Batı Avustralya’da bulunan Hillier Gölü, pembe rengiyle görenleri adeta hayran bırakıyor. Okyanustan ince bir kumsal ve yeşillik ile ayrılan Hillier gölü, 600 metre uzunluğa sahip.
Gölle karşılaştığınız ilk an gözünüzün renk yanılmasına uğradığını düşünseniz de gölden bir miktar su aldığınızda pembe rengi net bir şekilde görüyorsunuz. Göle yukardan baktığınızda, Hillier Gölü’nün pırıl pırıl görünen pembe yüzeyi adeta dikdörtgen bir pasta üzerindeki şekerli kremayı ya da bizlerin küçükken vazgeçilmezi olan çilekli sütü andırıyor.
Pembe renkli göl Hillier, Middle Adası’nın gür ormanlarla kaplı kıyılarına gerçekten de görmeye alışık olmadığımız bir renk katıyor. Middle Adası ise, Batı Avustralya’nın güney sahilleri boyunca uzanan Recherche Takımadalarını oluşturan yüzden fazla küçük adadan biri.
Su derinliğinin oldukça sığ olduğu bu göl tuzlu bir yapıya sahip, yaklaşık 600 m. genişliğinde ve fırtınalarla çalkalanan bir denizden çok masal dünyasına aitmiş gibi duruyor.
Hillier Gölü gözümüze ilk başta bir lagün gibi görünse de Hillier bir lagün gölü değildir. Lagün gölleri denizden dar bir kordonla ayrılmış sığ göllerdir. Lagünlerin en önemli özellikleri ise genellikle dar bir kanalla denizle birleşmeleridir. Yani buradan da anlayacağımız gibi Hillier Gölünün denizle doğrudan bir bağlantısı olmadığı için Lagün gölü değildir. Okaliptüs ve Cajeput (Mersin ağacı ailesinden Avustralya’ya özgü bir ağaç) ağaçlarından oluşan yemyeşil bir ormanla kuşatılmış olan Hillier Gölünün çevresi beyaz tuz kümeleriyle çevrilidir. Okyanusun derin mavi sularından ise dar bir kumul şeridiyle ayrılıyor.
Merakla beklediğimiz konu ise Hillier Gölü’nün bu pembe rengi nereden geliyor?
Göl renk olarak her zaman pembe değildir ama suyun tipik rengi yeşil Dunaliella salina isimli su yosunu, Halobacterium, Halobacteria cutirubrum ve yüksek oranda karides yoğunluğuna bağlı olarak değişiyor. Su yerine çilekli sütle doldurulmuş gibi görünen pembe göl kırmızıdan uçuk pembeye uzanan rengini ‘karotenoid’ üreten alglerden alıyor. Aslında bir tuz gölü olan bu doğa harikası, mevsimden mevsime renk de değiştirebiliyor.
Pembe Halobacteria gölün tabanındaki tuz kabuğunda yetişir ve gölün rengi Dunaliella salina ve Halobacteria cutirubrum arasındaki dengenin bir sonucudur. Hillier Gölünün suyu deniz suyundan daha yüksek tuzluluk oranına ulaşıp, sıcaklık yeterince arttığında ve yeterli ışık koşulları sağlandığında, yosun kırmızı bir pigment olan beta karoten biriktirmeye başlıyor ve göl pembe rengini alıyor. Adeta bir doğa harikası olan Hillier görülmeye değer.
