Maskaralıklar ve gerçekler... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Mart 28, 2024
Köşe Yazarları

Maskaralıklar ve gerçekler…

Ejder Aslanbaba denilince artık sizde de tiksinti, bıkkınlık ve iğrenme gibi duyguların oluştuğunu biliyorum. Hepimiz siyasi yaşamdan bu figürün bir an önce çıkıp gitmesini ve bir daha da gelmemesini istiyoruz…

Ama gerçekten Aslanbaba tarihe karışınca yeni Aslanbaba’lar Meclis’te boy göstermeyecek mi? Aslında o bir sembol. Daha önce de bu Meclis’te birçok Aslanbaba’lar olmuştu. Düzen bu oldukça, yenileri de olacak…
Aslanbaba siyasete elini kolunu sallayarak girmemiştir. Nitekim itiraf ettiği üzere onu siyasete Serdar Denktaş “kazandırmış” ve İrsen Küçük de Meclis’te bir parmak fazla olmak adına “kazanımı”, “Dış Türkler Masası” denilen fasa fisoyu kullanarak devlet bütçesinden haksız yere finanse etmiştir. Yenilerinin de siyasetçiler tarafından “kazandırılacağına” ve diğer siyasetçiler tarafından kullanılacağına emin olabilirsiniz!
Aslanbaba, deyim yerindeyse hakkında yapılacak olan soruşturmadan “tırsmıştır”. Sanırım biraz da hukukçuların tavsiyeleriyle, “rüşvet” olayını mecazi(!) anlamda kullandığını söyleyerek geniş bir U-dönüşü yapmıştır. Varsın bunu onun bir maskaralığı olarak yorumlayalım. Ama bu olayın ortaya saçtığı diğer pislikler ve çirkinlikler birer gerçek olarak orada durmaktadır. İsterseniz gelin bunlara soru-cevaplı olarak bir göz atalım:
-Ortada Aslanbaba ile Ahmet Kaşif arasında bir para alış verişi var mı?
Evet var. Bu husus Kaşif tarafından da teyit edilmiştir.
-Adı ne olursa olsun (yardım veya borç) bu paranın verilmesinin nedeni nedir?
Aslanbaba’nın Meclis’te güven oylamasında “evet” demesi ve aday yapılacak diye kandırılarak başka bir partiye getirildikten sonra aday yapılmayacağı için “gazının alınması”.
-Başka ne vadedildi Aslanbaba’ya?
İktidara gelindiğinde avantadan istihdam edilmesi, “diğer” menfaatlerin sağlanması ve Kamuya verdiği zararlar yetmezmiş gibi, iddialara göre, Belediye Başkan adayı yapılması.
-Peki Cumhurbaşkanı’nın bu olayda rolü ne olmuştur?
Aslanbaba ile Cumhurbaşkanı arasındaki görüşmeler yalanlanmamıştır. Bu görüşmelere göre, Cumhurbaşkanı, ta başından itibaren bir partinin içişlerine müdahale etmiş, milletvekillerinin başka bir partiye transferi konusunda önayak olmuş, delegeler üzerinde baskı ve telkinler yapmış, Serdar Denktaş’ı bizzat arayarak Aslanbaba’nın aday yapılması için açıkça baskı yapmıştır. Serdar Denktaş da bu baskıları teyit etmiştir. Tarafsızlık konusunda anayasada öngörülen bütün düzenlemeleri ayağının altında alıp çiğnemiştir.
-Peki CTP ve TDP ne yapmıştır?
Ne Cumhurbaşkanının tarafsızlığını hiçe saymasını konu etmiştir, ne de iktidar ortaklarının yaptığı aşikar olan para alış verişi ile diğer çirkin vaatlerine herhangi bir ciddi eleştiri getirmemiştir.
-Peki UBP?
Aslanbaba’nın yaptığı son siyasi şovun arkasına gizlenmiş ve daha düne kadar bu “maskaralıkları” yapan kişiyi devlet kaynaklarından beslediklerini, her türlü gümrük olayları, taciz iddiaları gibi yasadışı işlerin üzerine gitmediklerini, Meclis’teki devamsızlığına rağmen gereken önlemleri almadıklarını maalesef örtbas etmişlerdir.
Evet, Aslanbaba olayındaki gerçekler bunlardır. Siyasette “hata yaptık, özür dileriz” demek de bir erdemdir. Bakalım kimler bu erdeme sahipmiş görelim..!


 

YERİN KULAĞI VAR

ÇAKICI’NIN SEÇİMİ: TDP’nin Gazimağusa adayı Fatma Solmaz gerçekten sıkı bir AKP taraftarı. “AK Sayfa Kıbrıs” adına bir Facebook sayfası var. Erdoğan’a “Son Sultan” diyenleri, Vahdettin’e övgüler düzenleri beğenen Solmaz, Çakıcı için ilginç bir seçim olmuş, hatta Fatma Solmaz’ın tarif ettiği gibi “alışılmışın dışında” olmuş…
DERS NİYETİNE: Şu Aslanbaba’nın adını ağzımıza almayalım artık diyoruz da, her yaptığı, temel çarpıklıklarımızı çarşaf çarşaf ortaya serdiği için yine de hiç olmazsa ders niyetinde vurguluyoruz. Son marifeti, ırkçılık göndermeleri. Bu ülkenin Meclisi’ne girebilmiş biri, şimdi utanmadan etnik ayırımdan bahsediyor. Ha işin püf noktası, bunu yapan başkalarının da olduğu gerçeği. Bu seçimde Aslanbaba yok, ancak benzerlerine geçit vermemek için de gözümüzü dört açalım diyorum. Hani bir musibet, bin nasihatten iyidir ya, o hesap…
YENİ GAZETE YOLDA: Son zamanlarda medya sektörüne merak salan iş adamlarına bir yenisi daha ekleniyor. İddiaya göre iş adamı Temel Bulut, yeni bir gazete çıkartmak için son aşamaya gelmiş. Ofisi Girne’de olacak olan yeni gazetenin başına ise, geçmiş hükümete yakın TV kanalında program yapan bir gazetecinin geçmesi bekleniyor. İddiaya göre Girne’de bu amaç için kiralanan ofisin, söz konusu gazeteci arkadaşın adına yapıldığı da belirtiliyor…

FESTİVALLERDE KONUŞULUYOR: Havadis Gazetesi yazarlarından Derviş Doğan dünkü köşe yazısında ilginç bir tespitte bulundu. Doğan, “Seçime neredeyse 1 ay kalmış durumda ve seçimler Kıbrıs’ta çözüm ekseninde herhangi bir tartışma yaşanmadan yaklaşmaktadır” diyor. İlahi Derviş kardeş, partilerin konuşmasına ne gerek var, Derviş Bey onlar adına konuşuyor. Neredeyse her hafta farklı bir kentte yer alan festivallere katılan Cumhurbaşkanı Eroğlu, oralarda bol bol Kıbrıs konusunu konuşmuyor mu?..

EMEKLİNİN İNTİKAMI: Emekliler Haftası nedeniyle basın toplantısı düzenleyen Emekli Dernekleri Eşgüdüm Komitesi adına konuşan Mustafa Tolga, “28 Temmuz, 2013 Pazar günü oy kullanırken tüm emekliler ile emekli yakınlarının, işsizliğe mahkum olan gençlerin, tüm kamu ve özel sektör çalışanlarının kısacası yıllardır mağdur edilen her kesimin bunları dikkate alacağına inanıyoruz” dedi. Gayri yasal olarak emeklinin 5 aylık maaşından kesinti yapan ve mahkeme kararına rağmen ödemeyen Ersin Tatar’a duyurulur. Önünde daha bir ay var, emeklinin gönlünü almaya baksın, yoksa işi çok zor… Ha, bakanlık da gittiğine göre bunu nasıl yapacak bilemem…

MECLİS’İN MİYADI DOLDU: CTP Milletvekili ve KKTC Meclis Başkan Yardımcısı Mustafa Yektaoğlu, 1 Temmuz itibarıyla tatile girecek olan mevcut Meclis’in miyadının dolduğunu da belirterek, yeni dönemde iç tüzüğün mutlaka değiştirilmesi gerektiğini savundu. Mevcut tüzük ile ellerinin bağlandığını ifade eden Yektaoğlu, örnek olarak Meclis İç Tüzüğü’nün 151 maddesinin 4. fıkrasını yorumlayarak, geçici olarak Meclis’ten çıkartma cezasına çarptırılan bir milletvekili, izin alıp kürsüden “açıkça af dilerse”, tekrardan Meclis’e girme hakkını kazandığını belirtti. Yektaoğlu, yeni dönemde istikrarlı, temiz ve adalet dağıtan bir yapının oluşması dileğinde bulundu…

AMAN SAYIN USLU: TBMM İdare Amiri AK Partili Salim Uslu, Meclis’te basını tarayacak, şikayetleri tasnif edecek uzman bulamadığını belirtmiş ve bakın ne demiş; “Ömründe yurt dışını, KKTC’yi görmemiş adam, KKTC’ye uzman olarak gidiyor. Çıkarttığınız bir yasayı 35 kez yeniden düzeltmek zorunda kalıyorsanız, bu, teknokrat kadronuzun ya beceriksizliğinden ya da çok fazla becerikli olmasından kaynaklanıyor”… Vallahi ne yalan söyleyeyim, birilerinin bir şeylerin farkında olduğunu gördüm, hoşuma gitti…
MECLİS BUGÜN TOPLANMAYACAK: Normal zamanlarda bile, rutin günleri olan pazartesi, perşembe günleri çoğu kez nisap sorunu nedeniyle toplanamayan Meclis, bugün toplanacakmış. Allah aşkına normal zamanda bile zar zor toplanan Meclis, şunun şurasında seçime bir ay kalmış, üstelik de günlerden cumartesi. Adaylar çoktan meydana indi, nasıl toplanacaklar? Benden gitme niyetinde olanlara tavsiye, boşuna kalkıp da gitmesinler, toplanamayacağından adım gibi eminim…

 

ZİRVEDEKİLER

Sibel Siber: Başbakan Siber, işe alımlar gibi konularda eşitlik ilkesini bozarak belirli insanlara avantaj sağlayan uygulamaları tespit edip halka paylaşacaklarını söyledikten sonra, “Öyle bir pozitif baskı yaratmak istiyoruz ki bundan sonraki iktidar bunların dışında hareket ederse toplum tarafından istenmeyeceği duygusunu taşısın” demiş. Bu kadar kısa dönemli bir iktidarın yapacağı bu olmalı. Bundan sonra gelecek olanların da ayağını denk alacağı bir adalet anlayışı. Keşke biraz daha zamanları olsaydı da, özellikle şu arka kapıdan istihdamlara dokunabilselerdi…

DİPTEKİLER

KKTC Meclisi: Tatil öncesi son bir kez olsun toplanmayı başaramadılar. Ne üzücüdür ki, bu dönem Meclis’in son toplantısı, Ejder Aslanbaba’nın yaptığı final ile gerçekleşti. Bu rezalet, son dönem görev yapan tüm milletvekillerinin bir ayıbı olarak tarihteki yerini alacak, bundan kimsenin şüphesi olmasın…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar