Eğitim kalitesi ve öğretmenin niteliği - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 20, 2024
Köşe Yazarları

Eğitim kalitesi ve öğretmenin niteliği

Paris’te 5 Ekim 1966 yılında gerçekleşen “Öğretmenlerin Statüsü Hükümetlerarası Özel Konferansı” sonunda UNESCO temsilcileri ile ILO tarafından “Öğretmenlerin Statüsü” ile ilgili tavsiyelerin oy birliği ile kabul edilişinin yıl dönümü, pek çok ülkede 1994’ten beri “Dünya Öğretmenler Günü” olarak kutlanmaktadır. Bizim ülkemizde de öğretmen sendikalarının öncülüğünde on yılı aşkındır bu şekilde kutlanıyor. Konuyu öğretmenlere getirmişken, birçok okulumuz halen öğretmensiz öğretim yılına başladı. Bu durumda eğitimin kalitesi ile öğretmenin niteliği arasındaki ilişkiye değinmek sanırım tam yerinde olacaktır.

Eğitim sürecinin öğretmen, öğrenci ve öğretim programları olmak üzere üç temel paydaşı vardır. Bu üç paydaş arasındaki ilişkinin güçlü olması, verilecek eğitimin kalitesini de ortaya koyar. Bir öğretim programı hedef ve içerik bakımında ne kadar mükemmel olursa olsun, o programı uygulayacak olan öğretmendir ve bu noktada öğretmenin niteliği de önemlidir. Yani eğitimin kalitesi ile öğretmenin niteliği doğrudan ilişki içerisindedir.
Hal böyle iken öğretmenin içselleştirmediği hiçbir öğretim programı, reform veya eğitimde yapılan değişikliklerin başarıya ulaşması pek mümkün görünmüyor. Burada “Eee! Öğretmenler hiçbir değişikliği, reformu kabul etmezse” diye soranları duyar gibiyim. İşte burada önümüze bir başka önemli nokta daha çıkmaktadır: Öğretmen yetiştirme.
Demek ki sizlerin öğretim programlarında hedeflediğiniz kaliteli eğitimi sağlayabilecek nitelikli öğretmene ihtiyaç vardır. İşte, bu nitelikle öğretmeni yetiştirecek kaliteli öğretmen yetiştiren kurumların olması kaçınılmazdır. Bunun yanında görevde olan öğretmenler açısından da çok iyi tasarlanmış, çağdaş hizmet içi eğitim programlarına ihtiyaç vardır.
Peki bu anlamda KKTC’de durum nedir? Bugün ilköğretime öğretmen yetiştiren Atatürk Öğretmen Akademisi, öğrenci alsın mı, almasın mı? Kapatılsın mı, kapatılmasın mı? tartışmaları arasında eğitim faaliyetlerini yürütmeye çalışmaktadır. Bu durumda, bu psikolojide bir kurum en mükemmel öğretim programları ile en mükemmel öğretmenleri yetiştirse ne olacak? Böylesi bir ortamda olan Atatürk Öğretmen Akademisi’ne “nitelikli öğretmen yetiştirme” konusunda her zaman kuşku ile yaklaşılacaktır. Orada çalışan akademisyenlerin tüm iyi niyetine rağmen, bugün öğrencisi kalmama noktasına gelen Atatürk Öğretmen Akademisi’nin durumu üzüntü vericidir.
Konuya ortaöğretim ve burada görev yapan öğretmenler açısından baktığımız zaman da onların yetiştirildiği öğretmen yetiştirme kurumları büyük oranda Türkiye ve KKTC’de faaliyet gösteren üniversitelerin eğitim fakülteleri olduğunu görürüz. Günümüzde Türkiye’deki akademi çevrelerinde eğitim fakültelerinin niteliği konusunda çok ciddi tartışmalar vardır. “Öğretmen yetiştirme” konusu çok ciddi şekilde sorgulanmakta, fakültelerin, örgün eğitimde yürürlükte olan öğretim programları ile uyumsuzluğundan söz edilmektedir. Ayrıca Türkiye’deki 170’i aşkın üniversitenin “öğretmen yetiştirme” programlarının kalitesi en az üniversitelerin kalitesi kadar tartışılmaktadır.
Dolayısı ile gerek Türkiye’de gerekse KKTC’de “nitelikli öğretmen yetiştirme” ciddi bir tartışma konusu olmak zorundadır. Uluslararası birçok araştırmada eğitim verileri bakımında çok gerilerde olan Türkiye ve KKTC’nin öğretmen niteliği konusunda kafa yorması kaçınılmazdır. Nitelik konusu, tüm öğretmen yetiştiren kurumların önceliği olmalıdır.
******
Başında da söyledik, öğretmenin niteliği, eğitimin kalitesi ile direkt ilgilidir. Ancak unutulmaması gereken bir şey daha vardır. Eğitimin kalitesini sadece etkileyen öğretmenin niteliği değildir. Eğitimin kalitesini etkileyen başka değişkenler de vardır. Okulun kaliteli yönetimi, teknolojik donanım, okulun fiziksel durumu, hedefe uygun öğretim programları gibi etkenler de eğitimde kaliteyi etkiliyor. Dolayısı ile bu noktada devlete düşen görevler de mevcuttur. Yani öğretmenin niteliği sorgulanmadan önce devletin de ödevlerini yerine getirmesi gerekiyor. Devletin eğitime kaliteli yaklaşımı da eğitimin kalitesini artıran bir etkendir.


Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar