Odun sobası kabusu geri döndü. Peşe peşe gelen elektrik ve gaz zammının da etkisiyle odun sobası kullanımı önceki yıllara oranla kat kat arttı.
Başkent Lefkoşa’da Küçük Kaymaklı ve Surlariçi bölgesinde odun sobalarının bacalarından çıkan duman, bölgelerde bazı vatandaşların tepkisine neden oldu.
Küçük Kaymaklı ve Surlariçi’nde Havadis’e konuşan vatandaşlar, dumanın evlerinin içine kadar girdiğinden yakındı, duman nedeni ile nefes darlığı sorunu yaşadıklarını anlattı.
Odun sobalarının yoğun olarak kullanıldığı Surlariçi’nde Yenicami Muhtarı Ayşen Hamitoğlu ise “Artık yeter! Zehirleniyoruz” diye isyan etti.
Başta Lefkoşa Türk Belediyesi (LTB) olmak üzere ilgili tüm mercilere çağrıda bulunan muhtar Ayşen Hamitoğlu, sorunun derhal çözümlenmesini istedi.
Geceleri zindan oluyor
Küçük Kaymaklı ve Surlariçi bölgesinde daha çok akşam saatlerinde yakılan odun sobalarının bacalarından çıkan duman bölgelerde nefes aldırmıyor.
Hiçbir sağlık problemi olmayan kişilerin bile nefes alıp vermesini güçleştiren duman, nefes darlığı ve astım hastalığı olanlar adeta cehennemi yaşıyor.
Çare bulunamıyor
Onlarca vatandaşın isyanına rağmen Lefkoşa’da yakılan odun sobalarının tütme sorununa bir türlü çare bulunamıyor.
Soba bacaları yeteri kadar uzun olmadığından duman kısa sürede ortama yayılıyor, mahalleler duman altında kalıyor.
Bazı vatandaşlar ise odundan tasarruf etmek için olsa gerek odun sobasında lastik, naylon ve benzeri yabancı maddeler de yakınca bacalardan çıkan duman, insanlarda geniz yanması, nefes borularının tıkanması ve öksürük gibi sağlık sorunlarına neden oluyor.
Hamitoğlu: Zehirleniyoruz
Surlariçi Yenicami Muhtarı Ayşen Hamitoğlu, hükümete çağrıda bulunarak, “Sigaraya nasıl çözüm bulduysanız, odun sobalarına da çare bulun” dedi.
Bölgede özellikle akşam saatlerinde soba bacalarından çıkan duman nedeni ile nefes alamadıklarını kaydeden Ayşen Muhtaroğlu, şöyle konuştu: “Gerek belediye gerekse diğer ilgili daireler olmak üzere tüm yetkilileri konudan haberdar ettim ve çözüm talebinde bulundum ancak bir cevap alamadım. Bölgede her iki evden birinde odun sobası var lakin o sobalarda odun dışında naylon, lastik ve benzeri başka maddeler de yakacak olarak kullanılıyor. Sobalar yakıldığında, Surlariçi duman altında kalıyor. Kapı pencere açmak bir yana kapalı kapılarımızın altına dahi sünger çekerek kapatmaya çalışıyoruz yine de o dumanların evlerimizin içerisine ulaşmasını engelleyemiyoruz. Biz de çok zengin kişiler değiliz ama gerek çevreye gerekse insanlara saygımızdan gazlı ya da elektrikli soba kullanıyoruz. Herkesten de aynı duyarlılığı göstermesini bekliyoruz. Bir iki kişi ısınacak diye, yemeğini sobada yapıp tüpten kurtaracak, banyo suyunu yine odun sobası üzerinde ısıtarak elektrikten kurtaracak diye bizler zehirleniyoruz. Buna kimsenin hakkı yok. Devlet de soruna çözüm bulmakla yükümlüdür. Havadis aracılığı ile yetkililere bir kez daha sesleniyorum. Lütfen gelsin sorunu yerinde incelesinler ve derhal çözüm üretsinler.”
Akbıçak: Ölüyorum
Surlariçi Yenicami Mahallesi’nde ikamet eden 80 yaşındaki Zekiye Akbıçak, odun sobalarından çıkan dumandan duyduğu rahatsızlığı anlattı.
Sobalar yakıldığında nefes alamadığını söyleyen Zekiye nene, “Öldürdüler bizi, sobalar yakıldığında ne sokağa çıkabiliyorum ne de evimde durabiliyorum. Ben yaşlı, hasta bir kadınım, artık bu dumanlara, kokulara dayanamıyorum” diye konuştu.
.JPG)
