‘’ Bizim 58 yıllık evliliğimizin sırrı...’’ - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Mart 28, 2024
Röportaj

‘’ Bizim 58 yıllık evliliğimizin sırrı…’’

‘’ Bizim 58 yıllık evliliğimizin sırrı...’’

Ali Atamer: Doğup büyüdüğünüz Köy’ü anlatabilir misiniz?

L.M: Eski Erenköy de doğdum. 1937 doğumluyum. 7 yaşına gadar orda galdım. Ordan annem aldı beni Lefkoşa ya gittik. Ordan da Lefke’ye geldik. 14 yaşında gadar orda galdım. Tekrar doğduğum yere gittik. ‘63’e gadar eyiydi yaşantımız. 8 ay kursa gittim Lefke’de terzi yanına. Herkese dikiş dikerdim. Dantel işlerdim tığınan. İnciri bademi kekiği çok meşhurdu Erenköy’ün. İncir bittası yapardık.
V.M: Vehbi Mahmut Şerifali. 1935 yılında Erenköy de doğdum. Goççina eski adıydı. İngiliz zamanında bütün Türk köyleri fakirdi. Lefke de maden’e, orak biçmeye Lefkoşa’ya giderdik. 100 kilometre yayan giderdik sırf 1-2lira gazanmak için. Alaman harbından sonra biraz para yüzü gördük. Lefke’ye zeytin, harnıp toplamaya giderdim hem da yalın ayak. Dilenmeye bile giderdik. Köyün güzelliğini bile anlamazdık, yaşayamazdık. Ekmek soğan yerdik yahu. Unutulmaz o günler. 


Ali Atamer: Eskiden aileler beğenirmiş oğlanı veya kızı da ona göre olurmuş dünürcülük.

L.M: O zaman görücü usülü ile oldu. Babamdan istedi beni babamda yok demedi. Anlaşdı büyükler biri ev yapacak biri eşya alacak diye.
V.M: Analarımız arkadaşdı. Evlerimiz yan yanaydı. Teyzeniz 8 yaşındaydı ben da12 yaşındaydım. O zamandan içime bir ateş düştü. Ara sıra gider görürdüm. Teyzeniz da bubasına ‘’bu mu isteycek beni bu adam çok içer bakmaycak bana. Allah da gomasın almam ben bunu’’ demiş.
L.M: Sevmiş beni meğerlim benim haberim yok.
V.M: Kafaya goduydum alacaydım Laikayı. Eğer vermeselerdi gaçıracaydım. Hiç kimse alamazdı benim sevdiğim gadını. Dünürcü gideni da bıçaklaycaydım. Babalarımız ahbap oldu şarap içerkana oldu bu iş. Ben da hepeyi mücadele ettim.
L.M: Gaçar mıydım ben seninla sordumun bana. Ben istemezdim gendini. Çünkü sarhoş hallerini gördüm. Tövbeler ettiydim. Üç ay sonra isteyinca oldu iş.
V.M: Dere gadar gız gördüm hayatımda en son Laika da durulduk.
L.M: Çok sevdi beni napayım. Gençliği da daha güzeldi bu dayınızın.

Ali Atamer: Örf-adetlerin katı bir biçimde uygulandığı zamanda, nişanlılık-nikahlılık döneminin keyfini sürebildiniz mi?

V.M: 3-4 ay galdık nişanlı ondan sonra nikah gıydık. Babası gavga ederdi beniminan görüşdürmezdi. Gorkardı gızını öpeyim. Değnek elinde beklerdi.
L.M: Bayramda duyarım ağlar ister beni görsün bu dedeniz. Benim ismimi sayıklardı ben da gittim yattı dizlerime beraber ağladık. Bayramdan sonra başladı gelsin
V.M: Ben hatırlamam be Laika bunları. Neysa velhasıl muhtar gıydı nikahı. Gavelere da kağıt asılırdı. 15 gün sonrada gıyıldı. Yemeni geyerdim. Fakir insanıdık hemen den gıydık bitirdik. İtiraz etselerdi gavga edeceydik. Olamazdı öyle bişey. İngiliz zamanıydı diye modern nikahtı. Gaynatam artık al da git dedi gızı. Bekledik düğünü da birleşelim.

Ali Atamer: Düğün dernekten önce yapılan çeyiz hazırlama ve gösterme geleneği varmış.

L.M: Birkaç sandalyecik masacık aldık. Yastık yüzü işledim. Bir da islimcik vardı. Ne kanepe ne koltuk alabildik. Üç dane sandalyem vardı. Ufak yemek masası iki da perdecik godum pencerelere. Bir yorgan iki yastık bir da yatak pamuktan. Bir da ufak camlık yaptırdık. Işık bile yoğudu bizim köyde. Lamba ışığında dantel işlerdim.

Ali Atamer: Dillirga bölgesinin düğünleri nasıl olurdu?

L.M: Düğün başlardı Perşembe’den. Önce buğday ayıklanırdı ve yıkanırdı. Cuma günü da el değirmeninde öğüdülürdü. En son da yıkarlardı Gurudurlardı. Cumartesi gecesi da hersesi yapılırdı. Kına gecesi cumartesi olurdu. Geiln ve damat uyumaycak o gece adetti. Fırında badadez yapılırdı etli. Pazar günü da gız evinde düğün yapılırdı. Pazartesi da davul zurnalı düğün yapardık. Gelirdi deplekçi da gavur köylerinden.
V.M: Her düğün de para gorlardı yardım için. 20 sterlin para topladık. 15ini masraf yaptık. Eğlenceler ayrıydı. Davulcu zurnacı Niyazi ve Rauf dayıydı bizim köyden. Dilliriga havaları çalardı.
L.M: Ne zamanki damat eve giderdi gelin atardı duvara da üfelenerdi nar. Bir da tabiat varıdı gelin güveyi yanaşınca eve, bir çocuk damdan elek gibi bişey savırırdı. Bunun içinde incir badem para vardı. Gelinin başından aşşağa atarlardı eleği. Çocuklarda toplardı yemişleri. Gelin da basardı gırardı o eleği.
V.M: Bir iki defa da gelin giderkan yolda bir iki fişek atılırdı av tüfeğinan.

Ali Atamer: Eski düğünlerde ‘Yenge ve Sağdıç’ gelin ve damata yardımcı olurlarmış.

V.M: Gelin güveyiye gerdek gecesi ne yapacağını söylerdi bu sağdıçlar. Tarif ederdi sana.
L.M: Gadın yardımcı da sererdi yorganı üstüne da goyduğu mendile para atarlardı. Gavede erkek sağdıç da aynı şeyi yapar götürürlerdi geline verirlerdi. Gelini ayakları elleri kınalı uykusu kaçsın diye gezdirirlerdi…

Ali Atamer: Şanlı Erenköy direnişi mücadele tarihimizde önemli bir yere sahip. Sizde bu yılları bire bir yaşamış bir çift olarak bizimle neler paylaşmak istersiniz?

V.M: EOKA ‘59’a gadar İngilizlerinan savaştı. Rumlar vira vira öldürürdü İngilizleri. Ne zamanki polis yazıldı Türkler da dağlarda İngilizler adına Rumlarla savaşmaya başladı olaylar tırmandı. Rumlarda bu sefer Türkleri vurmaya başladı. ’56-57’de madende çalışırdım Poli de. En ateşli zamanlar. Bomba attılar bize. Lisani çavuş vurulunca içime cız etti. Başka türlü oldum. Ertesi gün Türk işçiler birliğini gurduk. Grev yaptık. Poli den gaçtık. Geldim Erenköy’e. Arabaların önünü keserler adam döver Rumlar. Lefkoşa havaalanında iş aldım. Tekrar başladı EOKA. Erenköy’e geldim ve mücadele başladı. ‘64 de Türkiye’den 500 talebe daşıdık. 6 gün 6 gece savaştık. Erenköy gurtuldu. Birebir harp ettim. Çok çetin bir savaş oldu. Bu insanlar mağaranın içindeydiler. Garımız çocuğumuz. Gayle çekerdik. Havadan dağdan denizden bombalarlardı bizi. Bir taraftan 15 bin yunan ordusu ve biz bu savaşı gazandık. Dakikada yüz havan yerdik. Makarios çağrı yaptı Erenköy tepelerinin üstünden. Dedi ki gendi halkına ‘’gelin görün İzmir’in intikamını almaya az galdı hepsini denize dökeceyik’’. Ama olmadı. Zaferle çıktık savaştan.
L.M: Bebeciğimiz vardı ufak. Onlar bizi düşünürdü biz da onları düşünürdü. Galdılar mı öldüler mi merak ederdik. 3 gün 3 gece galdık mağaralarda aç susuz. ‘64’de bittiydi savaş. Bizim 55 yıllık evliliğimizin sırrı işte bu savaş yıllarındaki direncimize gücümüze bağlığımıza dayanır.
V.M: Seni seviyorum Laikam.
L.M: Ben da seni seviyorum Vehbi.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar