Zaman zaman yatığımızı yapıyor efsane bir şarkının hikayesine bakıyoruz…
Ünlü Rolling Stones grubunun en çok bilinen parçalarından biridir “Paint It Black.”
Hikayesi şöyle anlatılıyor:
“Bir rivayete göre şarkı bir hayat kadınına aşık olan, ama onu kurtaramayan, üstelik de ölümüne sebep olup acı çeken birini anlatıyor. 18. yüzyılda randevu evlerinin kapılarını kırmızı boya ile işaretlerlermiş. O yüzden şarkıda red door, siyah cenaze arabaları, geri gelmeyen çiçeklere gönderme yapılmaktadır. Ve de güneşe yeterince bakarsam acaba ölür de yanına gider miyim fikrini de içermesi açısından değişik intihar yöntemlerine bir soru işareti eklemiştir.” (http://hikayesiolansarkilar.blogspot.com)
…
Linkini yukarıda verdiğimiz şarkı Londra Senfoni Orkestrası’nın düzenlemesi ile dinlendiğinde, bu hüzünlü hikayeyi hissetmek mümkün.
Rock türündeki parçadan çok ayrı bir hissiyat.
Hikayesine daha uygun, ki eğer bu hikaye doğru ise…
…
Sözler şöyledir:
Kırmızı bir kapı gördüğüm zaman siyaha boyalı olmasını isterim
Siyaha dönüşmesini istediğim başka bir renk yok
Yazlık giysileriyle yürüyen kızlar gördüm
Karanlığım gidene kadar başımı döndürmek zorundayım
Siyaha boyalı bir dizi araba gördüm
Çiçekler ve sevgilim, hiçbiri geri dönmeyecek
Başlarını döndüren ve hızlıca bakışan insanları gördüm
Yeni doğmuş bebeğin hergün yaptığı gibi
Kendime baktım ve kalbimin siyah olduğunu gördüm
Siyaha boyalı kırmızı kapımı gördüm
Belki yavaş yavaş yok olacağım ve gerçeklerle yüzleşmek zorunda kalmayacağım
Tüm dünyan karanlık olduğunda yüzleşmek kolay değildir
Yeşil denizim artık koyu maviye dönmeyecek
Sana bu olanları önceden kestiremedim
Batan güneşe yeterince sert bakarsam
Aşkım benimle sabaha kadar gülecek
Kırmızı bir kapı gördüğüm zaman siyaha boyalı olmasını isterim
Siyaha dönüşmesini istediğim başka bir renk yok
Yazlık giysileriyle yürüyen kızlar gördüm
Karanlığım gidene kadar başımı döndürmek zorundayım
Siyaha boyalı olmasın isterim, siyaha boyalı
Gece gibi kömür gibi siyah
Güneşi gökyüzünden silinmiş halde görmek istiyorum
Onu siyaha boyanmış, boyanmış, boyanmış görmek istiyorum
…
Sözler, şiirler ve müzikler çeşitli hikayelerle yüklüdür ki bu hikayeler çoğu zaman hayatın kendisidir…
…
Kırımızı boya ile işaretlenmiş randevu evleri Kıbrıs’ta kırmızı ışıklarla belirlenmiştir.
Eski Lefkoşa’nın güney kesiminde bu uygulama sürüyor.
Ara sokaklarda bazı evlerde parlayan kırmızı loş ışıklar randevu evleridir.
Ve her birinin içinde nice hayatlar gelip geçmektedir, diğer hayatlardan çok daha dramatik.
Her biri bir dram, bir hüzünlü senfoni.
Kim bilir kaç kişi siyaha boyamak istemişti o kırmızı loş ışıkları…
