"İsteğimiz Güney’e doğrudan ticaret" - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Mart 28, 2024
Ekonomi

“İsteğimiz Güney’e doğrudan ticaret”

Kıbrıs’ta çözüme ulaşıncaya kadar Kuzey Kıbrıs ekonomisinin kalkınmasına yardımcı olacağı gerekçesiyle 2004’te AB tarafından uygulamaya konan Yeşil Hat Tüzüğü’yle yapılan ihracat yıllardır yerinde sayıyor.

2004’ten beri uygulanan tüzük çerçevesinde yapılan ihracat, zaman zaman artsa da son 10 yıldır genel olarak yıllık 3-4 milyon Euro civarında seyrediyor. KKTC’nin gerçekleştirdiği ihracatın yaklaşık yüzde 4’üne denk gelen Yeşil Hat Ticareti’nin Güney Kıbrıs’ın 8 milyar Euro’luk genel ithalatının sadece yüzde 0.06’sına denk geliyor.


Yeşil Hat Ticaretini, “Devede kulak dahi değil, tüy” olarak gören Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO) Başkanı Turgay Deniz, Rum liderliğin açık ve net şekilde destek vermediği tüzüğün, kapsamı genişletilse dahi, psikolojik engellerden dolayı pek gelişeceğini düşünmüyor. Deniz, “Ekonomimizin kalkınmasına yardım edilecekse, Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nün işler hale gelmesi gerekir” inancında.

Turgay Deniz, Yeşil Hat Tüzüğü’nün uygulayıcısı Ticaret Odası’nın başkanı olarak TAK muhabirinin konuya ilişkin sorularını yanıtladı. Deniz, özellikle Güney Kıbrıs ile KKTC arasında son günlerde hareketlenen kaçak ticaretle birlikte yeniden gündeme gelen Yeşil Hat Tüzüğü ile 14 yılda yapılan ticaret ve karşılaşılan sorunları dile getirdi.

“2017’de 4.7 milyon euro’luk ticaret yaptık”

Turgay Deniz, Yeşil Hat Tüzüğü çerçevesinde 2017’de 4.7 milyon Euro’luk bir ticaret gerçekleştirildiğini belirtti. Önceki yıla göre yüzde 6’lık bir artışın meydana geldiği Yeşil Hat Ticareti’nde ilk sırada plastik ürünler geldiğini kaydeden Deniz, 1.5 milyon Euro’luk plastik kutu, şişe, torba, kapı ve pencere satışının yapıldığını kaydetti. Deniz, 2017’de 800 bin Euro’luk taze balık, 800 bin Euro’luk mermer, traventen ve mozaik gibi inşaat malzemeleri ve 540 bin Euro’luk hurda ve atık ürün satıldığını söyledi.

Güney Kıbrıs’a satışı yapılan en önemli tarım ürünü patatesin satış miktarında yüzde 25’lik düşüş meydana geldiğini kaydeden Deniz, 2016’da 469 bin 486 Euro değerinde patatesin satıldığı Güney Kıbrıs’a 2017’de 350 bin 363 Euro’luk bir satış yapıldığını belirtti.

Deniz, “Satışı düşen diğer ürünler ise plastik ve seramik ürünlerdir. Plastik çanta ve kutu satışında yüzde 26, seramik ürünlerin satışında ise yüzde 67’lik düşüş meydana geldi” dedi.

“14 yılda bir arpa boyu yol dahi katledemedik”

Turgay Deniz, Kıbrıs Türkü’nün ürettiği yerel ürünlerin, alıcı bulunması halinde, rahatlıkla Güney Kıbrıs’a satışının yapılması amacıyla hazırlanan tüzüğü 14 yıldır uyguladıklarını ancak bir arpa boyu yol dahi katledilmediğini belirtti. Deniz, “Hep 4 milyon Euro civarındadır. Bir dönem bir artış oldu, o da elektrik santrallerinin patladığı dönem onlara sattığımız elektriktir” şeklinde konuştu.

Deniz, şöyle devam etti:

“En yüksek ihracat rakamımız plastiktedir. 4 milyon Euro’luk satışın 1.5 milyonu plastik malzemelerdir. Ancak Güney Kıbrıs’ın plastik ithalatına bakıldığı zaman, 22 milyon Euro’luk bir ithalattan söz ediyoruz. Yani 22 milyonun 1.5 milyonunu bizden alıyorlar. Bu da toplam ithalatın yüzde 6’sıdır. Çok da büyütülecek bir oran da değildir. Sattığımız 850 bin Euro’luk mozaik, Rum tarafının toplam mozaik ithalatının 27 milyon Euro olduğu göz önünde bulundurulduğu zaman, çok düşük bir rakamdır. Bizden aldıkları patates bile 350 bin Euro civarındadır. Oysa Güney Kıbrıs’ta 4.6 milyon Euro’luk patates satışı yapılıyor”.

“Hem fiyat, hem de kalite avantajı var ancak menşeden dolayı artmıyor”

Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz, 2017’de, 2016’ya göre Yeşil Hat Ticaret’nin yüzde 6 arttığını ve 4 milyon 400 bin Euro’dan 4 milyon 700 bin Euro’ya yükseldiğini ancak bu oranın en az yüzde 80 olması gerektiğine inanıyor.

“Satılan ürünün hem fiyat avantajı, hem de kalite avantajı var ancak Kıbrıs Türk menşeli olduğu için talep olmuyor” diyen Deniz, Yeşil Hat Tüzüğü çerçevesinde KKTC’den alınan ürünün, Rum tarafının 2017’de gerçekleştirdiği 8 milyar Euro’luk genel ithalatın sadece yüzde 0.06’sını oluşturduğuna işaret etti.

Turgay Deniz, sık sık bir araya gelerek, birlikte proje yaptıkları Kıbrıs Rum Ticaret Sanayi Odası’ndan Yeşil Hat Tüzüğü’nün geliştirilmesi konusunda kendilerine yardımcı olmasını istediklerinde “Sizden getirilen mallar piyasada haksız rekabet yarattığından biz hiçbir zaman Yeşil Hat Ticareti’ni desteklemeyiz” yanıtını aldıklarını belirtti.
Deniz, “Ticaretin dini milliyeti yoktur deniliyor ama maalesef burası Kıbrıs ve hesaplayamadığımız etkenlerle karşı karşıyayız” ifadesini kullandı.

“Güney’de en büyük engel psikolojik”

Ticaret Odası Başkanı Turgay Deniz, 14 yıl önce hazırlanan Yeşil Hat Tüzüğü’nün gelinen aşamada kapsamının genişletilmesinin şart olduğunu ve AB Kıbrıs Masası ile bu konu üzerinde çalıştıklarını ancak ürün çeşidi çoğaltılsa bile ticaretin artması için en büyük engelin yani Güney Kıbrıs’taki psikolojik engellerin yok edilmesi gerektiğini belirtti.

“Patates satışı, baskıdan dolayı düştü”

Turgay Deniz, Güney Kıbrıs liderliğinin Yeşil Hat Ticareti’ni açık ve net bir şekilde desteklememesinin de ticareti olumsuz etkilediğini belirtti.

Deniz, 2016’da 469 bin Euro olan patates satışının 2017’de yüzde 25 gerileyerek, 350 bin Euro’ya düştüğüne işaret ederek, bu düşüşün, patates alımı aleyhinde Güney Kıbrıs’ta yapılan yayınlar ve patates alanlar üzerinde kurulan baskı olduğunu kaydetti. Deniz, “Yani Rum Tarım Bakanı çıkar da aleyhte açıklama yaparsa, bu insanları tehdit etmek anlamına gelir. Bir bakan bunu söylerse, bunu yapmayın demektir. Dolayısıyla tüccar bizden mal almaya çekiniyor” dedi.

Karşı tarafta hakim olan zihniyet değişmedikçe bu rakamın artmasının pek mümkün görünmediğine işaret ederek, yaptıkları her türlü işbirliği girişiminin “çözümden sonra” diyerek ötelendiğini belirten Deniz, şöyle devam etti:

“Çözüm ama ne zaman? Onlar ısrarla çözümden sonra, biz ise çözümden önce diyoruz. Zaten bu öteleme Yeşil Hat Tüzüğü’nün ruhuna da aykırı. Eğer sizin muradınız çözümse, çözüm öncesinde ne yapılabileceğini açık yüreklilikle ortaya koymanız gerekir.”

“Akaryakıt kontrolünde de amaç psikolojik baskı”

KTTO Başkanı Turgay Deniz, sınır kapılarında araçlarda yapılan akaryakıt kontrolünün de insanlar üzerinde psikolojik baskı kurmak amacıyla yapıldığını ve hiçbir yasal dayanağı olmadığını belirterek, “İnsanların gelmesini, alışveriş yapmasını engellemek çalışıyorlar” dedi.

Deniz, bireylerin ihtiyaç ve bütçesinin belirlediği karşılıklı alışverişe, insanları birbirine yakınlaştıracak ve iletişim kurduracak en önemli unsurlardan olduğundan ekstra bir sınırlama getirilmesine karşı olduklarını kaydetti.

Deniz, Rum Yönetimi’nin sınır kapılarında kendi vatandaşına akaryakıt konusunda uyguladığı baskının neden olduğu endişe ve kaygıyı anında AB Kıbrıs Masası’na ilettiklerini belirtti.

“Esas istediğimiz doğrudan ticaret”

Turgay Deniz, esas isteklerinin doğrudan ticaret olduğunu ve bunda ısrarcı olmalarına rağmen Yeşil Hat Tüzüğü’nün geliştirilmesi ve sıkıntıların aşılması için AB Kıbrıs Masası’yla sürekli görüştüklerini belirtti. Deniz, “Biz Yeşil Hat Ticareti’nin yürümediğini, yürümeyeceğini, istenilen amaca hizmet etmediğini ve bizim ekonomimize yardım edilecekse, Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nün işler hale gelmesi gerektiğini her ortamda dile getirdik” ifadesini kullandı.

Deniz, “Doğrudan Ticaret Tüzüğü’nün uygulamaya girmeyecek gibi görünüyor. AB, sizin şikayet ve taleplerinize karşılık ticaretin artırılmasına yönelik ne gibi öneri getirip, girişimde bulunuyor?” sorusuna ise, AB Komisyonu ile Yeşil Hat Tüzüğü’nün geliştirilmesine yönelik çalışmalarının sürdüğünü ve kapsamın genişletilmesine yönelik hazırlıkların son aşamaya girdiğini söyleyeren yanıt verdi.

Turgay Deniz, Türkiye’den gelen suyun kullanılmaya başlamasıyla tarım sektöründe bir atılım beklediklerini ve bölgede söz sahibi olma hedefini başarmaları halinde yeni pazar bulmanın şart olacağını belirtti.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar