Coşkun KUTAY
Şampiyonluk iddiasıyla başladıkları 2018-19 futbol sezonu K-Pet Süper Liginin 11.haftasına; 25 puanla zirvede giren Magusa Türk Gücü’nin “Liderliğini sürdürebilmesi”, 18 puanla 5. konumda olan Doğan Türk Birliği’nin ise, zirve yarışında “Bende varım” diyebilmesi için, takımların “Mutlak kazanmak” zorunda oldukları karşılaşmayı MTG, Peter’in 81.dakikada attığı gol ile kazandı. Ancak dün akşam istenileni veremeyen Doğan Türk Birliği ise buna, adeta “Çanak” tuttu. Bu suretle MTG 11. hafta itibariyle puanını 28’e çıkartırken, 18 puanda kalan DTB ise, zirve yarışında bir yerde de “Havlu atmış” oldu.
Hakemin maçın bitiş düdüğünü çalmasından sonra saha ortasında futbolcuların birbirlerine girmesi ile başlayan “İstenmeyen olaylara”, tribünden atlayan taraftarlarında katılmasıyla, ortalığın bir anda ana baba gününe dönmesi, uzun süre hafızalardan silinmeyecek “Çirkinliği” yaşattı.
Özellikle, karşılaşmanın zirve mücadelesi olması dikkate alındığında, futbol adına ortaya fazla bir şeyin konmadığı karşılaşma, genelde denk kuvvetlerin “Yenemezsem-yenilmeyeyim” düşüncesinin ağırlığıyla “Düşük tempoda” ve “Kontrollü” oyun formatında başladı. Tarafların kontrollü oyunu öncelikli tercih olarak benimseyip, bu formattaki ısrarı ayrıca ortaya, pozisyonsuz ve seyri zor bir müsabaka çıkmasına neden oldu.
Her iki takımın da birbirlerine belirgin bir üstünlük sağlayamadığı karşılaşmanın ilk devresinde taraflar skora yansıyacak önemli bir fırsat yakalamayınca da golsüz beraberlik kaçınılmaz oldu. Çünkü, takımların çabaları uzun süre, hücumcularına final pası düzenlemeye yetmedi. Nitekim; Peter’in, Rahemm’i geçerek attığı gollük vuruşun yanı sıra, Emeğin kullandığı serbest vuruşta, A. Sönmez’in kullanamadığı gollük pozisyon ve Arif’in çaprazdan attığı şutun, yan ağlarda kalmasının dışında akılda kalan, önemli bir enstantane gündeme gelmedi.
Karşılaşmanın ikinci yarısı da benzer senaryoda oynandı. Beraberliği bile ” Kardan zarar” sayılabilecek konumdaki MTG’ye nazaran “Kazanmaktan” başka bir alternatifi olmayan ve bu nedenle de biran önce skora ulaşmak isteyen DTB, ilerleyen süreç içerisinde rakibine nazaran daha fazla oyuna hakim olmaya ve rakip sahada daha fazla gözükmeye başladı. Oyun öyle bir hale geldi ki taraflar golü, organize ataklardan ziyade, “Karambol” pozisyonlardan ve “Müdafaa hatalarından” bekler oldu. Nitekim, gol, her iki tarafa da “Gidip-Gelen” müsabakada, DTB’nin çıkarken kaptırdığı topu önünde bulan Peter’in yaptığı vuruştan geldi. Gol, DTB’ni kontrolsüz ataklara sevk ederken, skoru korumak içgüdüsüyle oyunu kendi alanında kabul eden MTG ise, M. Gürlü ve Erdoğ’u oyuna alarak, zamana karşı da oynamaya başladı.
