Niyet Değişmeden Çözüm Mümkün Değil - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Çarşamba, Nisan 24, 2024
Köşe Yazarları

Niyet Değişmeden Çözüm Mümkün Değil

Mete TümerkanMete Tümerkan

Kıbrıs konusunda niyetler değişmeden bir yere varılmasının mümkün olmayacağı Crans Montana’da bir kez daha ortaya çıktı.

Kıbrıs Cumhuriyeti 1960’ta kurulurken fonksiyonel bir federatif yapı olarak kurulmuştu.


Kıbrıs Türklerinin ve Kıbrıs Rumlarının eştiliği temelinde oluşan Cumhuriyetin bu yapısını değiştirmek için Rum liderliği daha Cumhuriyetin oluşumu için atılan imzalar kurumadan 13 maddelik bir Anayasal değişiklik önerisi hazırladı.

Amaç Kıbrıslı Türklerin eşitliğini ve haklarını ortadan kaldırmaktı.

Yönetimde ayak bağı olarak gördükleri Türk tarafını etkisizleştirmekti.

21 Aralık 1963’ten sonra fiilen uygulamaya koydukları tek yanlı değişikliklerle birlikte kendi istedikleri yapıyı kurma yönünde adım attılar.

Kıbrıslı Türkler 1963’te yönetimden dışlandıktan sonra Kıbrıs Cumhuriyeti tam anlamıyla bir Rum Cumhuriyeti’ne dönüştürüldü.

O gün bugündür bu yapıdan bir milim bile geri adım atmamak için Rumlar her şeyi yaptılar.

1974 sonrası Viyana’da olsun, başka yerlerde olsun, gündeme gelen çözüm planlarını bunun için reddettiler.

Harekatın hemen sonrasında gündeme gelen ve kimsenin belki de yerinden oynamayacağı kantonal çözümü ellerinin tersi ile bunun için ittiler.

Düşünün, bunu en zayıf ve çaresiz oldukları anda yaptılar.

Yeniden Cumhuriyeti Kıbrıs Türkleri ile paylaşmak istemedikleri için böyle davrandılar.

Anayasanın yeniden tesis edilmesine engel oldular.

Annan Planı’nın reddedilmesi de bu yüzdendi.

“Ya hepsini kontrol edecekleri bir yapı, ya da böyle kalsın anlayışı” Rum tarafında kararlar alınırken hep belirleyici oldu.

Hedef hiç değişmedi.

Kıbrıs Cumhuriyeti’nin dönüştürdükleri bir Rum Cumhuriyeti olarak devamını sağlamak ama bu arada da tüm Kıbrıs’a hakim olmak…

Kesinlikle Kıbrıslı Türklerle bir yetki paylaşımına gitmemek.

Bu arada Türkiye ile Kıbrıs Türkü arasındaki bağları koparmak.

Türkiye’nin Kıbrıs’tan tamamen kopmasını sağlamak.

Siyaset sahnesindeki figürler değişti ama anlayış hiç değişmedi.

Crans Montana’da toplanan Kıbrıs Konferansı’nın başarısızlıkla sonuçlanmasının nedeni de bu oldu.

Rum Lider Nikos Anstasiades kendisinden önceki Rum Liderlerin yaptığını yaptı.

Ulusal hedef olarak niteledikleri yoldan bir milim bile sapmayacağını gösterdi.

Kıbrıs Türk’ünün aslında müzakere masasında konu olmaması gereken siyasi eştiliğini ve buna bağlı olarak dönüşümlü başkanlığı sonuna kadar pazarlık konusu olarak cebinde tuttu.

‘Sıfır asker, sıfır garanti’ yaklaşımı ile Kıbrıs Türk tarafı ile Türkiye arasındaki ilişkileri sonsuza kadar koparmak için süreci çökertti.

Çözümün temel parametrelerinden biri olan iki bölgeliliği sulandırmak ve mümkünse engellemek için politikalar geliştirdi.

Sonuç ortada.

Niyet olmayınca olmadı.

1960’tan önce ve sonra, 1974’ün 20 Temmuzunun ardından niyet ne ise Crans Montana’da da öyle oldu.

Ve sorun çözümsüz kalmaya devam etti.

Kısacası niyet ayni kaldığı sürece bu sorun da çözümlenemez.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar