Eleştirilere "Mevzilerden Fırlamak" Gözüyle Bakmak - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Nisan 25, 2024
Köşe Yazarları

Eleştirilere “Mevzilerden Fırlamak” Gözüyle Bakmak

Köş, MoreketMehmet Moreket

Ekonomi Bakanı Sunat Atun’un “TL’ye güvenin” açıklaması üzerine, Hüseyin Ekmekçi de TL’nin her geçen gün artan değer kaybına bakarak “nasıl güvenelim” demişti…

Bakan Atun kendisine bir cevap göndermiş, konjektürel küresel dengelerden, makro ekonomiden söz etmiş ve “yatırımcılar” için uygun ortamı yaratacaklarını söylemiş.


Bravo vallahi…

Burada vatandaş döviz-zam döngüsünde bir kaç ay içinde yarı yarıya fakirleşmiş, bakan bahaneler arıyor…

“Dünyada da böyle, Güney’de de böyle, geliriniz TL ile, siz de TL ile borçlanın” falan diye tavsiyelerde bulunuyor.

Geçtiğimiz yıl kendi iç dinamikleri nedeniyle düşen sterlini örnek göstererek, “bakın sterline de güvenilmez” demeye getiriyor.

Sonra, son yılların moda tekniğini kullanıp, farklı görüş sahiplerine saldırıyor; “Mevzilerinden fırlayanlar”…

Bana ne be kardeşim küresel dengelerden, uzun vadede yatırımın arttırılmasından (ki daha önceki krizlerde de aynı şeyler söylenmişti de, o yatırımların arttığını hiç göremedik)…

Benim derdim düşen ekmek tüketimi, artan kredi cezalıları, boğazından geçip, burnuna kadan batan insanların kısa vadede ne olacağı…

Kimsenin mevziden fırladığı falan da yok.

Dua edin ki henüz yok…

Herkesin canı yanmış, şikayet ediyor, fikir üretiyor…

Şimdilik çoğunluk başını ellerinin arasına almış, deli gibi düşünüyor…

Ama bu sessizlik de nereye kadar bilinmez…

Eğer hala merak eden varsa, bu konuşma, hükümetin elinden gelen, yapabileceği ufak tefek önlemleri dahi alma niyeti olmadığını gösteriyor…

 

 

KURAKLIK TAZMİNATIYLA İLGİLİ GERÇEKLER…

Birikim Ögür yazdı, öğrendik.

Hani şu kuraklık tazminatlarını ödemek için, Genel Tarım Sigortası’nda yeterli para olmadığından borçlanmaya gidilmesi hikayesi var ya, meğer Yasa borçlanmaya imkan vermiyormuş.

Üstelik en önemlisi, meğer yine Yasa’da “Meydana gelecek genel zarar tutarı, Fonun mevcut ödeneklerinden fazla olursa, tazminat tutarları eksik oran kadar azaltılabilir” denmekteymiş.

Yani elde ne kadar para varsa, tazminat o kadar ödenecek…

Halihazırda zaten yarısı da ödenmiş durumda.

Aman aman, vazgeçin, “Para yok ödemiyorum” deme cesareti kimde var.

Niceleri bu şekilde seçim kazanmadılar mı?

Devletin ekonomisini zarara uğratma pahasına, vergi mükelleflerini zora sokma pahasına, piyasayı rahatlacak önlemler yerine, belli kitlelere para dağıtarak…

Bu ülke bu popülizmle bu hallere gelmedi mi..?

Oysa bu paraya ulaşmak için yapılması gereken belliydi. Ekonomik Protokol’daki tarım reformunu yapmak ve Reform Destek Ödeneği’nin serbest bırakılmasını sağlamak…

Olmadı. Yapmadılar. Ne tarım reformunu, ne de takvimdeki diğerlerini…

Şimdi çiftçiler bile, “Fon’u borçlandırmayın” derken, hükümet bunu yapıyor…

Vatandaşın vergileri, belli bir kesimi tatmin için yönledirilecek, o da yetmeyecek, bu borçlanmayla sigorta fonu batağa sürüklenecek…

Bildik bir siyaset modelinin acılarını çekmeye devam ediyoruz.

Bakalım daha nereye kadar…

 

YERİN KULAĞI VAR 

ERDOĞAN İSTERSE:

Economist dergisi, Kıbrıs’ta çözüm için güvenlik ve garantilerin kritik rol oynadığını ve bu nedenle de birleşmenin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın takınacağı tutuma bağlı olduğunu yazarak, “Türkiye’nin Cumhurbaşkanı müsaade ederse, Kıbrıs birleşebilir” iddiasında bulundu. Kimsenin bizim ne istediğimiz gibi bir derdi de, düşüncesi de yok…

 

NİYE Kİ:

ABD’nin Kıbrıs Büyükelçisi Kathleen Ann Doherty, Kıbrıs müzakerelerine BM Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olarak katılmayı arzu ettiklerini söylemiş. ABD’nin böyle bir niyeti olması, çözüm arzusundan mıdır acaba? Güvenlik Konseyi’nin diğer üyelerinin de mesela Rusya’nın, mesela Çin’in de katılması durumunda ortaya bir çözüm mü çıkar, yoksa pişmiş aşa su katılır, kaos mu olur…

 

SÜRECİ OLUMSUZ ETKİLEYECEK:

Yunanistan’ın 15 Temmuz darbesi sanıklarını iade etmeyeceği kararı sadece Türkiye’yi  değil, bizi de yakından ilgilendiriyor. İki ülke arasındaki iade krizinin, adadaki görüşme sürecini de olumsuz etkileyeceğine kesin gözüyle bakılıyor. Umutların tavan yaptığı 2016 sonundan itibaren yaşananlar, çözümün aleyhine işliyor. Bu son kriz ise tuz biber oldu…

 

HESAP SORACAĞIZ:

Halkın Partisi, “hesap soracağız” diyor. Kilit sözcük bu aslında. Bunca yıldır iktidara talip olan tüm partiler bunu söyleyerek geldiler ama durum ortada. Göstermelik kurulan komiteler, soruşturmalar, denetleme kurulları, hiç biri sonuçlanmadı, kimseye hesap sorulmadı. Bir gün birileri gelip, son 40 yılın hesabını değil belki ama, en azından son 10 yılın hukuksuzluklarının, kaybedilen maddi manevi varlıkların hesabını sorabilse, neler değişirdi. En azından bundan sonrası için…

 

AĞZINDAKİ BAKLAYI ÇIKARDI:

Türkiye’de bir televizyon kanalına katılan YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı, Kıbrıs Türkünün yarım asırdır süregelen bu müzakere süreci ve belirsizlikten  bıktığını ve artık önünü görmek istediğini belirterek, “Türkiyenin artık bir karar vermesi gerek. Ya Ruma yama anlamına gelen bir çözüm, ya dış politikada ve güvenlikte Türkiye’ye bağlı içerde bağımsız Nahcivan ve Tayvan modelinin karışımı bir formül derhal uygulanmalıdır” demiş. İlle de Türkiye’ye bağlanmanın ötesinde, tam bağımsız bir KKTC niye olmasın Erhan bey. Her çözüm “Ruma yama”anlamına mı geliyor size göre. Şunu bilin ki, birilerine bağlanma hevesinize bu toplum onay vermez…

 

YETER YETMESİNE DE:

Kimsenin Kıbrıs Türkü’nü bu belirsizlik içinde yaşamaya mahkum etme hakkı olmadığını vurgulayan Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Denktaş, “300.000 kişilik nüfusa Türkiye ekonomik pazarı yeter de artar bile” dedi. İyi de o pazara girebilmek için gümrük kapılarının açılması lazım. 42 yıldır açmayı başaramadığımız ve türlü bahanelerin öne sürüldüğü o kapılar nasıl açılacak söyler misiniz..?

 

ISRARLA SÖYLEMİYOR:

Milli Eğitim Bakanı Berova, Anafartalar Lisesi binasının özel sektöre devredilmesinin söz konusu olmadığını vurguladı ve “ileride böyle bir şey söz konusu olursa da zincirle kendimi okulun önüne bağlayıp buna ilk tepki gösteren ben olacağım” dedi. Keşke, sadece özel sektöre devri değil, ilahiyat koleji olmayacağı konusunda da, bu kadar iddialı konuşabilseydi…

 

 

ZİRVEDEKİLER

Hüseyin Ekmekçi: Ekonomi ve Enerji Bakanı Sunat Atun’un, “TL’ye güvenin” açıklaması üzerine, Ekmekçi’nin sosyal medyada yaptığı, “Sayın Sunat Atun size günaydın demek geldi içimden… Hani TL’ye güven dediniz ya… Biz sizi dinledik ama Dolar, Euro, Sterlin güvenmiyor… Millet elinde çanta Güney’de iş aramaya gidiyor…” yorumu, dünün en çok konuşulan ve Atun’u cevap verme zorunda bırakan paylaşım oldu…

 

DİPTEKİLER

Öğretmen De Bunu Yaparsa: Mağusa Meslek Lisesi öğretmenlerinden M.Ç. iki erkek öğrencisine üç yıl boyunca cinsel taciz ve saldırıda bulunma suçlamasıyla açığa alınarak mahkemeye çıkarıldı. öğretmen, 16 ve 19 yaşındaki 2 erkek öğrenciye internet üzerinden cinsel içerikli mesajlar göndermek, cinsel taciz ve okul avlusunda elleyerek cinsel saldırıda bulunmakla suçlanıyor…

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar