Türkiye Cumhuriyeti Diyanet İşleri Başkanlığının verilerine göre, 2019 yılındaki camii sayısı; 84 bin 684 imiş!
Bu rakam neden önemli? Her caminin görevlileri ile birlikte 20 tane müridi/etkilediği kişi olduğunu düşünürsek, toplam rakam 1 milyon 696 bin 680 kişi eder.
Türkiye Cumhuriyeti ordusu, son yasal düzenlemeden sonraki terhislerle, bu rakamdan en az 4 kat daha azdır, diye bir çıkarımda bulunursak, eminim ki hata yapmış sayılmayız.
Diyanet İşleri Başkanlığının 2018 bütçe öngörüleri % 62 aşılmıştı.
2019 yılında ise durum daha da vahimdi. Mesela; Orta Vadeli Mali Plan’a göre, gelecek yıl Türkiye’deki tüm bakanlık ve kurumların bütçeleri ortalama % 16 oranında artarken Diyanet’e verilecek bütçedeki artış bunun iki katının da üzerine çıkarak % 34.36’ya ulaşacak.
Bütçe, başka bir deyişle; 7.7 milyar liradan 10.5 milyar liraya çıkarıldı. Yeni tabloda Diyanet’in bütçesi bazı bakanlıkların ve Milli İstihbarat Teşkilatının beş katına ulaşmış oldu.
Bu rakam KKTC 2019 bütçesinden, neredeyse %50 daha fazladır.
Büyük bölümünü memur maaşlarının oluşturduğu genel bütçedeki personel giderleri 2019’da sadece % 17 artarken, Diyanet’in personel ödeneği % 36.5 artarak 6.2 milyar liradan 8.5 milyar liraya çıkarıldı. Artışın böylesine yüksek belirlenmesi, Diyanet’in önümüzdeki yıl çok sayıda yeni personel alacağının bariz göstergesiydi. Başkanlık, 2019 yılında mal ve hizmet alımıyla inşaatlarda bir miktar tasarruf yapmaya çalışarak, personel artırımına önem verdi.
Dün yurdumuzda aniden gündeme gelen dini kadrolaşmanın esin kaynağı budur diye düşünmekte insanlar haksız mıdır?
“Orada ne varsa burada da o olacaktı” işte kanıtı!
Son sürat plan işlemekte!
Diyanet’in bütçesi, Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı bütçesinin de 5 kat üzerine çıkmış oldu. Enerji bütçesi 2019’da bu yıla göre % 14.3 oranında düşürülerek 2 milyar 44 milyon liraya indirildi.
Amaç varsa da yoksa da “dinbaz” nesiller yetiştirmek. Bu kadrolar sayesinde Türkiye’nin geleceğine yön vermek.
Diyanet bütçesi; Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın da 2 milyar 544 milyon liralık bütçesinin tam 4.1 kat üzerinde. Bu devasa fark, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bütçesinin yüzde 56 oranında kırpılıp 5.7 milyar liradan 2.5 milyar liraya düşürüldüğünü ortaya çıkarıyor.
Aynı şekilde Ulaştırma Bakanlığı bütçesinde de % 56’lık bir kesintiye gidildi. Geçen yıl 31.3 milyar TL olan bakanlık için 2019 yılında 13.6 milyar TL ayrıldı.
Kalkınmaya, teknolojiye, bayındırlığa, refaha ne gerek var ki?
Mantık şu olmalı: Okuyup üflemekle de bunlara ulaşılabilir!
2018 yılından 2019 yılına kurgulamalardı yukarıda anlattıklarım. 2019 yılında da eminim ki, 2020 yılı kurgulamalarına başlanmıştır.
Belli bir plan ve bol para sayesinde toplumu dönüştürme projesi tam gaz sürmektedir. Komşuda pişenin kokusu bize de düşmektedir.
Bu gibi kurumların yetkili kurullarında yer alan ilerici ve aydın geçinen partililer, bu oyunun farkında değil midirler?
Elbet farkındadırlar. Ama kötü yönetim, rica minnet düzeni, vesayet çağırma artık ruhlara sirayet ettiğinden gözleri de vicdanları da bağlanmış durumdadır.
Hiç utanıp sıkılmadan, bir de bu uçuruma itmenin, bataklığa saptamanın savunuculuğuna soyunmaktadırlar.
İlericilere ve aydınlara düşen görev, bu oyunu açık etme, ortaya çıkarma ve engel olma görevidir.
Kimseyi ayarlarımızla oynatmamalıyız.
Biz mevcut durumumuzdan memnunuz, diye haykırmalıyız!
Son pişmanlık fayda etmez.
