Kazancımızdan çok fazlasını harcıyoruz - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Çarşamba, Nisan 24, 2024
ManşetRöportaj

Kazancımızdan çok fazlasını harcıyoruz

Hilmi Konde

Hilmi Konde Certified Puplic Accountant firması Direktörü Hilmi Konde’den çarpıcı açıklama

HK Ajans

Bu hafta biraz ülke ekonomisini konuşmak istedik. Yükselen döviz kuru karşısında harcamalarımızı nasıl yapmamız gerekiyor. Kazandığımız kadar mı harcıyoruz, yoksa lüks tüketim içerisinde miyiz? 2017’de nasıl bir ekonomi bizleri bekliyor. Adada olası bir barış sağlanması durumunda ekonomik olarak buna ülkemiz hazır mı? Şirketlerin denetimleri konusunda hangi noktadayız. Yasalarımız ne kadar güncel.Tüm bu soruları Hilmi Konde’ye sorduk. Kendisi de bunları sizin için cevapları. İşte detaylar…

 


Ailem devlet memuru olmamı istemedi

SORU:  Öncelikle kısaca sizleri tanıyalım ve nasıl bir kararla iş hayatına atımaya karar verdiğinizi öğrenelim.

KONDE: 1974 doğumlyum.  Koleji bitirdikten sonra Amerika’da İşletme ve Ekonomi okudum. Daha sonra 1999’da Teksas’da İşletme Yüksek Lisansı yaptım. Doğup büyüdüğümüz yer olduğu için adadan uzak kalamadık ve eşimle beraber adaya dönmeye karar verdik. Neden özel sektörde çalışmaya karar verdim? diye sorarsanız. Annem devlet memuru, babam ise banka memuru idi. Annem ve babam her zaman özel sektörde yer almamı isterdi. Devlet memuru olmamıza her zaman karşı çıktı.

 

Mesleki iş tecrübesini Türkiye’de kazandım

SORU: Kendi ofisinizi açmadan önce neler yaptınız?

KONDE: Kendi firmamı kurmadan önce, Ali Taner Fikri’nin  muhasebe firmasında ki, meslek hayatımda bir yere gelmemde büyük emeği vardır. Bir yıl onun yanında çalıştım. Daha sonra İstanbul’a gidip 3 yıl boyunca orada çalıştım.  Orada, Türkiye’nin önde gelen firmalarının denetimine katıldım . Koç, Sabancı, Doğan gurubu gibi büyük firmaların denetiminde yer aldım. Ciddi manada mesleki iş tecrübesini Türkiye’de kazandım. 2003’de Güney Kıbrıs’ta çalışmaya başladım. Güney Kıbrıs’ta ilk profesyonel manada çalışan Kıbrıslı Türk benim sanırım. Malum, orada çalışırken Rumca bilmediğim için beni uluslararası işlere göndermeye başladılar. Belçika’daki, Mısır’daki firmaların denetimine gidiyordum. Bu benim için güzel bir deneyim oldu. Bir yıl sonra da kendi firmamı açtım.

Hilmi Konde 

 

Meslek zor

SORU: Türkiye ve Güney Kıbrıs’ta yaşadığınız deneyimler bugüne gelmenizde bir basamak oldu diyebilir miyiz?

KONDE: Bizim meslek gerçeği söylemek gerekirse Kuzey Kıbrıs’ta tam anlamıyla yapılamamktadır. Mali müşavirlik ve denetim konusunda tecrübe sahibi olan insanların sayısı az. Çünkü zor bir meslektir. Bu mesleği, eğitim ve tecrübe ile elde edebilirsiniz. Ancak bizim ülkemizde ne yazık ki, ciddi anlamda iş tecrübesi ve eğitimi olmayan insanlar bu alanda çalışmaktadır.

 

Ciddi anlamda eğitim şart

SORU: Her isteyen bu alanda çalışabiliyor mu?

KONDE: Maalesef, eskiden bu işi çok kolaylıkla yapabiliyorlardı çünkü Vergi Dairesi’nin yetkisinde idi.  Herkese belirli bir eğitim ve tecrübe sonrası sınava tabi tutarak izin veriliyordu. Dünyanın birçok ülkesinde artık bu işi yapabilmeniz için ciddi anlamda eğitime ihtiyacınız var. Eğitiminizi tamamladıktan sonra muhasebe, finans konusunda en az 5-6 yıl fiili olarak çalışmanız gerekiyor. Ciddi anlamda denetim konusunda tecrübe edinmeniz gerekiyor ki, ardından size yetki verilsin bu işi yapabilmeniz için.

 

Devletin vergi toplamasına yardım

SORU: Sizin mesleğinizi tanımlayacak olsak iş hayatının neresindesiniz?

KONDE: Kuzey Kıbrıs’ta biz “yetkili muhasip murakkıp” olarak geçiyoruz. Görevimiz, KKTC’de bulunan kurumların, şirktlerin, Vergi Yasası,Şirketler Yasası’na göre denetimini yapıp, yıl sonu oluşan mali tablolarının, bilançolarının, gelir tablolarının derlemeleri ile beraber Vergi Dairesi’ne sunmaktır. Esas amacımız devletin vergi toplaması konusunda kendisine yardımcı olmaktır.

 

İyi hızmet verene doğru kayış

SORU: Bu hızmeti sizden kimler alıyor?

