Yürünmemiş yolların yaşanmamış hikayeleri vardır.
Peki, yürünen yolların!
“80 Günde Devri Alem” misali, Kıbrıs sevdalısı bir grup genç yürek, hayallerinin peşinden giderek, 27 günde Kıbrıs’ı bir uçtan diğer uca, sahil boyunca, adımlamaya karar verir. Sosyal medyadan örgütlenerek, bir araya gelen gençlerin ortak amacı, Kıbrıs sevgisi, barış özlemi ve denenmemişi denemek.
Geçtiğimiz gün, Lokmacı Kapısı yakınlarında, Kuzey Lefkoşa’daki bir Cafe de bir araya geldiğim, bu özel projenin katılımcılarından Demi Papagiorgi ve aynı zamanda yeğenim olan Mehmet Karlıtaş ile samimi bir sohbet gerçekleştirdik.
Daha önce eşi benzeri denenmemiş, bu idealist ve çevreci fikir için bir araya gelen yaşları 18 ile 26 arasında değişen 3 kadın ve 7 erkekten oluşan gençleri gönülden kutlamak gerek.
“Cyprus Coastline Hikers” ismiyle, dört Kıbrıslı Rum, dört Kıbrıslı Türk, bir Kıbrıslı-Danimarkalı ve bir Kıbrıslı-Filipinli den oluşan çok kültürlü projeye katılıp iz bırakan isimler şu şekilde; George Koumandaris, Mehmet Karlıtaş, Demi Papagiorgi, Adem Türkdoğan, Andreas Caralambous, Asil Yahi, Ekaterini Kotsia, Cankut Fındık, Yiannis Chasapis ve Tatiana Kyriacou.
İNANDIK VE BAŞARDIK
İngiliz Dili ve Edebiyatı eğitimi alan Demi ve Yazılım Mühendisliği okuyan Mehmet ile gerçekleştirdiğimiz, hepimizin içerisinden dersler çıkarması gerektiğine inandığım sohbetten geriye kalanları sizlerle paylaşmak istiyorum.
Sevgili Gençler, bu projeye ne zaman ve nasıl başlamaya karar verdiniz?
Demi: Üniversiteden bir birini tanıyan dört arkadaş, 4 Şubat 2017 tarihinde Larnaka’daki bir restoranda bu projeyi konuşmak için bir araya geldik. Projenin fikir sahibi George’tur. Amacımız Kıbrıs’ı coğrafi ayrım gözetmeksizin ayrımsız bir şekilde yürüyüp, ülkemiz adına mesaj vermekti. Bölünmüş Kıbrıs Adasında büyüdük. Ancak bizim mesajımız politik mesaj değil, toplumsal yönü güçlü bir hareket başlatmaktı. Hem Adamızı sahil şeridi boyunca yürüyüp keşfetmek hem de çok kültürlü bir ekip olarak bir başarı hikayesi oluşturmayı hedefledik. Hepimiz Kıbrıs Adasında yaşayan ve geleceğini burada düşünen gençleriz. Birlikte bu projeyi başarabiliriz dedik. İnandık ve başardık.
Mehmet: Yürüyüşe, 10.Haziran.2017’de başlayıp, 27 gün sonra 7.7.2017’de tamamladık. Yolculuk için başladığımız nokta, Limasol Lady’s Mile bölgesidir. Çok kısa bir ara hariç, yaklaşık 650 km. yürüyerek, yürüyüşü başladığımız noktada bitirdik. İnandık, çok kültürlü özelliğe sahip on kişi yola çıktık ve başardık.
GÜNDE ORTALAMA 6 SAAT YÜRÜDÜK
27 günlük süre içerisinde sizi en çok ne zorladı?
(İkisi de bir birine bakarak gülüşüyor) Cevap ortak. Bizi en çok Kıbrıs’ın yaz sıcakları zorladı. Ancak, Kıbrıs’ın sıcak yaz koşullarında, toplamda 650 kilometrelik sahil şeridini adımlayarak mutlu sona ulaşmayı başardık. Aşırı öğle sıcağına karşı, 12:00 – 16:00 saatleri arasında dinlenme molası versek de, dile kolay Kıbrıs’ın +40 derece sıcağı altında adımlanan yollar, doğada uyuku tulumu içerisinde geceyi geçirme ve zor şartlar altında mücadele yürüyüşe hem zorluk hem de anlam kattı. En zorlandığımız nokta, Akama Bölgesi oldu. Sıcak yanında, yürüyüşün zorluğu bir de suyumuzun ve erzağımızın doğa koşullarının çok çetin olduğu yerleşimden uzak bir noktada bitmesi bizi çok zorladı.
Limasol’dan başlayan yürüyüşümüz adım adım tüm Kıbrıs sahillerinden geçerek tamamlandı. İzimizi tüm sahillere bıraktık. “Cyprus Coastile Hikers” ismiyle sosyal medyada hesabımız var. Hatırı sayılır bir takipçi kitlemiz var. Resmi hiçbir kurum / kuruluştan sponsorluk talep etmeden kendi imkanlarımız ve gönüllü destekçilerle bu zor yürüyüşü tamamladık. Yiyecek, içecek, geceleme için uyku tulumu ve ulaşım için petrol veren tüm destekçilerimize çok teşekkür ederiz. Ekip olarak, iki toplumlu cümleler yerine, çok kültürlü cümleleri kullanmayı tercih ediyoruz.
Bu noktada, şu yorumu yapmadan geçemeyeceğim. Bu kolayı tercih etmeyen, onurlu tavrı kutlamak gerek. Geçtiğimiz ay, Lefke İlçesinden geçtikleri esnada, rehber arkadaşım Yusf Nidai’nin uyarısı ile kısa da olsa benim de tümüne seslenme şansı bulduğum gençlerin, zoru başarma azmi ve ayrımsız bir Kıbrıs’ı düşünerek adımladıkları yollar, aslında anlayana çok ince ve önemli mesajlar veriyor. Grubun arasında yeğenim Mehmet Karlıtaş’ın olması da, ayrı bir sevinç kaynağı. Mehmet, bu yürüyüşe diğer yeğenimiz İnanç Kanıpek’in yönlendirmesi ile katılmış.
Sizi en çok ne etkiledi? Unutulmaz anınız nedir?
Mehmet: En çok doğa cenneti Akama bölgesini beğendim. “Blue Lagoon tam bir doğa cenneti.”
Demi: Her yerin kendine özgü bir güzelliği var. Petra Tou Limnidi Adasının olduğu bölge güzeldi. Unutamadıkları anılar konusunda ise 27 günün 27’si de unutulmazdı noktasında her ikisi birleşse de, Mehmet Agia Napa – Para Limni arasındaki Ayioi Anargyroi bölgesini ve Akama’daki Blue Lagoon’u tekrardan vurguluyor.
Demi ise Karpaz’da yürüdükleri esnada, gece yarısına yakın bir noktada, yolu karıştırdıklarını anladıkları zaman yaşadıkları heyecanı unutamadığından bahsediyor.
Demi ve Mehmet: En üzüldüğümüz nokta ise, sahillerde gördüğümüz kirlilik oldu. Kuzey sahilleri ne yazık ki daha sıkıntılı ve kirli. Girne de otel yapılaşmalarından dolayı, sahil şeritlerini kullanamadık. Bu da üzüldüğümüz diğer noktalardan biriydi.
HAYAT TECRÜBESİ – BİRLİKTE YAŞAYABİLİRİZ
Demi ve Mehmet: Bu yürüyüş bizlere çok iyi bir hayat tecrübesi oldu. On kişi başladık, on kişi bitirdik.
Mehmet: Kıbrıslıların Kıbrıs’a bakış açısı değişmeli. Geçmişte savaş yaşamış toplumlar olsak da. Birlikte yaşayabiliriz. Bunu da yeni jenerasyon ve böylesi ortak girişimler sağlayabilir. Mehmet’in söylediklerine katıldığını ifade eden Demi, “1974 öncesi ve sonrasının etkilerini silmenin kolay olmadığını ancak küçük adımlarla büyük değişimler olabileceğini, birbirimizi anlayarak birlikte ortak projeler yapabileceğimizi bunun da bizi bir birimize yakınlaştıracağına inandığını” ifade ediyor.
Sizi yolda yürürken gören, halkın ilgisi nasıldı? Farkındalık yaratmayı başardınız mı?
Mehmet: Yollarda bizi gören bazı kesimler. Bu çocuklar da ne yapıyor. 40 derece sıcağın altında günde ortalama 6 saat yürümek akıl işi değil, çılgınlıktır diye düşünse de, çoğu kişi, bravo gençlere Kıbrıs için yürüyorlar anlamında olumlu destek belirtti… Bir farkındalık yaratıldı. Ancak çok da yeterli olduğunu düşünmüyoruz.
Tekrar denemeyi düşünüyor musunuz?
Demi ve Mehmet hiç düşünmeden. “evet” diyor.
Yürünmemiş yolların yaşanmamış hikayeleri vardır. Gençler, Kıbrıs’ın sahil yollarını boylu boyunca yürüyerek unutulmaz hikayeler biriktirdiler. Ülkemizde böylesi duyarlı gençlerin varlığını bilmek, geleceğe dair umut veriyor.
