Çalışanın yüzde 75’inin yabancı olması ne demek... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 20, 2024
Köşe Yazarları

Çalışanın yüzde 75’inin yabancı olması ne demek…

Köş, MoreketMehmet Moreket

Ülkede yasal olarak çalışanların sayılarını genelde, Ekonomi Durum Raporu’ndan alırdık.

Rapor TC Lefkoşa Büyükelçiliği’nin eski adı Yardım Heyeti, yeni adı  Kalkınma ve Ekonomik İşbirliği Ofisi tarafından hazırlanır. Buna göre ülkedeki yabancı işçi sayısında Kıbrıs Türkleri yüzde 55 civarındaydı. Gerisi de Türkiye’den gelenler ve üçüncü ülkelerin yurttaşları.


Bu bile başlı başına endişe verici bir durumdu.

Geçtiğimiz hafta, Çalışma Dairesi, denetim yaptığı işyerlerindeki oranı yayınladı, dudaklarımız uçukladı…

Buna göre çalışanların sadece yüzde 25’i KKTC vatandaşı…

Yetkililer, bu rakamların geneli yansıttığını da söylemişler…

Ne hikmetse siyaset yapan partilerin buna bir youmunu, bir çaresini, bir planını göremedim. En azından endişe duyduklarını dahi söylemediler…

Korkunç…

Ölmüşüz de üstümüzü örten yok…

Hele ki, KKTC’li çalışan nüfusun yüzde 70’inin özel sektörde olduğunu düşünürsek…

Yani çalışan yerli nüfusun yüzde 70’i, genel çalışan nüfusun yüzde 25’ini oluşturuyor.

Rakamlara vurunca ne çıkar bilemiyorum…

Çünkü daha adam gibi nüfusumuzu bilmiyoruz. Elimizdeki rakamlar güncellenmeye muhtaç.

Bu neyi gösterir..?

Bir kere bu ülkede yaşayan insanların sayısı bir kaç kat artmış demektir.

Bu ülkede üretim, yabancıların eline geçmiş demektir…

Bu ülke insanı, üretimden, çalışma hayatından uzaklaşmış demektir.

Siz bakmayın Kemal Dürüst’ün “13-15 kişi aldık” dediğine…

Rakamların gösterdiği ortada. Demek ki, Kıbrıs Türk nüfusu hala devlet kapılarında beklemekte, ya da bir şekilde kapağı devlete atmış durumda…

İşsiz sayısı da 12-13 bin civarında. Bu da büyük bir rakam.

Haydi bu teftiş sonuçlarını bırakalım, Çalışma Bakanı’nın verdiği rakamları konuşalım.

O da yabancı işçi sayısının yüzde 55 olduğunu söylüyor…

Ve bu sayının aşağılara çekilmesi gerektiğini savunuyor, bunun için de asgari ücretin yükseltilmesi gerektiğini öne sürüyor.

Ama bunu kimse başaramıyor…

Bakan kendisi söylüyor da yapabiliyor mu..?

İşveren yabancı işçiden memnun.

Sağı, solu bilmezler, geldikleri yere göre epeyce yüksek kazançları var.

Böyle bir kitle hak için örgütlenip, mücadele edebilir mi?

Sonuç olarak işveren, yabancıyı tercih ediyor.

Burada devletin müdahalesi şart.

Öyle ahkam kesmekle, popülist laflarla olmuyor. Yabancı işçi sayısını azaltmak devletin elindedir.

Ne yaparlar bilmem ama, yapacakları çok şey olduğunu bilirim…

Mesela son Bankacılık Yasası buna bir örnek. Meclis’ten oy birliğiyle geçen bu yasada yerli çalışanları koruyacak, yükselmelerini, yönetici olmalarını sağlayacak tedbirler var. Türkiye kökenli şirketlerin yöneticilerini oradan getirme alışkanlığına karşı bir tedbir bu…

Bu sistem diğer sektörler için de yaygınlaşmalı… Başka çare yok… Kendi insanınızı koruyamayacaksanız, ne için siyaset yapıyorsunuz ki?

Bakın Ferdi Sabit Soyer ne güzel söylemiş;

“Eğitim sistemi, devlet görevlisi olma kültürü sorgulanmalıdır. Mandıradan tutun, inşaata, hotelden geçin teknik işlere kadar eğer bu ülkenin evladı emeği ve alın teri ile yoksa, toplumsal varlık ve demokratik dinamizm zayıflar”…

Zayıflamak ne demek Sevgili Soyer, adı bile yok…

 


 

YERİN KULAĞI VAR

ÇÖZÜMSÜZLÜĞE YATIRIM:

İsrail doğal gazının batıya taşınması için maliyetin en düşük olduğu yol, Türkiye üzerinden gitmesiydi. Aradaki siyasi takışmaların bir şekilde sona ereceğini, bu stratejik kararın verileceğini bekliyorduk. İsrailli yetkililer de hep böyle söylüyorlardı. Aniden Kıbrıs-Yunanistan boru hattı için imzalar atılıverdi. Enerji Ekonomisi Derneği Başkanı, Boğaziçi Üniversitesi’nden Prof. Gürkan Kumbaroğlu en doğru değerlendirmeyi yapmış; “Bu anlaşma, Kıbrıs’taki çözümsüzlüğe 4 milyar dolar yatırım mutabakatıdır” diyor. Maalesef öyle… Adamların gelecek planları içinde Kıbrıs’ta çözüm yok…

 

ARSA VERECEKSİNİZ HA:

Kemal Dürüst geçenlerde bağıra bağıra söylüyordu, öyle 300-500 değil, 2 bin arsa dağıtacağız diye. Zaten binlercesini de son bir kaç ayda dağıttılar. Sonuç? İşte Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Mehmet Ercilasun, söylüyor;  “Son 15 yılda ülkedeki tarım arazilerinin yaklaşık 20 bin dönüm azaldı”…  Sebenini de koymuş ortaya, “tarım arazileri iskana açılıyor”… Su geldi, tarım yapacağız falan… Hikaye… Ekip biçmeye yer bulamayacağız yakında…

 

OLUR MU OLUR:

Daha seçimlere bir ay var ama, bugünlerde seçimlerden çok, yeni bir seçim tartışması yaşanıyor. Kamu oyu yoklamaları ve bazı partilerin olası koalisyon formülleri ile ilgili söylediklerini düşünürsek, 7 Ocak seçimlerinden hemen sonra, yeni bir seçim daha yaşanabilir iddiaları belli çevrelerce dillendiriliyor. Sanki önümüzdekini mamur ettik de, ikincisini düşünüyoruz…

 

AMAÇ BAĞIŞ DEĞİL:

Genç bir aday sosyal medya üzerinden seçimi kazanması halinde vekillik maaşını çocuklara bağışlayacağı yönünde paylaşımlar yapıyor. Kazanır veya kazanmaz bilemem ama, yapacağı bir iyiliği alenen insanlara duyurmanın anlamı ne söyler misiniz? Tamam bağış yapmak güzel birşey ama bunu dilli düdük etmenin ne gereği var. Bu duygu sömürüsü kimi ikna edecek merak ederim…

 

BOŞ HAYALLER:

Çarşı, memura ödenecek 13. maaşın hayalini kuruyor. Birçoğu siftah yapmadan kepenk kapatan esnaf, umudunu devletin hafta sonu ödeyeceği 13. maaşa bağladı. İyi de, maaşların büyük bir bölümü borca,  yeni yıl eğlencesine, bir kısmı da her zamanki gibi güney çarşısına gidecek. Onun için bu yıl da bizim esnafın 13. maaş beklentisi, yine boş bir hayal olarak kalacak…

 

UYUYUN UYUYALIM:

Dünya şaşkın, birileri bağırınıyor ama dinleyen kim… İsrail devletinin başkentinin neresi olacağına Amerika karar veriyor. Dayatıyor da… Kendi kaderlerine sahip çıkamayan, gerçek politikayı anlayamayan, doğru stratejiler çizemeyen, geleceğinin nerede olduğunu göremeyenlerin başına gelecek olan bu… Bir bu gerçeğe bakıyorum, bir de yangının ortasında yeraldığımız halde nelerle uğraştığımıza, kimler tarafından yönetildiğimize… Şaka gibi…

 


 

ZİRVEDEKİLER

Okorocha: BBC’nin haberine göre, Nijerya’da Imo Valisi Rochas Okorocha, kız kardeşini, eyalette “Mutluluk ve Çiflerin Memnuniyetinden Sorumlu Bakan” olarak atamış.  Demek ki Nijerya’da da bizdeki gibi boşanma oranı artmış, devlet sorunu olmuş… Acaba biz de mi böyle bir bakanlık kursak? Ha, Vali bir de “Hileli işlere ve hiçbir şekilde yolsuzluğa müsamaha göstermeyeceğiz. Miskinlik ve tembelliği de kabul etmeyeceğiz ” demiş. Batının değerlerine ulaşmamız zor ama, bundan sonra hedefimiz, en azından Nijerya’nın seviyesine ulaşmak olmalı…


DİPTEKİLER

Bu Kadarı Olmaz Demeyin: Bir süre önce  “Evrak sahtelemek” gibi ciddi bir suç nedeniye polis tarafından tutuklanan üç sürüş ehliyeti müfettişi, Bakan Dürüst’ün talimatıyla eski görevlerine dönmüşler. Diğr yandan tutuklandığı sırada, Tarım Bakanlığı Özel Kalem Müdürü olan Taner Nusret için ise, Bakanı Çavuşoğlu’nun devreye girdiği iddia ediliyor. Sakın, bu kadarı da olmaz demeyin., Suç işledikleri için sınır dışı edilen suçluların, KKTC’ye dönmesine izin veren zihniyetten başka ne beklenirdi ki…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar