Bundan 6 yıl önceydi. Yeniboğaziçi Festivali için beni aradıklarında hep eksikliğini hissettiğim bir konuyu ekip arkadaşlarımla beraber programlarımıza koyma kararı almıştık. Bu festivalin bir duruşu olmalıydı. Oldu da. Kıbrıslı Müzisyene Destek! Bir omuz verip, onlara sahne sunmak, dinleyicilerle buluşturmak, aslında hem desteklemek hem de kendi müziğimizi kendi insanımızla tanıştırmaktı amacımız. Evet tanışmıyor tam anlamıyla şarkılarımızla insanımız. Ayrılıklarımızda, aşklarımızda, kavgamızda, sevdamızda ya Türkiye’den ya da yabancı müziklerle coşarız, güleriz, ağlarız, nutuk atarız… Kendimize ait şarkılarımızı benimsemeyiz. Avaz avaza söylemeyiz, çocuklarımıza dinletmeyiz. Hal böyle olunca öksüz kalır şarkılarımız da müzisyenlerimiz de.
Evet, 6 yıl önce koyduk programımıza Kıbrıslı müzisyenlerle ilgili organizasyonlarımızı. Her yıl 6 ya da 7 müzisyenimiz boy gösterdi festivalimizde. Bunun için çok uğraşlar verdik, çok emek sarf ettik. 6 yıl önce bazı geceler 5 dinleyicinin geldiği konserlerde 6. yılımızda daha umutluyuz. Yeniboğaziçi Pulya Festivali’nde şimdi tüm sandalyelerin yarısını doldurur duruma geldik. Konserden erken ayrılan herkes için üzülüyoruz, gelmeyenler için kahroluyoruz. Bedava olmasına rağmen kendi müzisyenlerimizi dinlemeye gelmeyenlere kızıyoruz. Ne çok şey yaşıyoruz.
Bu yıl evet 6. yılımızda insanlarımız müzisyenlerimizi gelip alkışlamayı öğrenmeye başladılar. Artık programlar başlamadan insanlarımız gelip oturup bekliyorlar. Bu yıl festivalde en büyük gelişme olarak bunu yaşadık. En tenha gecelerdi hep Kıbrıslı müzisyenlere ait konserler. Hele de böyle tenha geçen gecelerden sonra gelip de Facebook’larda ya ya ya şa şa şa diye bizi gaza getirenleri gördükçe daha da üzülüyordum. Hassasiyetlerin çoğu da SANALDI! çünkü.
Bu yıl yerli müzisyen konserlerimiz GENÇLİK ŞÖLENİ ile başladı. İlk kez festivalimizde yaşça bu kadar genç müzisyenleri ağırlayacaktık. Bu gruplar SİMOLOGRUS ve PENTAKİLL’di. Çoğunlukla Gazimağusa Türk Maarif Koleji öğrencilerinden kurulu bu gençler yaşları da göz önünde tutulursa olağanüstüydüler. Çalmaya başladıklarında amfi tiyatroya koşup gelen insanlar karşılarında çocuk denilecek yaştaki bu gençleri görünce şaşkınlıkla sevinci bir arada yaşadılar. Çocuklar boylarından büyük işlere kalkışıyorlardı. Şaka bir yana o gece orada bu konseri programa dahil edebildiğimiz için de gurur duydum. Avuçlarımız patlarcasına alkışladık onları. Bize unutulmaz bir gece yaşattılar. Kendileri için ise bu denli önemli bir organizasyonda sahne almanın hazzını yaşadılar. İleriki yıllarda çok büyük işlere imza atacaklar bundan kimsenin kuşkusu olmasın.
Grup Baria ise festivalin en görkemli gecesini yaşattı bize. Sahne disiplinleri ile bir konsere çıkmanın sorumluluğunu taşıyan gençler abilerinin bile göstermediği bir olgunluk gösterdiler. Bazı konserlere çıkan gençlik grupları barda mı yoksa halk konserinde mi sahne aldığını hala karıştırıyorlar kanımca. İşte Baria grubu üyeleri yüzlerinin akı ile verdiler bu sınavı. Giyimlerinden, davranışlarından, konser sırasındaki tavırlarına kadar örnek davranışlar sergilediler. Onları görünce umutlarım arttı. Kemal Çobanoğlu solistliğindeki grup gelecekte çok güzel işlere imza atacak biliyorum.
Mustafa Gürkan konseri Kıbrıslı müzisyen geceleri içerisinde kendi besteleri ile de fark yaratan bir gece oldu. Mustafa Gürkan Kıbrıs’ta kendini ispatlamış, ikinci CD’sini çıkarmış başarılı bir müzisyen. Kendine ait bir de dinleyici kitlesi var. Onu alkışlamaya gelen kalabalıktan bunu anlamak mümkündü.
Grup Next Day ise bizim bölgemiz gruplarından bir tanesi. Gençlerimiz arasında çok sevilen ve dinlenen bir grup. Çok çalışan ve yol alabilmek için fırsatları iyi değerlendiren çocuklar bölgemiz için örnek teşkil etmektedirler. Sertaç Gönültaş’ın yorumu, çevresi ile olan ilişkileri, müzik aşkı onları her geçen gün ileriye taşımaktadır.
Evet, şimdiye kadar olan konserlerimizden bazılarıydı yukarıda kısaca bahsettiklerim. Bu akşam gerçekleşecek olan Onur Akın konseri ile kulaklarımızın pası silinecek. Her şey bu kadar kötüye giderken Kıbrıslı müzisyene olan ilginin artması bizim için önemli bir faktör.
Yeniboğaziçi Pulya Festivali’nin 6’ncısını gerçekleştirdik. Bu akşamki finalle 7.sine doğru yol alacağız. Görevde belki de son yılımızdı. Kıbrıslı müzisyenler konusundaki duruşumuz bu festival için en önemli detayımızdı. Çok insan tanıdım. Müzisyenlerin çoğu ile aile gibi olduk. Pek çok genç ilk konserine bizimle çıktı. Yenboğaziçi Festivali’nin uğurlu olduğunu düşünüyorum. Bize konsere çıkan her grup, her isim daha sonra daha büyük arenalarda yürüdü yolunu. Büyük kitlelerin önünde çıktı, alkış aldı. Bir dem Kıbrıs müziği ya da müzisyenine katkımız olabilmişse bunca yorgunluğa, bunca emeğe değer diye düşünüyorum. Popüler olanların herkes elinden tutar, önemli olan daha kimseler bilmeden cesaret gösterip onlara şans vermek ve mikrofon uzatmaktır. Bu yıl sahne alan gruplar ve geçen yılkiler doğrusu tanınmış, ünlü grupların çoğundan da iyi idiler. Sorumluluklarının bilinciyle, müziğe saygı duyarak yollarını yürüyenler benim için bir başka anlam taşıdılar. Önemli olan sahnede mükemmel olmak, hatasız performans göstermek değildi. Önemli olan upuzun yolu yürürken, kendi duruşu ile fark yaratanlardı. Müziğe saygı duyanlardı. Gece bitsin de paramızı alalımdan uzakta halkın gözünün içine bakıp bir halk konserine çıkmanın heyecanını duyanlardı benim için önemli olanlar. Müziğimizde umut vardır. Gümbür gümbür geliyor gençlerimiz. Devraldıkları bayrak yarışını daha hızlı koşarak vermek için çalışıyorlar. Beste yapıyorlar, çalışıyorlar.
Rüzgarlarının bol olmasını dilerim.
