ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcülüğü, mülteci krizini, Türkiye’nin sorunu ele alış ve meselenin iki ülke ilişkilerine yansıyış şeklini Hürriyet’e değerlendirdi. Sözcülük, yazılı olarak verdiği yanıtlarda, Türkiye’deki Suriyeli çocukların eğitimine vurgu yaparken, güvenli bölge fikrini desteklemediklerini açıkladı.325
MİLYON DOLAR YARDIM
“Suriye krizinde, ABD şimdiye kadar 325 milyon doları Türkiye’deki program olmak üzere, 4.5 milyar dolar insani yardım sağladı” diyen Bakanlık Sözcüsü, ulaştırılan yardımlarının da Türkiye’nin mültecilerin insani ihtiyaçlarını sağlamasına yardım ettiğini söyledi.Sözcü, Başkan Obama’nın bu mali yılda ABD’nin sadece 10 bin Suriyeli mülteciyi kabul edeceğini açıklaması sonrası yapılan eleştiriler için ise önümüzdeki sene sayının artacağını belirterek “Mültecilerin yeniden yerleştirilmesi krizin çözümünde önemli fakat sınırlı bir yöntem. ABD için öncelikli amaç mültecilere kaçtıkları yerlerde insani yardım ulaştırmaktır ki ihtilaf sona erdiğinde evlerine dönebilsinler” diye konuştu. Sözcü şöyle devam etti: “Ev sahipliği geçici ama yeniden yerleştirme kalıcı bir durum. ABD, 1975’ten beri 3 milyondan fazla mülteciyi yeniden yerleştirme için kabul etti ve bu, diğer tüm ülkelerden fazla.” EĞİTİM
ÖNCELİKLİ OLMALI
Sözcü, Türkiye’nin Türkiye’de kalmak isteyecek Suriyeliler için hazırlıklı olup olmadığı sorusuna şu yanıtı verdi: “Türkiye, çocuklar için eğitim desteği dahil her geçen gün daha fazla adım atıyor. Türkiye’de 200 bin Suriyeli çocuk okula gidiyor, 400 bini gitmiyor. Bu çocuklar, ihtilaf sona erdiğinde ülkelerini yeniden inşa etmek için tek umut ve kayıp kuşak olmamaları bir zorunluluk. Birçok Suriyelinin bir süre daha Türkiye’de yaşayabileceği göz önüne alınırsa biz hem çocuklar hem de yetişkinler için Türkçe kurslarını destekliyoruz.”
DÖNÜŞ GÖNÜLLÜ OLMAK ZORUNDA
DIŞİŞLERİ Sözcüsü Suriyelilerin evlerine dönmelerini bekleyip beklemediklerine ilişkin ise “Çözümün kalıcı olması için bir mültecinin evine güven ve saygınlık içinde döndüğünü hissetmesi gerekir. Suriye’ye herhangi bir dönüş tamamen gönüllü olmak zorunda“ dedi. Mülteciler için Suriye’de bir güvenli bölge yaratılması planlarını da desteklemediklerini açıkça belirten yetkili, “Şu noktada, Suriye’de güvenli bölge ya da uçuşa yasak bölgeyi desteklemiyoruz. Bu tür öneriler, bir dizi lojistik sorunu da beraberinde getiriyor” dedi.
