Çin ABD yakınlaşmasını sağlayan Nixon, bu adımları atarken, tüm dünya hayretle, bu adam ne yapıyor diye yorum yapıyordu.
Nixon,1968’de Cumhuriyetçi Parti’nin adayı olarak başkanlık seçimlerine katılarak başkan seçildi. ABD Başkanı olduğunda, ÜLKE, Vietnam Savaşı’na gömülmüş bulunuyordu ve kentlerdeki gettolarda yaşayan siyahların çıkardıkları ayaklanmalardan daha yeni çıkmıştı.
Nixon Bir bakıma, yurttaşlarının barış ve asgari toplumsal uzlaşma isteğini temsil ediyordu. Nitekim kasım 1972’de yeniden başkanlığa seçildi.
Ocak 1969’da göreve başladıktan hemen sonra yabancı ülkelerdeki ABD birliklerinin sayısını azaltıp, bunun yerine küçük devletlere yapılan ekonomik ve askeri yardımları arttırmayı öngören Nixon Doktrini’ni açıkladı.
Dış politikada Henry Kissinger’dan destek gördü.
Nixon Doktrini uyarınca bir süre sonra Vietnam’daki ABD askerlerini geri çekmeye başlayarak ülkesini Çinhindi batağından çıkarmayı başardı. Paris antlaşmaları Ocak 1973’te imzalandı.
Şubat 1972’de Pekin’i ziyaret ederek 21 yıl aradan sonra Çin ile ABD arasındaki diplomatik ilişkileri yeniden başlattı.
Cumhuriyetçi Nixon’un serüveninin benzerini şimdi Donald Trump yaşıyor.
70 yaşındaki ünlü Amerikalı iş adamı Donald Trump önce Cmhuriyetçi Parti’nin başkan adayı oldu, sonra da ABD’nin 45. başkanı seçildi.
Donald Trup da aşırı anti-komünist söylemleriyle tanınan bir liderdir. Trump seçildikten hemen sonra, Kuzey Kore lideri Kim’ile nükleer başlıklı füzelerle ilgili polemiklerde sert söylemleriyle sık sık gündeme geldi.
Kuzey Kore- Amerika gerilimi yaşanırken, belirli çevreler, DÜNYA SAVAŞI olasılığından söz etmeye başladı. Ancak son aylarda, Kuzey Kore lideri Kim’in önce, Güney Kore ile yakınlaşması ve daha sonra ABD başkanı ile görüşme koşullarında yeni adımlar atmasıyla dünya hiç beklenilmeyen bir anda, son yılların en sürpriz buluşmasını yaşadı.
Görevdeki bir ABD ve Kuzey Kore liderinin ilk görüşmesi olarak kayıtlara geçen Trump- Kim zirvesi Singapur’da başladı. Görüşmelerden sonra, liderler olumlu mesajlar verdi.
Trump’ı İngilizce “Tanıştığımıza memnun oldum” diye selamlayan Kim, bu zamana kadarki önyargılara gönderme yaptı. Trump da “Büyük bir onur” ifadesini kulllandı.
Birbirlerine ‘akıl hastası’, ‘bunak’ ve ‘roket adam’ gibi ifadelerle çok defa hakaret eden, hatta nükleer butonlarının büyüklüğünü yarıştıran ABD Başkanı Donald Trump ile Kuzey Kore lideri Kim Jong-un, tarihi zirve için Singapur’un Sentosa Adası’nda, Capella Otel’de düzenlenen ve bugüne dek gerçekleşmesi imkansızmış görünen zirvesi, hem Trump ve Kim’in hem de görevdeki bir ABD ve Kuzey Kore liderinin ilk kez bir araya geliyor olması açısından tarihi önem taşıdı.
Dünya artık bir gerilim odağını daha geride bırakırken, zirve sonrasında, Kim’in ekonomisini modernleştirmek ve Güney Kore ile birleşme hayali bir mevzi daha kazandı.
Trump da, dünyaya mücadele ile hedefine ulaşan lider olarak kendisini sunma şansını yakaladı.
Darısı Kıbrıs’taki İNATÇI KEÇİLERİN başına….
