“Halk bizim gibi hükümeti hak ediyor” - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
Röportaj

“Halk bizim gibi hükümeti hak ediyor”

“Halk bizim gibi hükümeti hak ediyor”

Baykan Gürses Özdağ

ÖRNEK HÜKÜMET ŞEKLİ BİZİZ: Başbakan Sibel Siber, kurulacak olan hükümetin, halkın menfaatleri doğrultusunda hareket etmesinin önemli olduğunu, kendilerinin oluşturduğu iki aylık hükümetin, halkın hak ettiği bir hükümet örneği olduğunu belirtti


UBP YASA DİNLEMEDİ: İki aylık görev sürelerinde, UBP Hükümeti’nin yasalara aykırı şekilde yapıldığını belirlediklerini söyleyen Siber, “Üzülerek vurguluyorum ki, yasalara riayet edilmeli. Bakanlar Kurulu kararlarında birçok yasanın çiğnendiğini gördük” diye konuştu

AİDİYET DUYGUSU ZEDELENDİ: Başbakan Sibel Siber, UBP Hükümeti’nin hayata geçirdiği kararlar ile toplumun aidiyet duygusunu zedelediğine vurgu yaparak halkın “Beni düşünen yok” diyerek, kendini yalnız ve dışlanmış hissettiğini kaydetti

İSTEDİK VE YAPTIK: Siber, “yıllarca çözülemeyip ertelenen sorunların eğer toplum menfaati gözetilecekse yapılabileceğini gösterdik. Eğer gerçekten istenirse yapılabilir. Biz istedik be yaptı” şeklinde konuştu

Başbakan Sibel Siber, geçici hükümetin kısa görev süresinde hayata geçirilen kararları ve bundan sonra atılması gereken adımları HAVADİS’e anlattı.
Sibel Siber, kısa bir süre için üç partinin oluşturduğu geçici hükümette halkın değerlerini ve çıkarlarını göz önünde tutarak çalışma yaptıklarını ifade ederek, özellikle yeni kurulacak hükümetin, kendilerinin görevde bulunduğu sürede yükselttikleri çıtayı daha da üste çekmeleri tavsiyesinde de bulundu. Kurulacak olan Hükümetin, halkın menfaatleri doğrultusunda hareket etmesinin önemine değinen Sibel Siber, kendilerinin oluşturduğu iki aylık hükümetin, halkın hak ettiği bir hükümet örneği sergilediğine dikkat çekti.


“Halktan kopuk bir iktidar halkın iktidarı olamaz…”
Başbakan Sibel Siber, üç siyasi partinin oluşturduğu geçici hükümetin toplumda oldukça olumlu bir etki yarattığını, güven verdiğini kaydetti. Ülkede ilk kadın Başbakan olarak görev yapmasının yarattığı etkinin son derece olumlu olmasından mutluluk duyduğunu ifade etti Siber; “İnsanlar, ülkeme ne kadar düşkün olduğumu, insanları ne kadar çok sevdiğimi ifadelerimden hissetti. Ben, bu dönemde yüreğimi koydum. Böyle bir göreve getirilmek büyük bir onurdur. Kadınlarımız için de bir temsiliyetti, ilk kez bir kadın başbakan olarak kadınlarımızı temsil edecektim. Hem ülkemi temsil edecek hem de ülkenin sorumluluğunu üstelenecektim, bu beni aynı zamanda çok da güçlü kıldı. Bu gücün altında yatan ise aldığım olumlu tepkilerdi. Hükümet programında da üzerinde durduğumuz, hükümetimizin açık şeffaf, hesap verebilir bir hükümet olmasıydı çünkü halkımız bunu özlüyordu. Düne kadar ben de halkın içindeydim, duygu ve düşünceleri çok iyi anlıyordum. İktidarların çoğu halktan hep kopuk oldu, özellikle de son UBP iktidarı… Halktan kopuk bir iktidar halkın iktidarı olamaz. Halkın iktidarda olduğu hissini bu halka vermemiz gerekiyordu. Halkın istek ve beklentileri önceliklerimiz olmalıydı.”
“Geçici hükümet üyeleri takım ruhu ile hareket etti”
Başbakan Sibel Siber, CTP-BG, DP ve TDP’nin oluşturduğu geçici hükümetin en önemli özelliğinin bir takım ruhu ile çalışılmış olması olduğuna dikkat çekerek, tüm bakanların buna sadık kaldığına da vurgu yaptı. Siber, “Bu dönemde bazı kısıtlamalarımız vardı, seçim yasakları vardı ve meclis çalışmıyordu. Elimizdeki imkânları kullanarak, tüzük değişiklikleri yaparak halka en iyisini vermeye çalıştık. Hükümet ortaklarımız ve kabine üyeleri ile bir takım ruhu oluşturduk. Yaptığım bir meclis konuşmasında, geçmiş hükümet için bir beklenti içinde olmayın demiştim, çünkü UBP Hükümeti’nde takım ruhu yoktu. Takım ruhu, birlikte halk için çalışalım ruhu oluşmadıkça başarılı olamazsınız. Biz kabineyi oluştururken, bunu vurguladık, bir takım olacağız dedik. Dışarıda seçim atmosferi vardı, üç siyasi partinin oluşturduğu bu hükümet modelinde birbiri ile kıyasıya mücadele eden siyasi partilerimiz vardı ama biz bundan etkilenmeyeceğiz, onların tartışma ve eleştirilerini bakanları kuruluna taşımayacağız dedik ve birbirimize destek olduk ve bu şekilde davrandık. Birbirimize çok destek olduk, her konuda en iyisini yapmaya çalıştık” ifadelerini kullandı.
“UBP Hükümeti hem bireysel çıkarlara menfaat sağladı, hem de yasalara aykırı davrandı”
İki aylık görev sürelerinde, UBP Hükümeti’nin uygulamalarının hem toplum menfaatine, hem de yasalara aykırı şekilde yapıldığını gördüklerini söyleyen Sibel Siber,  “Üzülerek vurguluyorum ki, yasalara riayet edilmeli. Bakanlar Kurulu kararlarında birçok yasanın çiğnendiğini gördük, Hukuk Dairesi’nden görüş aldık ve yasalara aykırı kararlar alındığını gördük. Bu yasal olmayan kararların çoğu da bireylere menfaat sağlayan kararlardı. Bireye menfaat sağlarken, toplum yararı gözetilmedi. Halbuki bir hükümetin aldığı her karar toplum menfaati lehine olmalıdır. Örneğin sahiller toplumundur, toplum yararına kullanılabilir, ama bu sahillerin yasadışı olarak kişilere peşkeş çekildiğini gördük. Sahillerin kiralanması toplum menfaati olmamasının dışında, yasalara aykırı şekilde de kullanıldı. Burada iki türlü suç işlendi. Hem toplum menfaati göz önünde bulundurulmadı hem de yasalara aykırı davranıldı. Hükümet etmek çok kutsal bir görevdir, çok ulvidir. Bunu hissetmelisiniz, her bireyin yaşamından sorumlusunuz” ifadelerini kullandı.
“UBP Hükümeti, kararları ile toplumun aidiyet duygusunu zedeledi”
UBP Hükümetinin hayata geçirdiği kararlar ile toplumun aidiyet duygusunu zedelediğine vurgu yapan Siber, “Toplum, bu yaşananlardan soğudu. Halk tüm bu yanlışları görünce dedi ki hükümet olanlar kendi çıkarlarını gözetecek, yandaşları için icraat yapacak… Böylesine terk edilmiş bir toplum psikolojisi yaratıldı. Toplumun, bu topraklarla ilgili aidiyet duygusunu zedeledi. Toplumda kendini yönetenler tarafından hiç görülme hali yaratıldı. Önemsenmeme durumu ortaya çıkarsa toplumun toprakları ile ilgili aidiyet duygusu zayıflar. Beni düşünen yok diyerek, kendini yalnız ve dışlanmış hisseder” diye konuştu.
“Yıllarca bekleyen sorunlar istenirse yapılabiliyor. Biz istedik ve yaptık”
Halkın, Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararları olumlu değerlendirmesini ve bunun toplum üzerinde yarattığı etkiyi de konuştuğumuz Başbakan Sibel Siber, “yıllarca çözülemeyip ertelenen sorunların eğer toplum menfaati gözetilecekse yapılabileceğini gösterdik” dedi.  Siber, bu konuda şu sözleri kullandı: “Ben de her yurttaş gibi şöyle düşündüm, istenirse yapılabilir. Bekleyen birçok sorun çözülemez denir, sanki gizli eller buna engelmiş gibi bir algı yaratıldı toplumda… Yıllarca bekleyen sorunlar, istenirse yapılabiliyor. Biz istedik ve yaptık. Bizden sonra da toplum menfaatleri ön planda tutulmalıdır. Hükümetimize duyulan bu sempati ve bu övgüler, toplumun ne istediğini ortaya koydu. Bireyler, eş dost gözetilerek yapılan icraatların kabul görmediğini de gösterdi. Örneğin biz bu dönemde kimseyi işe almadık, kimseye menfaat sağlamadık. Bireylere yönelik icraatımız olmadı, toplumun yaşam kalitesine yönelik kararlar aldık, çevre, sağlık, trafik, dürüstlük, şeffaflık… Hiçbir şeyi gizlemedik.”
“Biz, halkın layık olduğu bir hükümet modeli olduk”
“Biz, bu halkın layık olduğu bir hükümet modeli olmak için gayret ettik” diyen Başbakan Sibel Siber, “Bundan sonraki hükümetlerin bu çıtayı bunun altına düşürmemesi gerekiyor. Bu çita daha da yükseğe çıkmalıdır. Yasa yapma yetkisi de olacak hükümet bunu daha da yukarıya çekebilir” ifadelerini kullandı.
“Kurulacak hükümet ilkeler üzerinde uzlaşı sağlayarak buna sadık kalmalıdır”
28 Temmuz Erken Seçimi’nde ortaya çıkan sonucu değerlendiren Sibel Siber, buradaki iradenin bir koalisyon yönünde olduğuna dikkat çekerek bunun da özellikle ilkeler etrafında birleşecek ve buna sadık kalacak bir model ile şekillenmesi gerektiğine vurgu yaptı.  Sibel Siber, bu konudaki görüşlerini şu şekilde aktarıyor: “Bu yansıyan irade UBP’ye bir tepki ve cezalandırma şeklinde oldu. Bu toplumun bir tepkisi oldu. CTP’ye olan inanç ve beklenti ise onu birinci parti çıkardı. Halk, bir partiye tek başına hükümet kurma görevi vermedi, bir koalisyon modeli öngörüldü. Eğer partiler koalisyon için ilkelerini ortaya koyarsa güçlü bir hükümet modeli oluşturabilirler. Başarı için ille de tek parti iktidarı gereklidir tezinin doğru olmadığını geçmiş hükümet göstermiş oldu. Genel bir inanç vardır, tek başına hükümet olma daha güçlüdür, UBP bu tezi çürüttü. Parti Devlet modeli uygulayarak bunu çürüttü, bu çok tehlikeliydi. UBP, kendi tabanının da hükümeti olamadı. Sadece kurultaylara yönelik belli delegelerin hükümeti oldu. Kurulacak olan koalisyonda önemli olan ilkeleri sağlamak ve buna sadık kalmaktır. Her bakan aldığı görevin bilincine varırsa başarılı olmamak için neden yoktur. Her bakanın güçlü kadrolar oluşturması gerekiyor, insan kaynaklarımız oldukça zengindir. Dar ekiplerle çalışmak hükümeti de bakanları da başarısız yapar. O nedenle konusunda uzman, siyasi görüşü ne olursa olsun, ülkeyi seven kadrolar oluşturulmalı, düşünce grupları oluşturulmalıdır ve hukukun dışına çıkılmadan kararlar üretilmelidir.”
“Her şekilde topluma hizmet edeceğim…”
CTP’nin önderliğinde kurulacak bir hükümette yeniden Başbakan olarak kalması yönünde bir irade ortaya koymayacağını söyleyen Sibel Siber, kendisinin her şekilde topluma hizmet etmeye hazır olduğuna dikkat çekiyor. Siber: “Topluma bir kez daha teşekkür etmek isterim. Tüm bireylere, sivil toplum örgütlerine hangi görüşten olursa olsun… Bizi destekleyip motive ettiler. Aldığım oyların yüksekliği de hükümetimize duyulan güvenin yansımasıydı. Halkın sempatisi beni onurlandırdı. Halkım adına küçük şeyler yapabilmişsem beni mutlu etmeye yeter. Ben, toplumuma her zaman hizmet etmeye devam edeceğim. İki aylık dönemde edindiğim tecrübe, hizmet etmemde daha bilinçli olmama da katkı yapacak.”  Başta eşi ve ailesinin kendisine önemli katkıları olduğunu ve görevde bulunduğu süre içinde kendisine çok yardımcı olduğunu da ifade eden Başbakan Sibel Siber, ailesine ve kendisine yardımcı olan herkese de teşekkür etti.
Sibel Siber, Bakanlar Kurulu’nun aldığı kararları şu şekilde özetliyor:

1. İcraatlarımız, insanımızın yaşam kalitesini yükseltecek şekilde oldu:

2. Halkın malı olan sahillerimiz, yasa dışı olarak uzun vadeli kiralanmıştı. İptal edilip, halkımıza yeniden kazandırıldı.

3. Sahillerde çevre temizliği başlattık. Kabine olarak Akdeniz köyünde temizlik çalışmasına katıldık. Burada da bir diğer amacımız “emek verirsen senindir” duygusunu güçlendirmek ve bu yönde mesaj vermekti.

4. İthalat ve İhracatta işleri zorlaştıran, maliyeti artıran, iş gücü ve zaman kaybına yol açan prosedürleri değiştirdik. İşlemleri kolaylaştırıldı.

5. AB Kuzey ofisine diplomatik statü kazandırıldı.

6. Yabancıların yıllardır bekleyen tapu işlemlerini Bakanlar Kurulundan geçirerek, hem onlara hem devlet kasasına katkıda bulunuldu.

7. Tasarruf tedbirleri çerçevesinde RHA’ların kullanımını kısıtladık. Bakanlıkların bakanlık bütçesinden düğün, cenaze, vb. gibi yerlere çiçek çelenk gönderilmesi kaldırıldı.

8. Topluma yakışır bir ulusal müze kazandırılması için Vakıflar Genel İdaresi ile çalışmalar yapıldı. Eski tren istasyonu ve ETİ binaları için onay alındı.

9. Maliye Bakanlığımız şeffaflık bağlamında “Maliye’nin Seyir Defteri” adlı sayfasını halka açarak Bakanlık web sayfasında gelir ve gider kalemlerini halkın hizmetine sundu. Ekonomik Koordinasyon Kurulu’nu toplayarak kararlar ürettik. Bakanlar Kurulu’na getirilen her önergenin, mali değerlendirmesini şart koştuk ve düzenleme yapıldı.

10. Akıncılar’a yeni bir yol yapılması ile ilgili karar ürettik. Yeni yolla birlikte Lefkoşa, Akıncılar arası mesafe yarı yarıya azalacak.

11. Yabancı işçilerin çalışma koşullarında düzeltmeler yapıldı.

12. Tüm bunların dışında büyük bir çevre felaketiyle karşılaşıldı ve tüm Bakanlıklarımızla koordinasyon içerisinde halen çalışmaktayız. Bu felaket ile yasalarımızın ne kadar eksik olduğunu, özellikle çevre yasamızın ne kadar cağ dışı olduğunu bir kez daha gördük. Örneğin petrol alımı yapan terminallerin boşaltma işlemlerinin çağdaş ülke formlarında olmadığını tespit ettik. Bunların çağdaş hale getirilmesiyle ilgili çalışmalarımız sürüyor. Çevre Felaketi sonrasında Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın büyük desteğini gördük. Halen Türkiye’den gelen teknik heyet çalışmalarını sürdürüyorlar ve raporlarının bize sunuyorlar.

13. Trafiği tek bir çatı altında topladık. Özellikle motor kazalarının sıklıkla yaşandığı ülkemizde, motor ehliyet alımları için yeni düzenlemeler yapıldı.

14. Teknecik elektrik santralinin bacasından havanın kirletilmesinin önüne geçmek için, aldığımız görüşler doğrultusunda akaryakıtın daha kaliteli hale geçirilmesi için karar üretildi.

15. Tarımda kullanılan zirai ilaçların reçeteyle satılması için gerekli yeni tüzüğü bakanlar kurulundan geçirdik. Bu ilaçların kontrolsüz kullanımının yarattığı kötü sonuçları hepimiz biliyoruz.

16. Devlet laboratuarına, hem petrol ürünleri analizini hem de sentetik cannabis türlerinin analizini yapan toplum sağlığı için gerekli cihazlar alındı.

17. Gıda Güvenliği Yasası için çalışma yapacak gıda güvenliği otoritesi oluşturduk. Bu otoriteye sadece devletten değil, sivil toplum üyelerinden de temsilciler kattık.

18. Yaşlı kronik hastalığı olan sigortalı hastalarımızın ilaç alımlarını kolaylaştıracak düzenlemeler yaptık. Onların yaşam kalitesinde bir nebze olsun iyileştirme yaptık.

19. Otuzdan fazla yasa dışı olduğunu tespit ettiğimiz dosyayı savcılığa gönderdik.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar