Benim çocukluğumda,
Kanlı Dere akar, etrafında piknik yapılırdı,
Efkalipto ağaçları şarkı söyler,
Aşıklar birbirlerine mektuplar yazar,
Çok uzaklardan kartpostallar gelirdi,
Yazöncesi laleler toplanırdı…
…
Benim çocukluğumda,
Köşklüçiftlik ve Kumsal diye bölgeler vardı,
Bahçelerinde yasemin, nar ve narenciye ağaçları orman gibiydi,
Yel değirmenleri dönerdi taş havuzlu bahçelerinde,
Kadınlar şapka giyer, şemsiye tutar, bisiklet kullanırdı,
Benim çocukluğumda çocuk gibi yaşardı çocuklar Lefkoşa sokaklarında…
…
Kahvehaneler vardı sandalyelerini dışarıya taşıyan,
Nargile, kahve ve çay kokuları birbirine karışırdı,
Bisikletliler daha çoktu arabalılardan benim çocukluğumda,
Postacı kapıyı çalardı,
Sütçü kapıya dayanırdı her seher vakti,
Seyyar satıcılar geçerdi sokaklardan, dondurmacı, masıracı, karpuzcu, makas bileyicisi, şişeci, mahallebici,
Benim çocukluğumda köyden şehere inilirdi,
Çocuklar hisarlara çıkardı bir sevinçle…
…
Bayram yerleri vardı hisarüstlerine ve bahçelere kurulan.
Pastaneler dolup taşardı ve sinemalar, parklar ve bahçeler.
En güzel ninniler ve şarkılar el arabalarında gezdirilen yeni doğmuş çocukların kulaklarında; o ninnilerle ve şarkılarla büyürdü çocuklar.
Toprak fırınlar vardı benim çocukluğumda her köşesinde bu kentin, kebaplık patatesler hazırlanırdı tepsi tepsi; bayramlık masalar kurulurdu evlerin avlusuna havada feslikan kokusu…
…
Hisarlarda uçurgan uçurulurdu bir tabyadan bir tabyaya.
Lingiri ve pirili oyunları oynanırdı ve birayak ve saklambaç.
Benim çocukluğumda ahşap radyolar vardı en çok Zeki Müren şarkıları çalınırdı, kadınlar saçlarını bigudilerle hazırlamaya çalıştığında.
Hanlar vardı, hani köy otobüslerinin gelip durakladığı ve homurtularının çok ötelerden işitildiği,
Hani içinden dizlikli amcaların ellerinde köfün, sepet ve bohçalarıyla indiği.
Masallar anlatılırdı çocuklara ki, zaten o sokaklar masal gibiydi…
…
Benim çocukluğumda yaz akşamları serindi, ağaçlar serin rüzgarlar savururdu dört bir yana.
Bu yüzden kapıönlerinde oturulurdu, her taraf bir de sulanınca.
Üstüne margarin sürülmüş, margarine şeker serpiştirilmiş ekmek dilimleri yerdi çocuklar iştahla,
Bir de domates, salatalık falan,
Ve sulumahallebi yaz sıcaklarında.
Çocukların okulları evleri gibiydi kalem ve silgi ile sevinirlerdi.
“Hal ve gidiş” ten iyi notlar alırdı çocuklar memleketin hal ve gidişine inat…
…
O zamanlar bütün mevsimler güzeldi.
Bulutlar da, yağmurlar da, güneş de güzeldi.
Sokaklar da güzeldi, evler de, insanlar da…
…
Yani diyeceğim,
Benim çocukluğumda bir şeher vardı, nasıl anlatsam…
Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber > Köşe Yazarları > BENİM ÇOCUKLUĞUMDA
Tepki göster
0
Bayıldım
0
Huzurlu
0
Hahaha
0
Üzüldüm
0
Hayran Kaldım
0
Facia