Avrupa Birliği Sağlık İdaresi Komisyonu 2013 raporunda; diyetin bazı hastalık riskini azaltmada potansiyel bir etkiye sahip olduğu bildirildi. Kronik hastalıklardan ölümlerin yüzde 60'ının yanlış beslenme ve şişmanlık olduğu belirlendi.
Günümüzde 400 milyon kişi klinik olarak şişmandır. Şişmanlık diyabet riskini yüzde 58, kalp krizi riskini yüzde 21, kanser türlerine yakalanma riskini 8-42 yükseltiyor. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 2015'te 700 milyonu aşkın şişman olacağını öngürüyor.
Gizli tehlikeye dikkat
Dünyada şu anda 150 milyon diyabetli var, bu sayının 2025 yılında iki katına çıkması bekleniyor. Ölümlerin (15.3 milyon) üçte biri kardiyovasküler hastalıklar kaynaklı. Prematür koroner kalp hastalıklarının yüzde 80'inin nedeni; sağlıksız beslenme, hareketsiz yaşam, sigara kullanımı oluşturuyor. Dünya çapındaki ölümlerin yüzde 13'ü yüksek kan basıncından kaynaklanıyor. Global serebrovasküler hastalıkların yüzde 18'ine, global iskemik kalp hastalıklarının yüzde 56'sına yüksek kolesterol neden oluyor. Kanser olgularının gelişmekte olan ülkelerde yüzde 30'unun, gelişmiş olan ülkelerde ise yüzde 20'sinin diyete bağlı oluştuğu bildiriliyor. Optimal beslenme, normal vücut ağırlığı ve fiziksel aktivite ile kanser olgularının 3'te 1 önlenebiliyor.
Düzenli egzersiz şart
DSÖ'nün osteoporoz raporu da ürkütücü. Buna göre 2050'de kalça kırığı görülme oranı 4 misli artacak. Ancak düzenli egzersiz bu riski yüzde 60 oranında düşürüyor. Hareketsiz yaşam; kalp ve inmelerden ölümleri iki katına çıkardığı gibi kardiyovasküler hastalık,diyabet ve şişmanlık oluşum riskini de iki kat artıyor
