Sorulara devam - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 19, 2024
Köşe Yazarları

Sorulara devam

Köş, MoreketMehmet Moreket

Siyasilere sormamız gereken sorulara bugün de devam edelim…

Aslında bunların çoğu da sosyal medyada vatandaşların şikayetleri…


Mesela dayanılmaz hale gelen trafik sorununa neşter vuracak olan var mı? Bu yönde ciddi bir projesi olan varsa görelim.

Nüfus patlamasıyla kentler nüfuslarını özellikle de yaz aylarında bir kaç kat katladı. Hem de bu sadece bir iki yılda oldu. Neye hizmet ettiğini anlamadığımız bir şekilde, hesapsız kitapsız verilen izinlerle kiralık araçlar, normal salon araçların sayısına ulaştı neredeyse.

Yollar yetersiz. Yeni yol projeleri, arsaların, binaların istimlak problemine takılıyor. Hepsi ayrı sorun. Hepsi çözüm bekliyor.

Gönyeli’den Lefkoşa’ya gelmek bazen bir, bazen bir buçuk saati buluyor. Günün her saatinde kent girişlerinde kilitlenme var.

Kazalar, hem de ölümlü kazalar tavan yapmış durumda. Denetim hak getire. Peki o zaman ne? Böyle mi devam edeceğiz.

Sonra asayiş sorunları…

Gasp suçlarından, uyuşturucuya, hesaplaşmalardan mafyoz tetikçilere, faili meçhul ölümlere… Bireysel olarak sokaklarda gezen kriminallerden, organize suç örgütlerine…

Var mı bilimsel bir çalışması olan? Cezaları arttıracak olan, sınır dışına ağırlık verecek olan, sokakları sıkı denetime alacak olan. Ve tabii polisin yetersizliklerine kafa yoran….

Ya kirlilik, çevre… Herkes şikayetçi. Ama hiç bir dönemde köklü tedbir göremedik.

Mesela taş ocakları. Çevreci örgütlere sorun bakalım. Bugün şikayet eden partiler kendi iktidarlarında herhangi bir iyileştirme yapmışlar mı?

Denize dökülen atık sular? Çevrenin dayanılmaz kirliliği. Özellikle de son on yılda giderek artan bir şekilde kentlerde de kırsalda da çöpe boğulmuş olmamız…

Burada da denetim ve yatırım sorunu var.

Çeşit türlü partinin gelip geçtiği yerel yönetimler köklü bir çare üretebilmiş mi?

Bir soru daha…

“Kalkınacak, büyüyecek, sonsuza kadar” denilen devletin, kendi gelirine sahip çıkmaması…

Vergi kaçakları, kaçak işçiler, kaçakçılık, kara para…

Dahası, genç, yaşlı ciddi sayıda insanı esir alan bet ofisler… Açık sözler bekliyoruz. Kıvırmalar, sessiz geçiştirmeler değil…

Bugüne kadar seçim programlarında bu konular eskilerden kopyalanmış bir kaç kelimeyle geçiştirilirdi.

Yine mi aynısı olacak?

“Sosyal devlet, hukuk devleti, demokrasi, kalkınma, büyüme, gelişme, değişim, dönüşüm” kelimelerinin bolca kullanıldığı programlar mı göreceğiz?

Oysa bizler, bu süslü ifadeleri değil, somut, güncel sorunlarımıza çare görmek istiyoruz.

Öyle “yapılacak”, “yapacapız”, “kararlıyız” sözlerine de karnımız tok.

Planıyla projesiyle…

Bu sorunların tümü, kurulu düzenin getirileri.

Düzeni değiştireceğiz diyenlerin bu söylemlerinin inandırıcı olabilmesi için, cesur, akılcı, pratik, uygulanabilir çözüm yolları gerekiyor. Gerisi, kozmetik olmaya mahkum…

Bakalım derslerine çalışmışlar mı?

Ekiplerini oluşturmuşlar mı?

Sorunlara ilişkin somut politikaları var mı?

Göreceğiz. Çok kalmadı. Bugün yarın çıkar kitapçıklar…

YERİN KULAĞI VAR

DOĞRUYSA VAY HALİMİZE:

Halkın Sesi gazetesinde yer alan haberde, geçmişte suç işledikleri için sınır dışı edilen üç kişinin giriş yasağının kaldırılmasını, bizzat Başbakan Hüseyin Özgürgün’ün istediği iddia edildi. Daha da ilginci, İçişleri Bakanlığı’nın bir yetkilisi, Bakanlığın hiçbir talebi olmadığını ve bu kararın etik dışı olduğunu söylemiş. Böyle de bir iddia var. Sorgusuz sualsiz, ne olduğu belirsiz insanların vatandaş yapılması yetmemiş, artık suç işlediği için sınırdışı edilenlere de ihtiyaç(!) var anlaşılan… Bunun adı “suç ithali” değil de nedir…

 

BUGÜNKÜ KATILIMLAR ÖNEMLİ:

UBP’de bugün üyeler adayları kesinleştirecekler. İşleri çok zor değil. Sadece 65 aday adayından, 22 kişiyi eleyecekler ve sıralama yapacaklar. Parti, bugüne kadar hep 12 bin üyeleri olduğunu açıkladı. Bu aday belirleme seçimi tam bir gösterge olacak. Bakalım Genel Merkez’in beklentileriyle, sonuç uyuşacak mı…Tümünün katılmasını beklemiyoruz tabii ama, bir fikir verecek. CTP de bugün aynı seçimi yapacak. Ancak onların üye sayısıyla ilgili bir iddiasını duymadık. Her iki partinin de, delege sultasından kurtulmuş olması, demokrasi adına iyi bir adım oldu…

 

İLK FİRE HP’DE:

Adaylığı, henüz partisi tarafından resmi olarak açıklanmayan HP’nin Mağusa aday adayı Mustafa Yeşil, “özel nedenlerden” dolayı adaylıktan çekildiğini açıkladı. Toplumda çıkaracağı adaylar konusunda büyük beklenti yaratan HP’nin, resmi olmayan adayları bu beklentilere cevap vermedi. Genel Başkan Özersay da bazı şeylerin farkına varmış olacak ki, adaylarını resmi olarak açıklamayı geciktiriyor…

 

KAFALAR KARIŞTI:

Yüksek Seçim Kurulu’nun, 6 ilçenin toplam nüfusunun 230 bin 747 olduğu yönündeki açıklaması kafaları karıştırdı. Halbuki DPÖ yaklaşık 6 yıl önce, 4 Aralık 2011 tarihinde gerçekleştirilen Nüfus ve Konut Sayımına göre De-facto nüfusu, 294,396, De-jure nüfusu ise 286,257 olarak açıklamıştı. Bence bir yanlışlık var ama nerede bilemedim. Sanırım YSK bu konuya bir açıklık getirir…

 

HENÜZ DUYMADIK:

Geçen seçimlerde öne çıkan vaatlerde, bet ofislerin kapatılacağı, Ercan havaalanı ihalesinin iptal edileceği, üçlü kararnamelerin kaldırılacağı konuları öne çıkmıştı. Hiç biri de yerine gelmedi. İnsanlar bet ofislere daha çok esir oldular… Ercan işletmecisi derseniz, kavgalı olduğu siyasiler tarafından vatandaş bile yapıldı… müşavirlere de onlarca yenisi eklendi. Şimdi de aynılarını söylerlerse inanacak mısınız? Yoksa öyle bir derdiniz yok mu?

 

BU KADAR MI ZOR:

Ülkenin çivisi çıktı resmen. Suç cenneti olma yönünde hızla ilerliyoruz. Bunu bizim gibi siyesiler de, hükümet edenler de görüyor. Peki ama bu ülkeye giriş yapanlara, “ne amaçla geldiniz, nerede kalacaksınız, cebinizde kaç para var” diye sormak, bu kadar mı zor, kimden ve neden korkuyorsunuz? Öyle şeyler duyuyoruz ki kulaklarımıza inanamıyoruz. Sırf hırsızlık yapmak için günü birlik gelenlerden tutun da, çek senet hasaplaşması için gelen tetikçilere kadar. Siz bu kafayla gittiğiniz sürece sokaklar değil, evlerimizde bile güvende olmayacağız…

 

ZİRVEDEKİLER

Tarihimizde Bir İlk: KKTC tarihinde ilk kez bir yönetici, görevde bulunduğu süre içinde yaptığı usulsüzlükten dolayı mahkum oldu. LTB eski Başkanı Cemal Bulutoğluları’nın Bakanlar Kurulu kararı ile özel bir finans şirketinden 10 milyon sterlin borçlanması usulsüz olduğu gerekçesiyle dava edilmişti. Bulutoğluları 15 bin lira ceza ödemeye mahkum edildi. Buna onay veren tüm Bakanlar Kurulu’nun da mahkum olmasını beklerdik aslında. En azından artık bir örneğimiz var. Dileğimiz, diğer tüm usulsüzlüklerin de cezasız kalmaması.

DİPTEKİLER

Pisliğimizde Boğuluruz, Kimin Umuru: Balıkesir’de dere yatağına hayvan artıkları dökenler varmış, Lefkoşa’nın göbeğinde de kanalizasyon boşaltanlar. Birisi başlık atmış, “halk sağlığını da düşünmüyorlar”. Düşünmezler kardeşim. Herkesin “iyi yurttaş” olmasını bekleyebilir misin? Yerel ve merkezi yönetimler bunun için var. Eğitim, denetim, ceza uygulayacak. Bunların herhangi biri var mı? Yasaya göre var, uygulayan yok! Onun için ülkenin tümü çöplük. O hayvanların kime ait olduğu bile belliymiş diyor üreticiler. Bakın göresiniz, buna rağmen bulunamayacak. Kim uğraşacak bu işlerle…

 

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar