Numan hesabı kesti - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 16, 2024
Köşe Yazarları

Numan hesabı kesti

UBP Genel Sekreteri Necdet Numan, dün sabah ve öğleden sonra, SİM TV’ye iki farklı demeç verdi.
Sabah Meclis’e girmeden verdiği demeçte, “Sekiz değil dört imza var” dedi.
Hatta sevgili Sami Özuslu da dört isim saydı…
İlkay Kamil…
Ergün Serdaroğlu…
Zorlu Töre…
Ejder Aslanbaba…
Numan onaylama anlamına gelen cümleler kullandı.
Meclis’te de bu beklenti içerisine girildi.
Meclis açıldı…
İmzalar sunuldu…
8 UBP…
14 CTP…
3 TDP…
2 DP milletvekili imzaladı…
27 imza arasında…
8 de UBP’li vardı ya…
O resmi belgeden yola çıkarak, UBP’nin tavrını yeniden açıkladı Necdet Numan…
“Bu arkadaşlar imza verdiğine göre… Demek ki UBP ile yürüyecek yolları kalmadı. Hükümetin düşürülmesi için verilen bu önergeden sonra tek çare bu.
Arkadaşlarımız imzalarına da sonuna kadar sahip çıkarak bunu gösterdiler. Bizim bu arkadaşları partiden ihraç etmekten başka çaremiz yok.”
Genel sekreter açısından tablo budur.

***


Eroğlu krizin neresinde?
Ulusal Birlik Partisi’nde yaşanan krizin bir de Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu boyutu var.
Neden mi?
Bu kavganın başlama nedeni, her zaman söylüyorum…
Başbakan İrsen Küçük ile Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu’nun yollarını ayırması ile kavga derinleşti.
Önce kurultayda…
Ardından da kurultayın ikinci ayağında Küçük ve Eroğlu kavgası derinleştikçe derinleşti.
Küçük’e muhalifler ise Eroğlu etrafında kümeleşti.
Her kritik dönemde, Cumhurbaşkanlığı’nda toplantılar yapıldı.
Birçok bildiri Cumhurbaşkanlığı’nda bulunan bilgisayarlarda yazıldı.
Saraydaki “başdanışman” Özer Kanlı’nın bildirileri eliyle yazdığını bilmeyen var mı?
Eroğlu tam da bu krizin göbeğinde yer aldı.

Kabine nasıl kurulacaktı?
Ve son tahlilde…
İrsen Küçük hükümetinin düşürülmesinin ardından izlenecek yol belirlendi.
Neydi bu yol?
İrsen Küçük hükümeti düşecek…
Eylül sonuna kadar geçici bir hükümet kurulacak.
Bu hükümetin kurulması öncesinde görevlendirmeyi kim yapacak?
Elbette anayasal olarak Cumhurbaşkanı.
Ama tek planlanan da bu değildi…
TDP, DP de hükümete destek verecek…
Hatta hükümette yer almaları bile konuşuldu.
Başbakan olarak ismi geçen ise Ahmet Kaşif…
Yani…
Günün sonunda da İrsen Küçük hükümetten giderken, yeni hükümetin dizaynı da Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda şekillendi.

Küçük “kesip attı”
Bu dizayn, İrsen Küçük’ün ABD dönüşü çizdiği yeni strateji ile farklı bir boyut kazandı.
Küçük, erken seçim tarihini belirlenen tarihin de önünde, 21 Temmuz olarak belirledi.
Muhalefetin CTP, DP ve TDP kanadına da bunu sundu.
DP ve TDP tarihi hemen reddetti.
Komitede görüşülmesine de onay vermedi.
CTP ise, komitede her iki seçim tarihinin görüşülmesini istedi.
Sonuçta da komitede yeni bir tarih ortaya çıktı.
28 Temmuz.
İrsen Küçük bu adımla da “yeni UBP”yi yaratmış oldu.
“Büyük UBP” olacak mı belirsiz ama…
Küçük, erken seçime kendi kadroları ile gidecek.
Eroğlu’na yakın kadroyu ise tasfiye edecek.
Son tablo budur…

***

CTP’nin sorumluluğu
TDP ve DP’nin 28 Temmuz tarihine karşı çıkmasına anlam veremedim.
İstenen erken seçim değil miydi?
Seçim “erken erken” oluyor hem de.
29 Eylül değil…
28 Temmuz…
CTP, Parti Meclisi’nin daha önceki kararına uygun davrandı.
Neydi karar?
– 29 Eylül ya da daha öncesinde erken seçime gidilecek
– CTP güvensizlik önergesi verecek. Ancak seçim öncesi herhangi bir hükümet oluşumu içinde yer almayacak, kurulacak başka bir hükümete de güvenoyu vermeyecek…

Erken seçim kararını belirleyecek parti CTP’ydi.
CTP iki önergeyi de destekledi.
Tarihin belirlenmesinde, “UBP ile iş birliği yaptı” eleştirileni de aldı.
CTP’nin tarihi bir sorumluluğu vardır.
Seçime UBP Hükümeti ile gidilecek…
Vatandaşlıklar…
İstihdamlar…
Kamu kaynaklarının seçime yönelik dağıtılması…
Bunları engellemelidir.
Ötesine de geçerek…
Hayati önem taşıyan yasaları da seçim öncesi yaşama geçirmeye katkı konulursa…
Tarihi bir görev yerine getirilmiş olur…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar