ALGIM Özel Eğitim Merkezi Kurucu Direktörü, Özel Eğitim Danışmanı Pelin Aykut, 21 Mart Dünya Down Sendromu Farkındalık günü nedeniyle Radyo Güven’e yaptığı açıklamada, toplum içerisinde farklı bireylere, tanısı konan çocuklara karşı sınıflandırma ve ayırım yapmadan yaklaşılmasını istedi.
Down sendromlu çocukların, içgüdülerinin çok güçlü olduğunu ifade eden Aykut, toplum içerisinde her bireye nasıl yaklaşılıyorsa onlara da aynı şekilde yaklaşıldığı zaman hem onlar hem de bu durumda çocuğu olan ailelere de kolaylık sağlanacağına dikkat çekti.
Aykut, 2014 yılında kurulan ALGIM Özel Eğitim Merkezi’nde karma bir eğitim sisteminin olduğunu ifade ederek, down sendromlu veya otizmli çocukların bir eğitim merkezinde bulunabildiğini ancak, kendi seviyelerine göre ayrı sınıflarda eğitim aldıklarını belirtti.
Bireysel ayrı eğitim gerektiren çocuklara da ayrı özel programlı eğitim verildiğine dikkat çeken Aykut, bu eğitimlerin çocuğun durumuna göre belirli saatlerde verildiğini kaydetti.
.jpg)
Eğitim merkezinde çocukları topluma kaynaştıma amacıyla sosyal alanlarda nasıl davranılacağıyla ilgili eğitimlerin verildiğini de dile getiren Aykut, kaynaştırma eğitimine giden çocukların; okuldaki öğretmeni, rehber öğretmeni, Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı’ndan görevlendirilen kişiyle ve psikoloğuyla yapılan işbirliği içinde bu eğitimin verildiğini belirtti.
ALGIM Özel Eğitim Merkezi’nin hafta içi saat 08.00’den Akşam saat 17.00’ye kadar hizmet verdiğini söyleyen Aykut, 3-4 yaş grubu çocuklar için de eğitim merkezinde tam gün sınıf açtıklarını kaydetti.
Eğitim merkezine dıştan gelen çocukların da bulunduğunu anlatan Aykut, bu çocukların henüz hiç kavram öğrenmemiş, hiç komut almış olduğunu ve onlara da saatlik eğitimlerin de verildiğini ifade etti.
Eğitim merkezinin Sosyal faaliyetlerinin çok olduğunu, tüm çocukların topluma uyum sağlamalarını ve sosyal becerilerini artırmak için çalışmaları bulunduğunu kaydeden Aykut, bu çocukların toplumda kendi başlarına birey olabilmelerinin ve ayakta durabilmelerinin çok önemli olduğunu ifade etti. Aykut, 25 yaş gubunda bulunan 2 tane çocuğun da toplum içerisinde bir meslek sahibi olabildiğini, bunlardan bir tanesinin, pizza firmasında, bir tanesinin de bir kafede tam zamanlı çalıştığını kaydetti.
Aykut, hedeflerinin bu tür çocukların hepsini topluma kazandırmak olduğunu dile getirerek: “Biz burada kreş gibi günlerini geçirsinler ve hayat boyu bize bağlı kalsınlar istemiyoruz. Yetenekleri doğrultusunda ne kadar eğitim verebilirsek, hangi mesleklere uygunsalar o alanda bir meslek sahibi yapıp topluma kazandıraktır amacımız” dedi.
Aykut, Down sendromlu çocuklara karşı halktan; her çocuğu bir görmeleri ve tanı sınıfına koymadan, yaramazlık yapan bir çocuğa karşı nasıl davranılıyorsa down sendromlu çocuklara da aynı şekilde davranılmasını istediklerini kaydetti.
Down sendromlu çocukların, iç güdülerinin çok yüksek olduğunu ve karşıdan gelecek yaklaşıma göre tepki verebileceklerini dile getiren Aykut, onlara sevecen, güleryüzlü ve sevgiyle yaklaşılması gerektiğinin altını çizdi.
Down sendromlu çocuklara, her bireye nasıl yaklaşılıyorsa, onlara da aynı şekilde yaklaşılması gerektiğinin önemle üzerinde duran Aykut, onlara acıyarak ve kınayarak bakılmaması gerektiğine de dikkat çekti.
Aykut Şunları kaydetti: “Normal bir çocuk mızırlık yaptığında nasıl yaklaşılıyorsa, bu çocukların da yaptığı davranışları görmzden gelsinler, rahat davransınlar ve aileler de çocuklarını daha rahat bir şekilde dışarı çıkarabilsin. Çünkü bu yüzden dışarıya çıkamayan çocuklarımız var. Sırf toplum ne der toplum nasıl bakar düşüncesiyle hareket etmek durumunda kalıyorlar. Toplumumuzun Down sendromlu çocuklara bir birey olarak bakıp bu şekilde yaklaşım göstermeleri onlar için yeterli olacaktır.”
Aykut sözlerini şu sözlerle tamamladı: “Ne zaman ki karşımızdaki kişiye farklı olarak bakmazsak, tüm insanlara aynı gözle bakmayı öğrenirsek ozaman toplum içerisinde tam bir eşitlik olmuş olacak ve ozaman tam bir farkındalık yaratılmış olacak.”
