45 Yılda bir envanter yapılmaz olur mu? - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 23, 2024
Köşe Yazarları

45 Yılda bir envanter yapılmaz olur mu?

Köş, MoreketMehmet Moreket

Biz Evkaf mallarının peşine düşeceğimizi açıklarken, Güney Kıbrıs düğmeye bastı ve kuzeydeki kilise mallarının dökümünü açıkladı.

Diğer yandan, bizzat rahmetli Rauf Denktaş’ın yaptırdığı envanterler olduğu, üniversitelerin akademik çalışmaları bulunduğu da ortaya çıktı.


Saptama ve Değerlendirme Tazmin Komisyonu (SDT) eski Başkan Yardımcısı ve İskan Topraklandırma Eşdeğer Mal Yasası kurucularından Fevzi Çakmak, “Maraş’taki oteller, evler, iş yerleri, lokantalar, depolar, fabrikalar ve vakıf malları dahil kayıt altına alındı. Denktaş Bey bu çalışmayı bilgi amaçlı yanında tutuyor ve katıldığı bazı toplantılarda kullanıyordu” diyor.

Demek ki, bu envanter daha önce uluslararası alanda da kullanılmış ve bizi bırak, başkalarının da elinde bu kayıtlar.

Dahası, şimdi öne çıkarılan Evkaf malları da bunun içindeymiş.

Zaten var olan bir çalışmanın neden tekrar yapılmak istendiğini Çakmak’ın da aklı almamış. Arşivlere bakılmadığı kanısında.

Serdar Denktaş ise, 2017’de daha iki yıl önce müzakerelerde öneri olarak verildiğini söylüyor.

Bir iş yaptınız, bari doğru dürüst açıklama yapsaydınız, tutarlı olsaydınız.

45 yıl sonra “Envanter çalışması yapmak” ne demek?

Ayıp değil mi bize?

Size sorarlar, “Bunca yıl açıkladıklarınız neydi” diye…

Öyle veya böyle, bu devletin bir hafızası var.

Dışişlerinin de, Cumhurbaşkanlığının da, İskan’ın da.

Haybeye geçmedi o yıllar.

Hem de bu konularda çalışan insanların çoğu, şükür ki hala hayatta.

Keşke onların görüşleri de alınsaydı. Keşke dün başlayan ziyaretler, daha önce yapılsaydı.

En azından siyasi ve hukuki yönleriyle kullanılan “dil” konusunda danışılsaydı.

Anlaşılan temas edilmeyen sadece Cumhurbaşkanı değilmiş.

Amerika’yı yeniden keşfetmeye kalkmak bir yana, acemilik atılan adıma gölge düşürdü.

Şu anda konu, hiç de istenmeyen, arzu edilmeyen bir şekilde tartışılıyor.

Çünkü yapılmak istenen net değil.

Acaba maksatlı belirsizlik midir? Bilerek mi yapılmıştır?

Makam ziyaretleri ve açıklama üstüne açıklamalar, oluşan algıyı silebilecek mi?

Yine Serdar Denktaş’la bitirelim…

“Hükümet tarafından aniden gündeme getirilen Maraş konusu acemice tavırlarla ve çelişkili açıklamalarla aleyhimize dönebilecek bir konjonktüre girebilir… Umarım bu acemi ve popülist açıklamalar nedeniyle içinde bulunulan konjonktürde gerek KKTC’nin gerekse anavatan Türkiye’nin yeni bir sorunla uğraşma zorunluluğu ortaya çıkmaz”.

 

 

BU İDDİANAME CİDDİ…

Haber Anadolu Ajansı mahreçli, ben uydurmadım.

“Ankara’da internet üzerinden yasa dışı bahis oynattıkları, buradan elde ettikleri 5 milyon lirayı KKTC’ye gelerek kumarhaneler üzerinden akladıkları belirlenen suç örgütüne yönelik 10 adrese eş zamanlı düzenlenen operasyonda, haklarında gözaltı kararı bulunan 8 zanlıdan 5’i yakalandı”.

Türkiye Emniyeti, soruşturmayı Gelir İdaresi Başkanlığı ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu ile irtibat halinde yürütmüş, her ay KKTC’ye gelip, burada kumar oynayıp, paraları akladıkları iddia ediliyor.

Nasıl iş?

Bizim kumarhanelerde kara para mı aklanıyor?

Türkiye’de devam eden bir soruşturmanın iddianamesinde böyle yazıyor…

Sanal bet konusunda işi sıkı tutmadığımız ortada da, olayın boyutları başka yerlere gidiyor.

Bence KKTC, bu davalara bir şekilde müdahil olup, soruşturmayı burada genişletmeli ve bu iddianın peşine düşmelidir…

Kulağımızın üstüne yatılacak bir konu değil.

Gerçekse, korkunç; değilse netleşmesi şart.

Durduk yerde bir de bunun damgasını yemeyelim.

Olayın üstüne gitmek, cesaret gerektiriyor.

Cesur politikacılar, cesur kararlar…

Bakalım nereye varacak…

YERİN KULAĞI VAR

ERKEN BAŞLADILAR:

Seçildiği günden beridir parti içinde altını oymaya çalışanların, kurultayda ilk turdan seçimi kazanan Tatar’ı, daha ilk günden koltuktan indirme planları yapanların olduğunu iyi biliyoruz. Aslında Tatar da kendisine karşı oynanmak istenen oyunları, kimler olduklarını biliyor ve görüyor. Genel Sekreterlik seçimlerinde istediklerini elde edemeyenler, şimdi Özgürgün olayıyla yeni bir kriz yaratmak istiyorlar. Dedim ya, Ersin Tatar hepsinin farkında. Onun için de tabanına, Özgürgün konusunu “kucaklarında buldukları”, parti içinde yaşanan olayların kurultaya gidecek boyutta olmadığı, tabana hakim olduğu, binlerce kişiyle iletişim içinde bulunduğu mesajını veriyor…

 

“VATAN HAİNİ” TARTIŞMASI:

HP Milletvekili Gülşah Manavoğlu UBP milletvekili Özgürgün konusuyla ilgili olarak Meclis’te yaptığı konuşmada; “Bu soruşturmaya hayır diyen vatan hainidir” suçlamasında bulununca Erhan Arıklı, Özgürgün’e sahip çıkıp, “Hainlik damgasını senin anlına yapıştırıyorum” dedi. Belli ki Özgürgün konusu icraat ve yasaların önüne geçmiş durumda. Oluşturulan Komite’nin kararı ne olursa olsun, sadece UBP içinde değil, hükümette de bir kırılmaya neden olacağı kesin gibi görünüyor…

 

 NEYİ BEKLİYORDUNUZ:

Kıbrıs konusunun bir parçası olan Maraş açılımı hakkında Özersay, konudan bi haber Cumhurbaşkanı ve muhalefetin tepkisi üzerine yan çizerek, “söyleyecektik” mazeretine sığınıp, bilgilendirmelere başladı. Yani eğer bu kadar tepki görmeselerdi bana göre kimseyi aydınlatma dertleri olmayacaktı.

 

BU PROTOKOL BAŞKA:

Türkiye ve KKTC Dışişleri Bakanlıkları arasında önceki gün imzalanan  “İşlevsel ve Yapısal İşbirliği Protokolü’ne Ek Protokol”un ne olduğunu anlayamamıştık, Türkiye basınından öğrendik. İlk kez 1998 tarihinde imzalanan protokol, Türkiye’nin, KKTC’nin yurt dışındaki temsilciliklerine verdiği somut destekle ilgiliymiş, ek protokol de, bunun bazı unsurlarını düzenlemek amacıyla imzalanmış…

 

YA İMZALANMAZSA:

Başbakan Tatar geçmiş hükümeti bir türlü imzalanamayan protokolla ilgili eleştiriyordu. Dönemin Başbakanı Erhürman’ın imza için verdiği tarihler üzerinden dörtlü hükümete çok yüklenmişti. Şimdi kendisi o koltukta oturuyor ve imzalanacak prorokollerle ilgili tarih veriyor. Ek protokol için Temmuz başı, üç yıllık protokol için ise Eylül-Ekim aylarını teleffuz ediyor. İnşallah imzalanır ama, imzalanmazsa,  çıkıp bu konuda çok eleştirdiği Erhürman’dan özür dileyecek mi..?

 

İNDİRİMİN ŞARTLARI VAR:

Turizm ve Çevre Bakanı Ünal Üstel’in açıkladığı THY indirimi pek pratik değil. Internet üzerinden bilet alırken yüzde 5 indirim için KIBRISBES özel kodu girilecek ve orada belirtilen detaylı işlemler yapılacak. Ama öyle kolay değil, bir çok da şarta bağlı. Yüzde 10 indirimse, sadece  yüzde 5 indirimle bilet alanların daha sonraki uçuşları için geçerli olacak. Kuralları THY internet sayfasından öğrenmekte fayda var.

ZİRVEDEKİLER

Serdar Denktaş: “Umarım bu acemi ve popülist açıklamalar nedeniyle içinde bulunulan konjonktürde gerek KKTC’nin gerekse anavatan Türkiye’nin yeni bir sorunla uğraşma zorunluluğu ortaya çıkmaz.

Dışişleri Bakanı belli ki yaptıkları acemiliğin ya farkına varmış ya da ciddi şekilde uyarılmıştır ki Bakanlar Kurulu kararının sadece envanter çalışmasıyla ilgili olduğunu açıklamak zorunda kalmıştır. Bu açıklamanın uluslararası camiadan tepki almamızı önlemeye yetip yetmeyeceğini önümüzdeki günlerde anlayacağız”…

DİPTEKİLER

KIB-TEK Hep Şaibeli: Kıb-Tek soygunuyla ilgili konuşan EL-Sen Başkanı Kubilay Özkıraç, bazı Yönetim Kurulu üyelerinin olaydan haberleri olduğunu iddia ediyor. Ve böylece, davayla ilgili, soruşturulması gereken bir iddia daha ortaya atmış oluyor. Genel Müdür de hala, “elimden gelse işlerine çoktan son verirdim” demekte. İşlerine son verme sonraki olay, Yasaya göre bunlar kamu görevlisi ve dava süresince ödeneksiz izne çıkmaları yasa gereği. Toplu Sözleşmeye takıldılar gidiyorlar…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar