Bilim insanları, beynin yapısı ve boyutu dışında insanları şempanze ve diğer maymunlardan ayıran önemli bir özelliği keşfetti.
Current Biology’de 5 Mart’ta yayımlanan araştırmada insanların yaşayan en yakın primat akrabalarına kıyasla günde ne kadar su tüketip kaybettiği ilk kez ölçüldü.
İnsan vücudu terlerken hatta nefes alırken bile sürekli su kaybediyor. Suyun yenilenmesiyse bu noktada kan hacmi ve vücut sıvılarının dengesini korumak için epey önemli.
Araştırmada, insanların diğer primat akrabalarına kıyasla günde yüzde 30 ila 50 civarında daha az su kaybettiği ortaya çıktı.
Çalışmanın yazarı ve Duke Üniversitesi’nde evrimsel antropoloji profesörü Herman Pontzer, bu farkın atalarımızın hayatta kalmasını sağlayan önemli etmenlerden biri olabileceğine işaret etti.
Ponzter, avcı-toplayıcıların vücutlarındaki suyu muhafaza ederek yiyecek aramak için dere ve su çukurlarından çok daha uzaklara gidebildiğini belirtti.
Çalışmada çiftçi ve avcı-toplayıcılardan ofis çalışanlarına kadar çeşitli yaşam tarzlarına sahip 309 kişinin su tüketimi ve kaybı, hayvanat bahçesi ve barınaklardaki 72 maymununkiyle karşılaştırıldı.
Her katılımcının bir yandan yiyecek ve içecek yoluyla su alımı, diğer yandan da ter, idrar ve sindirim yoluyla kaybettiği su oranı hesaplandı.
Araştırmada ortalama bir insanın her gün yaklaşık üç litre veya 12 bardak suyu idrar yoluyla dışarı attığı görüldü. Hayvanat bahçesinde yaşayan bir şempanze veya gorilse bunun iki katını aynı yolla dışarı atıyor.
İnsanlarda şempanzelere kıyasla 10 kat daha fazla ter bezi olduğunu belirten Pontzer, bu açıdan bulguların epey şaşırtıcı olduğunu ifade etti.
Profesör evrimsel süreçte insanların su muhafazasının nasıl değişime uğradığına dair daha fazla araştırma yapılması gerektiğini ifade etti.
Verilerden yola çıkarak bir hipotez sunan Pontzer, insan vücudundaki su tepkisinin uğradığı değişimler sonucunda daha az kaloriye gereksinim duyacak şekilde evrilmiş olabileceğini söyledi. Profesör, bebeklik döneminde bile anne sütündeki su-kalori oranının diğer büyük maymunlarınkine kıyasla yüzde 25 daha az olduğunu belirtti.
