HP Başkanı, eski Müzakereci Kudret Özersay, müzakerelerde yaşanan sıkıntının garantilere indirgenmesinin önüne geçilmesi gerektiğini söyledi…
Halkın Partsisi (HP) Başkanı, eski Müzakereci Kudret Özersay, müzakerelerde yaşanan sıkıntının garantilere indirgenmesinin önüne geçilmesi gerektiğini söyledi. Özersay’ın sosyal medya paylaşımı şöyle; Kıbrıs Rum tarafı Garantörlerin de katılımıyla yapılması düşünülen toplantıyı yaptırmamak, sorunun sene sonuna bitmemesi ve sürüncemede kalmaya devam etmesi için elinden geleni yapacağa benziyor. Rum sözcüsü “BM Genel Kurul’u sırasında bu toplantı olmaz” (çünkü kendileri ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ devleti olarak davet aldılar ya!); “henüz bu yönde bir davet yok”; “önce burada yapılacak görüşmelerde ne olacağı önemli” (ilerleme şartına bağlıyor belli ki) gibi Rum tarafının müzakerelerde son aşamaya geçilmemesi için kullandığı klasik argümanları sıralamaya başladı bile… Kıbrıs Türk tarafı çok taraflı toplantı aşamasına geçilirse Garantilerde bir orta yol bulunur diyerek o toplantıya Rum tarafının gelmesini güvence altına almayı hedefledi anlaşılan…
O aşamaya geçilmediği taktirde, yani müzakereler iki lider düzeyinde kaldığı sürece bu süreç ucu açık şekilde devam edebilecek, yıllarca oyalanıp duracağız orası kesin. Ama o son aşamaya geçmek için, yani prosedürde bir adım ileriye gitmek için konuların özünde kozları şimdiden açmanın riskleri vardır. İşte tam da bunun için Rum liderliğinin Kıbrıs Türk tarafının Garantiler konusundaki bu açıklamalarını istismar edeceğini düşünüyorum. Bahse konu toplantı olmadan, o toplantının konusunu oluşturan Garantiler şimdiden tartışmaya açılabiliyorsa; Kıbrıs Türk lideri Türkiye’yi bu konuda esneklik göstermeye ikna edebileceği mesajını veriyorsa (Türkiye seyahati öncesi sayın Akıncı’nın açıklamaları) Rum liderliği bunu müzakereleri oyalamak için bir unsur olarak kullanabilir. Şimdi Kıbrıs Rum liderliği “güvenlik-garantiler konularını çok taraflı toplantı olmadan da ele alabiliyoruz, tartışabiliyoruz, o toplantıya bu aşamada gerek yok, önce biz kendi aramızda anlaşmalıyız” diyebilecektir. Baksanıza Rum sözcü Sayın Akıncı’nın kendilerini Ankara ziyareti konusunda bilgilendirmesini bekliyormuş. Sayın Anastasiades de “BM Genel Kurul toplantıları öncesi ‘çok önemli ilerleme beklentisinden’ bahsetmeye başladı. Bu noktadan itibaren dört başlıkta elde edilen ilerlemenin altı çizilerek sıkıntının Garantilere indirgenmesinin önüne geçilmelidir. Aksi halde süreçte yaşanacak olası tıkanıklık geçen hafta Rum Dışişleri Bakanı’nın yaptığı gibi Türkiye’ye fatura edilmeye çalışılacak. Öte yandan Kıbrıs Türk tarafı Kıbrıs’ta yapılacak bu yedi toplantıda “yeterli ilerleme henüz elde edilmedi” kartını kullanmak isteyecek olan Kıbrıs Rum tarafının taleplerine karşı dikkatli olmalıdır.”
“UMARIM YANILIRIM”
“Adil bir orta noktanın ilerisine geçecek taleplere “yeterli ilerleme olursa çok taraflı toplantı yapılacak” düşüncesiyle izin verilirse sonuç alamadan önemli pozisyon kayıpları yaşanmış olur. Prosedürde ilerleme ve son aşamaya geçme karşılığında spesifik bazı konuların özüne dair esneklik mesajı verilmesi, ortada henüz bir al-ver yokken neyi vereceğinizi yüksek sesle söyleme egzersizine dönüşebilir. O nedenle yaptığınız bu türden bir öneri muhatabınız tarafından kabul görmezse o konuda pozisyon kayıpları yaşanır. Keşke çözüme en az bizim kadar ihtiyaç duyan bir muhtabımız olsa da bu türden iyi niyetli adımlarımız istismar edilmese. Umarım yanılırım…”
