Havadis Özel
Ulusal Birlik Partisi (UBP) Milletvekili, Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkanı Sunat Atun, Havadis Web TV’de dün Damla Dabis Özel’in konuğu oldu.
Meclis Başkanı seçimi, erken seçim tartışması ve ekonomi konularında önemli açıklamalarda bulunan Atun, kendisine basında sansür uygulandığı yönünde de çok çarpıcı açıklamar yaptı.
Derviş Canaltay’ın sosyal medya paylaşımını da yorumlayan Sunat Atun, “Ben bugüne kadar hiçbir koşulda seviyemi belirli bir düzeyin altına indirmedim. Dolayısıyla paylaşımlarım da seviyesini hiçbir zaman kaybetmedi. Benim hakkımda yapılan paylaşımların da arkasına hiçbir zaman düşmedim. O paylaşımları yapan kişilerin düzeyini gösterir” ifadelerini kullandı.
“Tarihte ender görülen bir durum yaşandı”
Milletvekili, Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkanı Sunat Atun, Meclis başkanı seçimi noktasında beklenmedik bir durumla karşı karşıya kalındığını belirterek, siyasi tarihte ender görülür bir durum yaşandığını dile getirdi. Atun, “Tabi demokratik seçimlerde böyle sonuçlar oluyor. Bunu da hazmedebilmemiz gerekiyor” diye de ekledi.
“Resmiye Canaltay’ı tereddütsüz olarak destekledim”
Atun, ayrıca Resmiye Canaltay’ı desteklediğini sözlerine ekledi. Sunat Atun, “Resmiye Canaltay’ı tereddütsüz olarak destekledim. Hem şahsını destekledim hem de partimin adayıydı. Ben 12 yıllık aktif siyasetimde hiçbir koşulda ve hiçbir zaman partim dışında hareket etmedim” dedi.
“Sayın Saner’in erken seçim çağrısının ardında partisi durur”
Erken seçim tartışmaları konusunda da açıklamalarda bulunan Atun, “Bugün Sayın Ersan Saner, erken seçimle ilgili PM’de yetki almamış olsa bile bir Genel Başkan, Başbakanın mecliste yaptığı erken seçim çağrısının ardında partisi durur” diye konuştu.
Sunat Atun şöyle konuştu: “Sayın Başbakan erken seçim konusunda o gün mecliste böyle bir açıklamada bulundu. Bizim partimizde ana konular, (hükümet bozulması gibi, koalisyon oluşturulması, hükümet bozulması gibi) PM, genel başkana, hükümet görüşmeleri yapmak, koşulları oluşursa hükümeti kurmak gibi, gerektiğinde hükümeti bozma gibi yetkiler verir veya kararlar alır. Dolayısıyla şuana kadar PM toplantısı henüz yapılmadı, yapıldığında bunlar PM’de geniş kapsamlı değerlendirilecek.
Ancak önümüzde şuanda 2 önemli parametre, belirleyici unsur var. Biri pandemi süreci, diğeri de Seçim Yasası’nda yapılması gereken değişiklikler. Bu iki alandaki gelişmeler seçim takviminin daha gerçekçi bir şekilde belirlenmesine sebebiyet verecektir.
Bugün Sayın Ersan Saner, erken seçimle ilgili PM’de yetki almamış olsa bile bir Genel Başkan, Başbakanın mecliste yaptığı erken seçim çağrısının ardında partisi durur.”
“Ben seviyemi bozmam”
Milletvekili, Cumhuriyet Meclisi Ekonomi, Maliye, Bütçe ve Plan Komitesi Başkanı Sunat Atun, Derviş Canaltay’ın sosyal medya paylaşımını da yorumladı.
Atun şöye dedi: “Bundan 10 yıl önce bunlar UBP’de yoktu, bunlar son dönemlerde moda oldu. Tüm bunlardan partimizin zarar gördüğüne inanıyorum, herhangi bir kazanımı olmaz, olamaz, parti içi birlik ve beraberliği bozar. Çünkü unutmayalım, siyasette seçimler hiçbir zaman bitmez. O nedenle hedefi olan, siyasette bulunma gailesi, ülkeye hiğzmet etme niyetinde olan siyasetçilerin ortaya çıkan sonuçları hazmediyor olabilmesi lazımdır. Seviyesini bir düzeyin altına indirmemesi lazımdır. Ben bugüne kadar hiçbir koşulda seviyemi belirli bir düzeyin altına indirmedim. Dolayısıyla paylaşımlarım da seviyesini hiçbir zaman kaybetmedi. Benim hakkımda yapılan paylaşımların da arkasına hiçbir zaman düşmedim. O paylaşımları yapan kişilerin düzeyini gösterir. Ben o birkaç gün içöerisinde yıllardır haber almadığım kişilerden bile mesajlar aldım, sahiplenme, destek verme gibi mesajlar aldım, bu da bana yeter. Bu paylaşımlardan önemli sayıda kişi rahatsız oldu. Bu içten çıkan paylaşımların ne kendilerine ne bize ne de UBP’ye bir faydası olmadığını düşünüyorum. Yapımı hareket etmek lazım. Siyaset, insana hizmet mecrasıdır. Makamlar, görevler, görevlendirmeler, halka hizmet içindir. İnsanların buna başka bir mana yüklemesi son derece sakıncalıdır. Hükümet kurulu ‘bakan atanmadım’ tepki. Mesela bu son hükümet kurulumunda da hafif bir hareketlenmeler oldu. Yahu bir hükümete güven oyu vermenin standardı kişinin bakan olup olmadığı olmamalıdır. Bu son derece sığdır.”
“Ekonominin esas unsurları UBP-HP hükümeti döneminde tamamıyla dağıtıldı”
Hükümetlerin mali performanslarını da değerlendiren Atun, kendisine basında sansür uygulandığı yönünde de çok çarpıcı açıklamar yaptı.
Atun şöyle dedi: “Maliye bir ülkenin gelir ve giderlerini organize eden organdır. Temel gaye açık vermeden gelir ve gideri dengelemektir, devletin mükellefiyetleri yerine getirmesine imkan sağlamaktır. Tabi bu yaparken de ülke ekonomisinin üretken olması gerekmektedir.
Biz kendi hükümette bulunduğumuz dönemlerde çalıştığımız, özel sektör gelişimi üzerinde çalışmalarimiz vardı. 2017 sonrasında kurulan hükümetlerde özellikle 4’lü koalisyonda ekonominin esas unsurları dağıtıldı. UBP-HP hükümeti döneminde ise tamamıyla dağıtıldı. O tek elden yürütülmesi gereken finans alanında geçerli bir vizyon yok. Kalkınma Bankası, Dışişleri Bakanlığında, KOBİGEM Başbakanlıkta, Para Kambiyo Dairesi, Maliye Bakanlığında. Bunlar günlük durumu idare etmek üzere kurulan kurumlar haline geldi. Sektörler birbirinden bağımsız hareket eder, bir koordinasyon gerekir. Bu koordinasyon da yapılırken ülkenin refahını teminen genişleme, büyüme gerekir. Yurtiçine olduğu gibi yurtdışına da büyüme gereklidir. Dolayısıyla yurtdışına hizmet ve mal ihracatının da planlanıp, kapasitenin ona göre ayarlanması gerekir.
“Güneş Balçıkla sıvanmaz”
“Bütün bu bütünlüklü projeler dahilinde, ben kendi bakanlığım dönemlerimde ülkeye hep pozitif büyümeler kazandırdık. Bugün yine küçülmede. Bütün refahımız 4 milyar 200 milyon dolardan 2 milyon 200 milyar dolara düştü, çöktü. Bu bir çöküştür ve bu da geçerli bir ekonomik plan olmayışından kaynaklanmaktadır. Ben bunu 3 yıl boyunca dile getirdim, özellikle parti çevrelerindeki basına ve medyaya hakim güçler beni hertürlü ekrandan, sayfadan tecrit etmeye çalıştılar, ciddi bir de sansür ile karşı karşıya kaldım. Ama güneş balçıkla sıvanmaz, beni susturmakla tablo değişmedi. Bunu ben üzülerek ifade ediyorum. Bunlar duyulmasın bilinmesin diye hiçbir şey yapılmadı. Bu alandaki boşluk, becerisizlik, başarısızlık göz önüne çıkmasın diye bizim bir şekilde sesimiz, sözümüz duyulmaz oldu, bu gerçekleri ortadan kaldırmaya yetmedi. Biz bıraktığımızda ekonomik büyüme yüzde 5.7 iken 2019 yılında yüzde 1’lere düştü, 2019 yılında 0 civarlarında, 2020 yılında yüzde -5.5. İşsizlik yüzde 4’ten 10’lara fırlamış. 2 yıl boyuncva BRTK’ya çıkmam engellendi. Bu yıl komite açılışında komite başkanın adı geçmedi, geçirilmedi.”
