülmüş olan dünyanın en eski eczanesi vardır. 1581-1911 yılları arasında ayni aileden gelen 10 kuşak bu eczanede çalışmıştır. Estonya Rus idaresinde olduğu dönemde ise Rus Çarı bu eczaneden ihtiyacı olan ilaçları tedarik etmekteydi. Günümüzde 15.ci yüzyıldan kalma uygulama ile bu meydanda Noel döneminde Pazar kurulmaktadır. Yine ayni meydanda bahar aylarında ise Orta Çağ Karnavalı düzenlenir. Bu karnavalda o dönemin giysileri ile kutlamalar ve geçit törenleri yapılarak geçmiş yaşatılır.
St. Catherine’s Passage: Tarihi dokusu 15.ci yüzyıla dayanan bu küçük atölye ve dükkanların her birinde cam eşyalar, mücevherat, seramik gibi farklı eşyalar yapılıp satılmaktadır.
St. Olavs Kilisesi: Kilise 13.cü yüzyılda tam olarak kimin tarafından yapıldığı bilinmese de adı Fin Kralı olan II. Olaf’a atfedilmiştir. 1524 yılında yaşanan ayaklanmalar neticesinde kilisede bulunan değerli eşyalar ve eserler ne yazık ki kaybolmuştur. Kilisenin yüksekliği ise 159 metre olup 15.ci ve 16.cı yüzyılda dünyanın en yüksek kilisesi olma özelliğini taşımaktaydı. Ancak ne var ki bu kuleye 3 kez yıldırım isabet etmiş ve kilise yanmıştı. Eğer dilerseniz bu kilisenin kulesine €2 ödeyerek çıkıp şehre kuşbakışı olarak bakabilirsiniz.
Toompea Kalesi: 13-14.yüzyılda tamamlanan kale Barok yapı tarzında olup günümüzde Parlamento binası olarak kullanılmaktadır.
Tallinn TV Kulesi: 11 Temmuz 1980 yılında tamamlanan 314 metre yükseklikteki TV kulesinin yapımı 5 yıl sürmüştü. Havanın açık olduğu günlerde kuleden baktığınız zaman Finlandiya sahillerini görmeniz mümkündür.
Aleksander Nevsky Katedrali: Ülkenin Rus İdaresinde bulunduğu dönemlere denk gelen 1894-1900 yıllarında Ortodoks Katedrali olarak inşa edilmiştir. Katedral 1991 yılında restore edilerek yeniden kullanılmaya başlanmıştır. Tipik Rus mimarisi sergileyen yapıda 16 ton ağırlığında toplam 11 tane çan vardır. Katedralin yer döşemeleri ise Fin granitinden yapılmıştır. Kubbeleri soğan görünümünde olan bu Katedral şehirde görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir.
Tallinn’den hediyelik ne alınır
‘Viru Keskus’, şehirde bulunan alışveriş merkezidir. ‘Viru Caddesi’ ise en popüler dükkanların bulunduğu cadde olarak bilinir. Amber veya bir başka deyişle kehribar taşından yapılmış kolyeler, küpeler kısaca takılar, Estonya likörleri hediyelik eşyaların başında gelmektedir.
Tallinn’de ne yenir
Avrupa mutfağı çeşitleri yanı sıra yerel yemekleri yiyebileceğiniz restoranlarda şehrin farklı bölgelerinde hizmet vermektedir. ‘Balthasan Restoran’, bu restoranlar arasında en lüks olanlarındandır. ‘Olde Hansa Restoran’ın yapısı tamamen bir Orta Çağ görünümünde olup gerek masa gerekse de sandalyeleri ve çeşitli dekoru ile de bu görünümü tamamlamaktadır. Av hayvanlarından yapılan geyik çorbası, ayı eti ızgarası yerel yiyeceklerin başında gelmektedir. ‘Maiasmokk ‘ise şehrin en eski kafesi olarak bilinir. Tallinn’e giderseniz mutlaka bu kafeye uğramanızı tavsiye ederim.
Tallinn’de kaldığımız kısa süre içerisinde gerek aracımızla gerekse yürüyerek şehri dolaşıp tarihi ve yaşantısı hakkında bilgi sahibi olmuştuk. Artık şehirden ayrılma zamanımız gelmişti. Son durağımız olan limana vardıktan sonra gezmeye doyamadığım bu şehre yeniden gelmek üzere ayrılmıştım.
Haftaya bir başka Şirin’ce GEZİyorum’da buluşuncaya kadar sevgiyle kalın.
