Şehir Plancıları Odası, Mağusa, İskele, Yeniboğaziçi Emirnamesi’ni yargıya taşımaya hazırlanıyor. Oda Başkanı Merter Refikoğlu, emirnamenin uzun süre tartıştırılarak rantçılara, inşaat izni için zaman tanıdığı görüşünde
10 YILLIK İZİNLER: Refikoğlu: Mağusa, İskele, Yeniboğaziçi Emirnamesi’nde hatalar var. Birinci hatanın emirnamenin bir ay boyunca tartışılmasına izin vermekti. Bu süre boyunca yüzlerce hatta binlerce kişi haksız yere inşaat yapmaya hak kazandı. 10 yıllık inşaat izinleri verildi
FIRSATÇILARA RANT: Refikoğlu: Emirnamenin tartışıldığı 1 ay boyunca bazı fırsatçılar, arsası olan kişileri arayarak 80 bin TL karşılığı kendilerine hak kazandırabileceklerini söyledi. Üzerinde herhangi bir plan veya herhangi bir mevzuat olmayan arsalara, hazır projelerle, 10 katlı binalar için izin aldılar
3 GÜNDE İŞLEM: Refikoğlu: Ülkeyi kendi ellerimizle bitirmek için çalıştık. Vize büroları bu dönemde ağzına kadar doldu. 1-2 ayda bitirilecek işlemleri 3 günde bitirdi. Belediyeler ise sabaha kadar insanların hak kazanması için imar bölümlerini çalıştırdı. En az 2 ay sürecek işlemleri 3 günde tamamladı
Eniz ORAKCIOĞLU
Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren Mağusa, İskele, Yeniboğaziçi Emirnamesi ile ilgili tartışmalar sürüyor. Emirname ile ilgili Havadis’e çok önemli açıklamalarda bulunan Şehir Plancıları Odası Başkanı Merter Refikoğlu, Emirname’de kabul edemeyecekleri şeyler olduğunu aktardı.
Emirnameyi ilk günden beri desteklediklerini belirten Refikoğlu,emirnamenin tartışıldığı dönemde yüzlerce, hatta binlerce kişinin hak elde ettiğini, 2 ayda alınacak izinleri 3 günde alarak 10 yıllık inşaat izinlerini aldıklarını vurguladı.
Refikoğlu, emirnamede hak kazanmanın yasaya aykırı olduğundan yola çıkarak konuyu hukuka taşıyacaklarına dikkat çekti. Emirnamenin devam etmesi gerektiğini vurgulayan Refikoğlu, hak kazanmış dosyaların iyice incelenmesi gerektiğine işaret etti.
“Oy ve koltuk uğruna bir gecede değiştirdiler”
Şehir Plancıları Odası Başkanı Merter Refikoğlu, herhangi bir bölgede imar planı yapılacağın zaman ve bölgede hızlı büyüme varsa önce emirname çıkarıldığını söyleyerek, Girne’de çıkarılan emirnameyi hatırlattı. Girne’de çıkarılan emirnamen iyi niyetli bir şekilde çıkarıldığını aktaran Refikoğlu, Annan Planı döneminde Girne’deki hızlı büyümeyi ve inşaat patlamasını engellemek için Girne’de birçok emirnamenin çıkarıldığını kaydetti. Gelen giden hükümetlerin oy ve koltuk uğruna Girne emirnamesi üzerinde bir gecede değişiklikler gerçekleştiğini anlatan Refikoğlu, bu nedenle insanların emirname dendiğinde aklında soru işaretleri olduğun belirtti. Refikoğlu, sözlerine şu şekilde devam etti; “Hatırlanacağı üzere geçen sene Girne’de bir otelle ilgili emirname değişikliğine gidilmiş ve otel 4 kat sınırlaması olduğu halde 7 kat yapılmıştı. Hal böyle olunca emirname değişikliğine gidilmek istendi ve bir mahkemeye başvurup, davayı kazanarak buna engel olmuştuk.
Kısacası kimse emirnamelerde kolay kolay değişikliğe gidemeyecektir. Kaldı ki o günden bu yana herhangi bir emirnamede kat artırımı gibi bir değişiklik yapılmadı”
“Binlerce dosya 1 ayda izin aldı”
Mağusa, İskele ve Yeniboğaziçi’ni Girne’ye dönüştürmemek için Mağusa, İskele ve Yeniboğaziçi Emirnamesini desteklediklerini aktaran Refikoğlu, resmi gazetede yayımlanan ve yürürlüğe giren emirnamede bazı hatalar olduğunu vurguladı.
Mağusa, İskele, Yeniboğaziçi Emirnamesi’ni ile ilgili hatalar olduğunu vurgulayan Refikoğlu, birinci hatanın Emirnamenin bir ay boyunca tartışılmasına izin vermek olduğunun altını çizdi. Bu tartışma süresi boyunca yüzlerce beklide binlerce dosyanın inşaat izni almak için başvurduğunu ve belediyelerinde katkıları ile bu izinleri aldığını dikkat çekti.
“Dünyanın en iyi emirnamesi bile yapılsa bu durumda başarılı olamaz”
Emirname ile ilgili ikinci sorunun ise İmar Yasası’na göre belediyeden inşaat ruhsatı almış herhangi bir dosya herhangi bir emirname ve imar planı yapılmasında hak kazanır denmesine rağmen, vizeye bile başvurmuş dosyaların hak kazanmasının önünü açtıklarını aktaran Refikoğlu, bu durumun yasaya aykırı olduğunu vurguladı. Bu tartışma süresi boyunca yüzlerce beklide binlerce dosyanın emirnameye göre hak kazanmış olacağını belirten Refikoğlu, dünyanın en iyi imar planı bile yapılsa bu bin tane dosyanın uygunsuz yerlere yapılacağını kaydetti. Bu dosyalar arasında yeşil alanlara, denize sıfır, dere yatağına, tarım arazilerin eve tarihi eserlerin yakınına yapılmış olacağını aktaran Refikoğlu, dünyanın en iyi imar planı yapılsa da bu durumda başarılı olamayacağını belirtti.
“Fırsatçılar 80 bin TL karşılığı hak kazandırdı”
Emirname çıktığı zaman tecrübesiz olduklarını söyleyen Refikoğlu, emirnamenin tartışıldığı dönemde 10’larca kişinin kendisini aradığını ve emirname beklediği için vakit kaybettiklerini söylediklerini aktardı. Refikoğlu, normal şartlarda bir dosyanın çıkmasının yani hak kazanmanın iki ay sürdüğünü vurgulayarak, “Bazı fırsatçıların bu dönemde kişilere 80 bin TL karşılığı hak kazandırma teklifinde bulundular. Bu kişiler üzerinde herhangi bir plan veya herhangi bir mevzuat olmayan arsaları için hazır projeler alarak, arazilere 10 katlı binalar oturttular. Böylelikle 3 günde dosyayı hazırlayıp, naylon dosyalarda hak kazanmak için başvurdular. Vize büroları bu dönemde ağzına kadar doldu. Belediyeler ise sabaha kadar insanların hak kazanması için imar bölümlerini çalıştırdı. Kısacası bu ülkeyi kendi ellerimizle bitirmek için vize bürolarından, belediyelere kadar çalıştı. Normal şartlarda vize büroları dosyaları en az 1 ay da değerlendirir. Daha sonra dosya vizede tamamlanınca belediyeye gider ve orada da bir dosya ruhsat almak için en az 1 ay bekler. Bu nedenle ben emirname konusunda rahattım ve emirname 1 ayda da çıksa bir şey olmaz derdim. Ama yanıldım çünkü bu fırsatçılar 3 günde bu işlemleri yaparak, yüzlerce hatta binlerce dosyaya hak kazandırdılar” dedi.
“Herkese hak verildi”
Söz konusu çocukları için arsalarına çizip planlarını hazırlayan kişilerinin haklı olduklarını aktaran Refikoğlu, binlerce hakkı olmayan başkasının hakkını yiyerek hak kazanan kişiler olduğunu da vurguladı. Emirname ile bazı iyi niyetli kişilerinde bazı dosyalarının yanacağını belirten Refikoğlu, emirname değişikliği ile herkese hak verildiğini söyledi. Refikoğlu, bu konuda mücadelelerini vereceklerinin de altını çizdi.
“10 katlı binalara şaşırmayın”
Yaşanan bu durumda yarın hak kazanan fırsatçıların 2 kat sınırlaması olan ve iki kattan yüksek ev olmayan evlerin yanına 10 katlı binalar kaldırdığında kimsenin şaşırmaması gerektiğini söyleyen Refikoğlu, hak kazanan kişilerin aldığı izinlerin önümüzdeki 10 yıllık inşaat izinleri olduğuna dikkat çekti.
“Emirnamenin sonu kabul edilemez”
Emirnamede kabul edilemez olan diğer bir konunun ise emirnamenin sonuna konulan süre olduğunun altını çizen Refikoğlu, Emirnamede “Bir yılın sonunda imar planı yapılsın, ya da yapılmasın emirname son bulur” maddesinin yer aldığını aktardı. Şu anki hükümetin aynı şekilde görevine devam ettiği düşünüldüğünde bu maddenin sorun yaratmama ihtimalinin olduğunu söyleyen Refikoğlu, hükümetin değişme olasılığı ortaya konulursa yeni gelen hükümetin imar planı istememe gibi bir durumunun olabileceğini ve çalışmaları yavaşlatabileceğini belirtti. Eğer imar planı istemeyen bir hükümet olursa, emirnamenin son bulacağını ve fasıl 96 ya dönüleceğini varsayan Refikoğlu, bir diğer olasılığın 3 belediye başkanının bu imar planını istememesi ve oyalaması durumunda emirnamenin son bulabileceğini sözlerine ekledi.
“Emirname devam etmeli”
Emirnameyi ilk günden beri desteklediklerini belirten Refikoğlu, Emirnamede hak kazanmanın yasaya aykırı olduğundan yola çıkarak konuyu hukuka taşıyacaklarına dikkat çekti. Emirnamenin devam etmesi gerektiğini vurgulayan Refikoğlu, hak kazanmış dosyaların iyice incelenmesi gerektiğine işaret etti. Öte yandan geçtiğimiz haftalarda yaşanan sel felaketleri ve ölümlere işaret eden Refikoğlu, Gerekirse bu hakları kazanan kişilerin ellerini vicdanlarına koyup düşünmeleri gerektiğini aktardı. Refikoğlu, emirnamenin yürürlükte kalması ve imar planı çalışmalarının hızla yapılıp bitirilmesi gerektiğine vurgu yaptı.
“10 yılın inşaat izinlerinin alındı”
Müteahhitlerin şikayetlerine de değinen Refikoğlu, Müteahhitleri mutlu etmek için bazı imar sınırlarının artırıldığının altını çizdi. Refikoğlu, müteahhitlerin bazı bölgelerde çok yüksek kat istediklerini ve kendilerinin buna karşı çıktığını söyledi. Emirname yapılıyorsa 12 kattan sınır verilemeyeceğini çünkü emirnamenin doğasına aykırı olduğunu aktaran Refikoğlu, bunun dışında resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren emirname ile taslak emirname arasında çok büyük bir fark olmadığını sözlerine ekledi. Kendileri için en önemli olanın kazanılmış haklar olduğunu vurgulayan Refikoğlu, bunun da müteahhitlerin pazarlıkları sonucu ortaya çıktığını söyledi. Müteahhitlerin “Mağusa ve İskele’de inşaat bitti. Ekonomi bitti” açıklamalarına da değinen, Refikoğlu, zaten kazanılan haklarla önümüzdeki 10 yılın inşaat izinlerinin alındığını vurguladı.
Refikoğlu, sözlerine şu şekilde son verdi, “Eğer Mağusa rahat bırakılsaydı 10 yıl içerisi de bu kadar inşaat izni alınmayacaktı. Açgözlülüğümüzden ve bir şey kaybedeceğiz telaşından, rant elde etmek isteyen çevreler gidip binlerce dosyayı içeriye sunarak haksız yere hak sahibi oldular.”
