“Öldürmeden bir daha düşünün” - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
Yaşam

“Öldürmeden bir daha düşünün”

“Öldürmeden bir daha düşünün”

CEZASI AĞIR: Kıbrıs'ta 10 tür yılan var. Bu yılanlardan nesli tükenmekte olan ve halk arasında “Gufi” olarak bilinen Kıbrıs Engereği koruma altında. Çevre Dairesi’ne bağlı Doğal Hayat Şubesi’nden öğrenilen bilgiye göre Kıbrıs Engereği’ni öldürmenin cezası iki asgari ücret

PANİK YAPMAYIN: Genel Cerrahi Uzamanı Koral Çağman, Kıbrıs’ta en son 1930 yılında yılan sokmasından bir kişinin öldüğüne dikkat çekerek her yılan sokma vakasının ölümle sonuçlanmadığına işaret etti. Dr. Çağman, “Yılan tarafından ısırıldığınızda panik yapmayın ve en yakın sağlık merkezine gidin” dedi


ZİHNİYET DEĞİŞMELİ: Biyolog Niyazi Türkseven, yılanların zararlı oldukları varsayımı ile öldürülmesinin doğru olmadığını savundu. Türkseven, her canlı gibi yılanların da doğada bir görevi olduğuna vurgu yaparak yılanların ekolojik dengeye büyük yararı olduğunu anlattı. Türkseven, “Onları öldürmeyin” çağrısında bulundu

Bahadır AYNA

Havaların ısınması ile birlikte vatandaşın korkulu rüyası yılanlar da ortaya çıkmaya başladı.
Kıbrıs’ta 10 çeşit yılan türü bulunuyor. Ülkedeki yılan türlerinden iki tanesi yarı zehirli olmalarına rağmen zehirli dişleri geride olduğundan insanlar için bir tehlike oluşturmuyor.
Halk arasında Gufi olarak bilinen Kıbrıs Engereği ise ölümcül tehlike oluşturuyor.
Yılanlar tarımsal alanlara büyük derecede zarar veren farelerle beslendiği için ekolojik dengede de büyük rol oyuyor.

Yasa cezalandırıyor
Çevre Dairesi’ne bağlı Doğal Hayat Şubesi’nden alınan bilgiye göre yılanları öldüren kişiler, ilgili yasa gereği cezalandırılıyor.
Daireye yapılan şikayetler anında değerlendiriliyor, sosyal ağda paylaşılan ölü yılan fotoğrafları Doğal Hayat Şubesi tarafından ihbar olarak kabul ediliyor.
Yasa, Kıbrıs Engereği’ni öldürülmesine iki asgari ücrete kadar para cezası öngörüyor. Kara yılanı öldürmenin cezası ise asgari ücretin dörde biri.

Isırılan bölgeyi kesip emmeyin
Yapılan araştırmalara göre, tüm yılan sokmaları ölüm ile sonuçlanmıyor. Yılanın cinsi ve hastanın bulunduğu yer ile hastane arasındaki mesafe, ilk yardım konusunda bilinçsizlik veya doğru bilinen yanlışlar gibi birçok neden ölüme neden olabilir.
Yılan sokması nedeniyle yaşanan ölümlerin bir diğer nedeni, yine yılanın cinsine bağlı olarak, zehrin vücutta yarattığı yıkımlardır. Yılan sokması ile vücuda enjekte olan zehir, kişinin solunum kaslarının felç olmasına neden olabiliyor, damarların büzülmesine ve kandaki hücrelerin yıkımına sebep olabiliyor.
Uzmanlara göre, hasta veya olaya tanık olan kişinin, ısırılan bölgedeki kanı emdiği sırada zehri yutabilme ihtimali olduğundan yılan sokmalarında ısırılan bölgenin bir alet ile kesilip kanın emilerek tükürülmesi oldukça sakıncalı bir yöntem.

Uygulanacak ilk yardım nedir?
Kişi yılan tarafından ısırıldığı anda ilk olarak yatar pozisyona getirilmeli, ısırılan bölge kalp seviyesinden aşağı seviyede tutulmalıdır.
Hemen ardından ısırılan bölge muhakkak sabunla yıkanmalıdır. Hastaneye getirilmeden önce ilk yardım olarak yine yılan tarafından ısırılan bölgenin hemen 30 santimetre yukarısı bir lastik veya bez parçası ile bağlanmalı yani turnike uygulanmalıdır. Ancak turnikenin sıkılığı iyi ayarlanmalı ve gereğinden gevşek ya da sıkı olmamalıdır. Olayın meydana geldiği yer ile hastane arasındaki mesafe eğer 20 dakika veya daha fazla ise turnike 15 dakika sonra açılmalı ve tam 5 dakika sonra yeniden bağlanmalıdır. Çünkü 15 dakikadan fazla bağlı kalan turnike, kişinin kangren olmasına neden olabilir.

***
Yılanların doğadaki görevi

Yılanlar etçil olarak beslenen sürüngenlerdir. Doğada özellikle farelerle beslenirler ve fare popülasyonun kontrolünde önemli rol oynarlar.
Bunun yanında yakalayabildikleri diğer küçük memeliler, diğer sürüngenler, kuşlar ve kuş yumurtalarını da yerler.
Kartal, leylek gibi kuşlar da yılanlarla beslenir. Ekolojik zincirdeki görevi bu biçimdedir.

Yılan ısırığı veya sokması
Yılan ısırığı veya yılan sokması, yılanın dişleri ile sebep olduğu yaralanmadır. Yılanlar çoğu zaman avlarını ısırırlar, ancak sık görülmese de, genellikle savunma amaçlı olarak insanları da ısırdıkları olur. Çoğu yılan zehirsizdir ve avlarını genellikle zehir kullanmadan boğarak öldürürler. Bununla birlikte zehirli yılanlar Antarktika haricinde her kıtada bulunur. Isırıklar için önerilen ilkyardım yöntemleri yılanın yaşadığı bölgeye göre değişir. Yılanın türü ve yaşı, ısırığın vücuttaki yeri ve derinliği, enjekte olan zehir miktarı, ısırılanın yaşı, sağlığı ve büyüklüğü gibi birçok etmene bağlı olarak değişir. Bütün ısırıklarda, ısırılanın yaşadığı panikten kaynaklanan ve psikolojik olan dehşet ve taşikardi gibi semptomlar belirir. Zehirli olmayan yılanların ısırıkları da sıklıkla dişin sebep olduğu yırtılma veya sonuçta oluşan enfeksiyon yüzünden hasar verebilir. Bir ısırık ayrıca potansiyel olarak ölümcül olan anaflaktik reaksiyonu tetikleyebilir. Isırıklar için ilk yardım önerileri yılanın yaşadığı bölgeye bağlıdır, bazı türlerin ısırıklarında etkili olan tedaviler diğer türlerin ısırıklarında etkisiz olabilir.

***
Çağman: Her vaka ölümle sonuçlanmıyor

Genel Cerrahi Uzamanı Koral Çağman, Kıbrıs’ta en son 1930 yılında yılan sokmasından bir kişinin öldüğüne dikkat çekerek, her yılan sokma vakasının ölümle sonuçlanmadığına işaret etti.
Dr. Çağman, KKTC’de sadece bir yılan türünün insan sağlığı için tehdit oluşturduğunu, onun da Gufi olarak bilinen Kıbrıs Engereği olduğunu kaydetti.
Yılan sokulması halinde en yakın sağlık merkezine gidilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Çağman, KKTC’deki tüm acil yardım merkezlerinde “yılan aşısı” yani anti venom aşısının mevcut olduğunu anlattı. Genel Cerrahi Uzamanı Koral Çağman, acil yardım merkezlerine gidene kadar zehrin vücuda yayılımını yavaşlatmak için yılanın soktuğu yere baskı uygulanması gerektiğini hatırlattı.

***
Türkseven: Yılanlardan korunalım ve onları koruyalım

Biyologlar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Niyazi Türkseven, yılanların öldürülmesi ile ilgili açıklamasında yılanların öldürülmesinden çok rahatsız olduğunu belirtti.
Türkseven,  Kıbrıs’ta 10 çeşit yılan olduğunu ve bunlardan bir tanesinin ölümcül zehri olduğunu iki tanesinin de yarı zehirli olduğunu anlattı. Yılanların zehri sadece beslenmek için kullandığını kaydeden Yılanların sokma eylemini kendini koruma iç güdüsü ile gerçekleştirdiğine vurgu yapan Niyazi Türkseven, “Yılan durduk yere sokmaz veya ısırmaz. Bir yılanın insana zarar vermesi için kişinin yılanın doğal yaşam alanına girmesi veya ona zarar vermesi lazım” dedi.

“Yılanlar ekolojik dengeyi sağlıyor”
Niyazi Türkseven, yılanların doğada ekolojik dengenin sağlanmasında çok önemli rol üstlendiğini belirtti.
Türkseven, “Yılanlar özellikle tarımsal alanlara büyük zararlar veren farelerle beslendiklerinden faydalı hayvanlardırlar, yılanlar öldürüldüklerinden fareler çoğalmakta farelerin çoğalmasıyla da tarımsal ürünler büyük zarar görmektedir ne yazık ki bu zararın önüne geçmek için yılda yaklaşık 40 50 ton zehir doğaya bırakılıyor, buda hem ekonomik hem de çeşitli sorunları beraberinde getirmektedir” diye konuştu.
Biyologlar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Niyazi Türkseven, “Yılanlardan korunalım ve onları koruyalım”  çağrısı yaptı.

***
Demirsöz: Hayvanlarla beraber yaşamayı öğrenmeliyiz

Sevimli Dostlar Derneği Başkanı Oya Demirsöz,  Yılanların öldürülmesini “Bana dokunmayan yılan bin yaşasın” deyimi ile özetledi.
Yılanın kendisine zarar verilmediği sürece insana zarar vermediğini kaydeden Demirsöz, “Siz yılanlara dokunmazsanız onlar da size dokunmaz” dedi.
Demirsöz, nasıl bir toplum olduğumuzu sorgulayarak, hayvanlarla beraber yaşama çabasını gösterilmesini istedi. Yılanların doğanın ekolojisinin bozulmaması için önemli bir hayvan olduğunu kaydeden Oya Demirsöz, “Hiçbir hayvanı öldürmeyelim, biz onlarla beraber yaşamayı öğrenelim” diye konuştu.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar