‘’Siyasi iklim’’ değişiminde bir sonraki aşama - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 20, 2024
Köşe Yazarları

‘’Siyasi iklim’’ değişiminde bir sonraki aşama

Cenk UzunoğluCenk Uzunoğlu

Tek başına sınırlı anlamı olan siyasi gelişmeleri başka hedefler ile birlikte değerlendirip farklı yorumlara ulaşmak mümkün.

 


Örneğin bir ay önce Türkiye ve İsrail’in karşılıklı olarak elçi atama kararı alması, dibe vuran Türkiye-İsrail ilişkisinin doğal olarak normalleşmesi diye yorumlanabilir.

 

Bu normalleşme süreci gazetelere de yansıdığı üzere ‘’Mavi Marmara’’ baskını üzerinden yürütülüp tamir edilmeye çalışıldı. Gizli denildi ama çok açık bir şekilde müzakere edildiğinin de hep bilinilmesi istendi.

 

Kasım 2015’de düşen Rus uçağı ile Türk-İsrail görüşmelerinin hız kazandığı haberleri de arttı.

 

Gözden kaçmıştır belki ama İsrail ile mutabakata varıldığı da 27 Haziran’da açıklandı. Diğer bir deyişle İsrail ile ilişkilerin normalleşmenin başladığı açıklaması, 15 Temmuz darbe girişiminden iki-üç hafta önce açıklandı.

 

‘’Üst aklın’’ parçası olan İsrail’in olası darbe girişimi ile ilgili bilgisinin olmadığını düşünmek bulunduğumuz coğrafyada saf ve naif bir inanış olur.

 

O zaman darbe ile devrilmesi hedeflenen bir lider ve bu darbeden haberdar olma olasılığı yüksek olan ülke niye ilişkilerin normalleşmesi için adım attı.

 

Hele hele bu lider tüm dünya kamuoyu önünde İsrail’e meydan okuyan ‘’one-minute’in’’ baş aktörüyse. Akla çeşitli soruların gelmesi normal değil mi?

 

Normalleşmenin darbeden önce yapılmış olması özellikle hedeflenmiş olabilir mi? Darbe girişimi başarılı olsa gelecek olan cunta yönetiminin işini kolaylaştırmak için böyle bir kurgulama yapılmış olabilir mi?

 

Yoksa amaç Erdoğan’ın başarısız olacak bir darbe girişimi ile kimyasını iyice bozarak içine kapatmak ve TC devletini farklı bir siyasi iklimin içine sokarak bir yöne yöneltmek mi?

 

****

 

Eğer hedef buysa bu yönelim ne olabilir?

 

Doğu Akdeniz’in enerji koridoru olmasına Türkiye’yi şartlara en uygun olacak şekilde angaje edecek ‘’siyasi iklimi’’ oluşturmak ilk akla gelen olasılık gibi geliyor.

 

İsrail doğalgazının Türkiye üzerinden Avrupa’ya gitmesi finansal fizibilitesi tartışma götürmeyecek derecede en uygun alternatif olsa da, iki ülke arasındaki siyasi iklim şartlarının ne derece kötüleşebileceği görüldü.

 

Bundan dolayı konuya yüzeysel bakıp normalleşme olduktan sonra Türkiye’de şu anda süregelen siyasi iklim ile bu projenin hayata geçmesi pek mümkün değildir.

 

‘’One minute’’ ve ‘’Mavi Marmara’’ ile dibe vuran Türkiye-İsrail ilişkileri, araya çeşit türlü aracıların girmesine rağmen Erdoğan’ın kategorik olarak içinde İsrail olan tüm doğalgaz önerilerini reddettiği bir dönemi gördü.

 

Erdoğan, İsrail karşıtı tutumunu ortaya koyarken ayni anda Putin ile dirsek teması halinde olduğunu üst aklın içteki ve dıştaki unsurlarına bilinçli olarak göstermekten de geri durmadı.

 

Bu köşe kapmaca oyunu öyle tehlikeli bir noktaya geldi ki sonunda 2015 Kasım ayında sonradan ortaya çıktığı üzere ‘’üst aklın’’ maşası olan TSK’nin içindeki FETÖ unsurları tarafından Rus uçağı düşürüldü.

 

Bu da yetmedi, sonrasında İsrail ile normalleşmeyle ilgili adımlar atılırken, 15 Temmuz darbe girişimi oldu.

 

İsrail, Obama döneminde ABD’nin bölgesel önceliklerinde geriye düşme hamlesini büyük bir ihanet ve risk olarak görmüştür. Bununla direk mücadele etmek ile birlikte, ABD’nin stratejik önceliği olan Avrupa’yı Rusya‘ya enerji bağımlılığından kurtarma stratejisine kendisini endeksleme politikası ile frenlemeye çalışmaktadır.

 

Bunun da başarıya ulaşmasının en kestirme yolu Türkiye üzerinden Doğu Akdeniz’de enerji koridoru yolunu açmaktan geçer.

 

Bunu şimdi normalleştiği söylenen ilişkilerde Erdoğan görevde olduğu sürece göz ardı etmek oldu ,bitti, yaşandı, geride kaldı demek gerçekçi bir beklenti değildir.

****

 

Dünya ölçeğinde stratejik önceliği olan ve Türkiye’deki idarenin tercihine kalmış bir konuda ya Türkiye’nin içinde olduğu siyasi iklimin değişmesi lazım ya da siyasi arenadaki aktörlerin değişmesi lazım.

 

İsrail doğalgazının Türkiye üzerinden Avrupa’ya aktarılması, bölgede hâlihazırda olan iklim değişikliğinden daha da ötede değişikliklerin olması ile mümkün olacaktır.

 

Türkiye ile İsrail’i ortak çıkarlarda birleştirecek iklim değişiklikleri neler olabilir diye şimdiden düşünmekte ve Türkiye’yi bekleyen tehlikeleri önceden görmekte fayda vardır.

 

Türkiye’nin etrafındaki stratejik ortam, iki üç yıl öncesine göre çok daha karmaşık hale gelmiştir.

 

Örneğin, İran’ın gücünü artırması, İsrail için olduğu kadar, Türkiye için de bir anda ortak bir sorun haline gelebilir. En azından bunun kamuoyu nezdinde öyle yorumlanmasını gerektirecek gündem yaratmaya müsait bir ortam vardır. Trump’ın seçilmesini de bu yönde atılmış bir adım olarak görmekte faydalı olacaktır..

 

Dünyanın en uzun sınırlarından biri olan Suriye sınırının dünya istikrarı için ne kadar önemli olduğu Suriye’deki iç savaş ile ortaya çıktı.

Ayni şekilde dünyanın yüzyıllardır değişmemiş çok az sınırından birisi olan Türk-İran sınırının ‘’siyasi-askeri’’ bir fay hattına dönüşmesine sebep olacak ayak oyunlarına geçit verilirse, hattın kırılmasıyla oluşacak dalgalanmanın baş edilemez boyutta olacağı ve bunun altında bölgedeki herkesin kalacağı kesindir.

Bunun yaratacağı siyasi iklim değişikliği ya bugünkü siyasi iradeyi götürür ya da siyasi iklimi kökten değiştirir niteliktedir. Bu yöndeki bir gelişme Türk-İran ilişkilerinin gerilmesiyle birlikte tercih yapmak zorunda kalacak olan Rusya’yı da tekrar Türkiye ile karşı karşıya rahatlıkla getirebilir.

Bu yöndeki bir gelişme ve yönelim, İran’a karşı mücadeleyi bir anda Türkiye ile İsrail’in önemli bir ortak çıkarı haline getirebilir.

 

Irak ve Suriye de devam eden mezhep çatışmasının her geçen gün alevlenerek devam ediyor olması ve Türkiye’nin de fiilen savaşa girmiş olması, bu ileriye yönelik senaryoyu son derece yüksek bir olasılık haline getirmiştir. Bu olasılığın devreye sokulması Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik hamlenin sonucu görülene kadar ertelenmiştir.

 

Bekleyip göreceğiz. Buradayız.

Bu aralar uyanmaya gerek yok.

Uyumasak yeridir.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar