Kıbrıs konusunda dün yeniden başlayan müzakerelerde başarı şansı var.
Ama başarı için Rum Lider Nikos Anastasiades’in adım atması gerek.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın müzakerelerde yaptığı açılımlara karşılık vermesi…
Gelinen aşamada Rum Lider çözüm konusunda irade sahibi ise, öncelikle Kıbrıslı Türklerin karar mekanizmalarına etkin katılımı ile dönüşümlü başkanlığı kabul etmeli.
Zaten bu konular müzakerelerde pazarlık yapılacak konular değil.
Federal bir çözümün olmazsa olmazlarıdır.
Tarafların eşitliği, yönetimi paylaşmaları ve birlikte kararlar üreterek geleceği şekillendirmeleri, ortak bir yaşamın ve federal bir yapının en temel koşuludur.
Bunlara karşı çıkmak, federal çözüm modeline, ortak yaşam kültürünün gelişmesine karşı çıkmaktır.
Ve bu konuda adım atmamakta ısrar, federal çözüm konusundaki niyetin sorgulanmasını gerektirir.
Samimiyetin sorgulanmasını…
Rum Lider Nikos Anastasiades bu işi biraz fazla uzattı.
Kısacası yeniden başlayan müzakerelerin başarı şansı eşitliğin ve etkin katlımın kabulüne bağlıdır.
Müzakerelerin kendisini tekrar eden bir kısır döngü içerisine girdiğini artık bilmeyen yok.
Gelinen aşamada Kıbrıs sorununa çözüm aranan müzakerelerde durum, müzakerelere ara verilen 9 Şubat ile kıyaslandığında daha geri bir noktada…
Müzakerelere ara verilmesinden düne kadar geçen dönem içerisinde, özellikle Rum Liderin dönüşümlü başkanlık ve Kıbrıs Türk tarafının karar mekanizmalarına etkin katılımı konusunda söyledikleri, onun niyeti ile ilgili çok ciddi kuşkular ortaya çıkardı.
Bu arada Mont Pelerin zirveleri ile Cenevre’deki Kıbrıs Konferansı ve bunların öncesinde New York’ta geçen yılın Eylül ayında gerçekleşen liderler zirvesindeki tutumu nedeni ile Nikos Anastasiades, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile aralarındaki güveni tamamen sarstı.
Haziran 2016 yılından bu yana müzakerelerde liderler ya da müzakereciler seviyesinde istenen düzeyde ilerlemeler sağlanamaması süreci kısır bir döngü içine soktu.
Oluşan güven bunalımının aşılması için Rum Liderin ortaya irade koyması ve çözüm niyeti varsa Akıncı’nın attığı adımlara karşılık verecek şekilde süreci ileriye taşıyıcı adımlar atması şart.
Müzakerelerde kısır döngünün kırılması için de yeni görüşme yöntemleri belirlenmesi ve BM’nin belki de daha çok rol üstlenmesi gerekecek.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı dün yaptığı açıklamasında bunun işretlerini verdi ve BM’nin taraflar arasında köprü kurucu öneriler yapabileceğini söyledi.
Bu olursa süreç kısır döngüden çıkabilir.
BM’nin köprü kurucu öneriler yaparak sürece yardımcı olması, kesinlikle BM’nin hakemlik yapacağı şeklinde algılanmamalı…
Hakemlik konusuna her iki taraf da karşı. Ama BM köprü kurucu öneriler yaparak rol üstlenebilir.
Ancak bu konuda Rum Liderin tavrının son tahlilde nasıl olacağı daha netleşmiş değil.
Beklenti kriz çıkarmaması ve BM’nin rolünün artırılması konusuna olumlu yaklaşması.
Sonuçta müzakere sürecinin bundan sonra başarı ya da başarısızlıkla sonuçlanması Rum Liderin tutumuna bağlı olacak.
Durum bu kadar net.
