Büküm - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 16, 2024
Köşe Yazarları

Büküm

Ahmet OkanAhmet Okan

Kıbrıs’ta Türk tarafının çözüme daha fazla ihtiyaç duyduğu meselesi sürekli tekrarlanan bir söylemdir.

Gerçeklik payı olsa da ürkütücüdür.


Bunu toplumların ekonomik durumu mu belirler?

Belki öyledir ama niye öyle olsun?

Rumlar ekonomik durumlarını özgürlüklerine tercih mi ediyorlar?

Bu yüzden mi çözüme daha az ihtiyaçları var?

Bir topluluğun çözüme olan ihtiyacını ekonomik durumu belirlerse, komşularımızın çözüme olan ihtiyaçları bugüne kadar olduğu gibi hep en az seviyede mi kalacak?

Durum bu ise,

Ki ekonomik faktör göze alınmayacak bir faktör olmasa gerek,

Şu Kıbrıs’ta 74’ten beri tüm olup bitenler komşuya yaramış gibi gözükmekte!

Hangi taraf fetihçi ile uğraşacak,

Hangi tarafın fetihçiye daha az veya daha çok ihtiyacı var ya da hiç yok, bu durum da akıl karışıklığına neden oluyor doğrusu!

Aklı zorlayan ya da kurcalayan bu mesele, ilk kez sorgulanan bir şey değildir.

Son kez de olmayacak…

Ama sorgulamak ya da kurcalamak istediğimiz mesele bu değildir!

“Bük” sözcüğüdür!

Bir vesile ile sözcükle ilgilenirken “Kıbrıs Türkçesinin Etimolojik Sözlüğü”ne başvurduk.

Bük sözcüğü sözlükte şöyle açıklanıyor:

‘çabucak yemek, tıkanmak, hepsini yemek, bıkıncaya kadar yemek’. Kıbrıs ağızlarında korunun eski sözcüklerden biri de bük-eylemidir. Bu ağızlar üzerine yapılan araştırmalarda dikkatlerden kaçmış ve Derleme Sözlüğü’nün tanıklığına göre Anadolu ağızlarında tespit edilememiştir. Sözcüğe, bilinebilen en erken yazılı metinler olma özelliğini taşıyan Yenisey Yazıtlarında rastlanır.

O yazıtlardan bir de örnek verilir. Şöyle:

“quyda qunçuyum özde oglım yıta esizim-a yıta bökmedim adırıltım…”

Günümüzde Türkçesinde şu demek:

“koyda prensesime, öz oğluma eyvah, yazık doymadım, ayrıldım (öldüm).”

Bu yazıtlar hakkında Wikipedi’de şu bilgiler var:

“Yenisey Yazıtları, Rusya’da Hakasya, Tuva ve Altay özerk cumhuriyeteleri içinden geçen Yenisey Irmağı boyunca bulunmuş olan toplam 158 adet Türkçe yazıt kurgan (mezar) ve kaya taşlarından oluşmaktadır. Yazıtlar Orhun Alfabesi diye bildiğimiz Türkçe Damgalar ile yazılmıştır…

Yenisey Yazıtları’nın Yenisey bölgesinde yaşayan değişik Türk boylarına ait oldukları kabul edilmektedir. Bu yazıtların Göktürk Kitabeleri’nden önce oluşturulduğu kabul edilir. Genellikle mezar taşı olarak dikilen bu yazıtların bazıları birkaç kelimelik, çoğu 5-10 satırlıktır. Bu yazıtlar yalın abartısız bir dille yazılmıştır. …Orhun Yazıtları’ndaki yüksek heyecan ve lirizmden uzaktır… Mezarların dikiliş tarihleri belli değildir.”

Bük sözcüğü döndürmek, dönmek anlamında kullanıldığı gibi yün eğirmek gibi anlamlarda da kullanılır.

Buradan türeyen bir de “büküm” sözcüğü var.

Bu sözcüğün Kıbrıs ağızlarından türetildiği varsayılıyor.

Dönemeç ya da viraj anlamında kullanılıyor.

Kıbrıs meselesi üzerinde en sıkça kullanılan ve teselli niyetine yudum yudum içilen sözcüklerden biri, her dönemde sorunun tehlikeli bir viraj üzerinde olmasıdır!

Bu viraj hiç bitmez!

Bu büküm’de nice politikacılar yerlerini koruyabilmişler, nice siyasiler ve siyasetler virajlarını (büküm) selametle alabilmişlerdir!

Meselenin kendisi de öyle!

Kimin çözüme daha çok ihtiyacı var sorunu (eğer bir sorunsa) uzun zaman daha süreceğe benzer!

Eminim her zamanki gibi bir büküm üzerindeyiz!

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar