Başkent Lefkoşa’yı iki gündür kilitleyen eyleme katılan hayvan üreticileri, Havadis’e konuştu. Hayvancılar, yemlik arpaya yapılan zamma isyan etti
Başkent Lefkoşa’daki eyleme katılan hayvan üreticileri, peş peşe gelen zamlar ve TL’nin değer kaybı sonrasında üretimi sürdürmelerinin imkansız olduğu görüşünü savundu. Hükümetin girdi maliyetlerini düşürmesini beklerken, yemlik arpaya yapılan zammın kendilerini kaosa sürüklediğini öne süren hayvancılar, hayvanlarını satma noktasına geldiklerini öne sürdü. Kazançlarının giderlerini karşılayamayacak noktaya geldiğini ifade eden eylemciler, hükümeti hayvancıyı bitirmekle suçladı.
Üreticiler ne dedi?
Emir Ali Kahraman: Ayakta durabilmemiz mümkün değil
“Hakkımızı aramak için bu gün buraya Kaleburnu’ndan geldim. Yemin bu denli pahalı olması sebebi ile hayvancı zor durumda kaldı. Bu yem fiyatları ile hayvancının ayakta durabilmesi mümkün değil. Çiğ süte yapılan zamda yeterli değil. Yapılan zam maliyetlerimizi kurtarmıyor. Hükümet bizi perişan etti.”
Yılmaz Gazioğlu: Tarım Bakanı halkı yanıltıyor
“Mağusa’dan geliyorum ve büyükbaş hayvancılıkla uğraşıyorum. Bu işi yapabilmek için bankalardan dünya kadar borçlandım. 2013’de borçlanarak, 34 sene içinde borçları öderim diyerek yeni bir tesis kurdum. 2013’den bu yana 3-4 kez yaşanan kuraklık, hükümetin dengesiz fiyat politikaları ile borçları ödeyemedim. Son yapılan çiğ süt ve yem zamlar ile daha önce 1 kilo süt satıp, 1 buçuk kilo yem aklırken, şimdi 1 buçuk kilo süt satıp 1 kilo yem alabiliyoruz. Bu şartlar altında üretim yapmak imkansız hala aldı. Bugün burada hakkımızı aramak için bulunuyoruz. Tarım Bakanı halkı yanıltmaya çalışıyor süt fiyatları 1,90’ken sütün fiyatının 1,60 olduğunu ve 1 TL artış yaparak fiyatı 2,60 çıkardığını söylüyor, ama yapılan zam 0,70’di”
Kazım Güngör: Bu hükümet hayvancıyı bitiremeyecek
“Karpaz’dan geliyorum küçükbaş hayvan üreticisi ve çiftçiyim. 1 yıla yakındır yem fiyatlarında sürekli artış gerçekleşmektedir. Süt fiyatları ve hayvan fiyatları artmadan yem fiyatları yükseldi. Şu anki mevcut hükümet son zamanlarda soysal medyada boy göstermeye başladı ve gidip marketlerdeki fiyat dengesizliklerini araştırmaya başladılar. Sayın vekillerimizin ve bakanlarımızın görevi bu değil, bu işi yapacak başka merciler vardır. Sayın Başbakanın görevi ise ülkeyi yönetmektir. Başbakanın ülkeyi yönetemediğini düşünüyorum, Tarım Bakanının ise tarımla ve çiftçiyle hiçbir alakası olmadığını düşünüyorum. Son yapılan zamlarda bunun tuzu biberi oldu. Ben ta Karpaz’dan kalkıp buraya geldim. 45’derece sıcaklığım içinde çocuklarımızla birlikte bu yollarda telef olduk. Hayvancı çok zordadır. Hükümet hayvancıyı bitirmek istiyor ama boşuna uğraşmasınlar, hayvancıyı bitiremeyecek.”
Mahan Avkesen: Hayvanlarımı satmak istemiyorum
“Paşaköy’den geliyorum küçükbaş hayvancılıkla uğraşıyorum. Durumumuz çok kötü, hayvanlarımızı yediremez duruma geldik. Hayvanlarımı satmak istemiyorum, çünkü üç çocuğum var ve geçimimi bu işten sağlıyorum. Yemlere zam yaptılar ve hayvancı iflas bayrağını çekti. Kuraklık yaşıyoruz ve zor durumdayız, hükümetin yem fiyatlarını aşağıya çekmesini bekliyoruz.”
Mustafa Uzunsaf: Onlar öldü, biz batacağız
“Saflas Ticaretin Direktörüyüm ve ithalatçı firmayım. Yaklaşık 30 yıldır piyasada hayvancılara hizmet vermekteyim. Bu gelinen noktada hayvancılar bittiği zaman bütün ithalatçılarda batacak. Bu memleketin hali nereye kadar gidecek. Biz hayvancılara süt sağma makineleri ve tarım makineleri getirmekteyiz. Bir buzluk bugün artan döviz sebebi ile 18 bin TL’den 30 bin TL’ye yükseldi. Hayvancılar artık buzluk alamaz noktaya geldi. Aynı şekilde ilaçlar 100 TL’yken 180 TL oldu. Onlar öldü biz batacağız. Hayvancıların refaha kavuşturulmasını istiyorum.”
Sevcan Biçercioğlu: Ya öleceğiz, ya batacağız
“Paşaköy’den geliyorum büyükbaş hayvancılık yapıyorum. Dövizin yükseltmesi anamızı ağlattı. Mandıra için elektrik parası bin 280 öderken artık 2 bin 200 ödüyorum. Girdilerimiz de arttı. Ayda 2 kamyon arpa alıyorum, arpaya yapılan zam yüzünden şimdi aldığım her kamyon arpa için 12 bin TL daha fazla para ödüyorum. Bu da 1 kamyon arpanın bize 27 bin TL ödeyeceğiz anlamına gelmektedir. bunun darısı, ayçiçeği, kepeği ve vitamini de olduğunu hesaplarsak, ayda 70 bin TL anlamına gelir. Bu benim verdiğim süt parası bile değil. Kısacası ben 2 ay çalışıp sadece 1 aylık yem masrafı kazana bileceğim. Elektrik, su, işçilik ve bala bu hesabın içinde bile değil. Sayın Bakanın bizi göz ardı etmemesi gerekir, bugün bu eylemde ya öleceğiz ya da geri dönersek batacağız.”
İbrahim Çobanoğlu: Kazancımız giderimizi karşılamıyor
“Haklarımızı aramak için eylem yapıyoruz. Zamlar bizi perişan etti. Sabah 5’de kalkıp bütün gün hayvan pisliğinin içinde çabalıyoruz, ama çocuğumuza ekmek getiremiyoruz. Kazandığımız maalesef ki giderimizi karşılamıyor. Bittik”
Hasip Karahüseyin: Vali atasınlar
“Hamitköy’den geliyorum, hakkımızı aramak adına bugün buradayız. Devletten beklentimiz bu arpa fiyatlarını düşürebildiği kadar düşürsün. Bizim bu ülkede iki seçeneğimiz kaldı ya deve kuşu gibi sokup kafamızı anlaşacağız, ya da tüm bu baştakilerin alacaklar ve bir vali atayacaklar.”
Eniz Orakcıoğlu/ Kardelen Göksu