KONDE: Kendi hesaplarını denetlemimizi, hesapları üzerinde çalışma yapmamızı isteyen şirketler. Talep şirketlerden gelir.Tabii burada çok enteresandır. Şirketler büyüklük-küçüklüğüne göre, çalışmak istedikleri  mali müsavirleri seçiyorlar. Büyük firmalar genellikle konularda uzman olan muhasebe firmalarıyla çalışmak isterler. Bu da önemli bir konu. Çünkü eskiden fiyat odaklı idi seçimler. Örneğin, en az ücret veren veya orta ücretli fiyat veren firmalarla çalışılıyordu. Benim gözlemlediğim kadarıyla en iyi hızmet veren firmalara doğru bir kayış var. Demek ki artık firmalarımız da doğru yolu gördü. Çünkü artık firmalarımız da büyük, kurumsallaşmaya başladılar. Kabul etmek gerekir ki, biraz geriden geliyoruz ama iyileşme var.

 

Zaman zaman tereddüte düşüyorum  

SORU: Denetimlerinizi göz önüne aldığımız zaman genel bir değerlendirme yapmanızı istesek. Şirketlerimiz hangi noktada?

KONDE: Yasalar ve düzenlemeler daha farklı olsaydı ülkemizde, yasalar daha katı, daha güncel olsaydı şirketlerin mali yapısı konusunda daha doğru bir cevap verebilecek noktada olurdum. Ancak, gerçeği söylemek gerekirse, şirketlerin mali yapılarının doğruluğu ve gerçekliği konusunda maalesef zaman zaman tereddüt içerisine düşüyorum.  Nedenini soracak olursanız. Muhakkak hesaplarını tam olarak düzgün tutan firmalar da var ama, genel gözlemim şirketlerin daha doğru daha düzgün hesap tutup, mali raporları konusunda daha doğru olmaları gerektiği yönünde. Genel resme baktığımızda eskiye nazaran şirketler mali raporlarını daha doğru, daha güncel kaydetmeye başladılar. Çünkü mali raporların kendileri için çok önemli olduğuna inanıyorlar artık. Özellikle de kurumsallaşmaya çalışan büyük kuruluşlar. Genel çerçevede tabii baktığımız zaman mali raporlara, şirketler büyüyor. Hacimler büyüyor. Tabii bunun en büyük sebeplerinden bir tanesi de, kabul etmek gerekir ki nüfusumuz artıyor. Nüfusumuz arttığı için de bunun satışlara ve yatırımlara olan etkisi daha da büyüyor. Tabii şirketler bu büyümeyi sağlayabilmeleri için de finans dünyasından , özellikle bankalardan desrek almaya başladılar. Bilançolarına, mali yapılarına baktığımız zaman firmaların, geçmişe nazaran ciddi manada bir büyüme görüyoruz bilançolarında. Bir şirketin gerçek durumunu, finansal posizyonunu gösteren mali raporlardır. Bu raporların daha doğru, daha düzgün ve zamanında hazırlanması kendilerine daha çok fazyda getireceğine inanıyorum.

 

Yasalar güncellenmeli

SORU: Devlet bu noktada üzerine düşeni yapıp, takipçi oluyor mu ?

KONDE: Vergi Dairesi kanaatimce elinden gelen çalışmaları yapıyor, güncel olmaya gayret gösteriyor. Ancak, gerçeği söylemek gerekirse yasalarımız artık geri kaldı. Düşünün ki 1974’ten sonra çıkan yasalar var. Kurumlar Vergisi Yasası, Gelir Vergisis Yasası, Vergi Usul Yasası gibi. Bunların artık daha güncel hale getirilmesi gerekiyor. Daha anlaşılabilir olması gerekiyor bu yasaların.  Her şey dönüp dolaşıp yasaların ne kadar güncel olup ne kadar etkili olup olmadığına bakıyor. Dediğim gibi, Vergi Dairesi bu konuyla ilgili elinden gelen gayreti gösteriyor. Ancak, bu yasaların daha da ileriye götürülmesi için Cumhuriyet Meclisi’nin de bu yasaların güncellenmesi konusunda daha çok çalışması gerektiğine inanıyorum.

 

Maliyetler yüksek

SORU: Ülke ekonomisini hangi noktada görüyorsunuz?

KONDE: Şu aşamada günümüz itibarıyla baktığımız zaman, çok ciddi bir rekabetin olduğu bir noktadayız. Düşünün ki, kaç gıda firması, kaç market, kaç banka var. Nüfusumuza hızmet edebilecek kurumların sayısı ciddi anlamda artıyor. Rekabet arttığı için de maliyetleri nüfus bazına vurduğunuz zaman yüksek.  Kurumlar düşük karla çalışıyorlar.  Kendi işletmelerini de idame ettirebilmeleri için döviz kredi alıyorlarsa, kurların yükselmesinden dolayı maalesef şirketlerin ekonomik verimliliği olumsuz olarak etkilenmektedir. Bunu kabul etmemiz gerekiyor.

 

Ekonomik olarak iyi bir tablo yok

SORU: Dövizdeki bu dalgalanma ülkemizin geleceğini nasıl etkileyecek sizce?

KONDE: Ekonomik gelecek olarak ne yazık ki çok iyi bir tablo görmüyorum. Maalesef ülke olarak ciddi anlamda dövize endeksli işler yapıyoruz. Düşünün ki araba alırken euro, ev alırken sterlin, kiralarken sterlin, demir alırken dolar. Kısacası girdilerimiz daha fazla dövize endeksi olduğu için kurların bu şekilde değişmesi bizi de ekonomik olarak olumsuz etkiliyor.

 

2017 riskli

SORU: 2017 için bizi ekonomik olarak iyi bir tablo beklemiyor mu?

KONDE: Döviz yükseldiği sürece kanaatimce iyi bir tablo olacağını söylemek mümkün değil. Çünkü insanların kazançları TL, reel bazda da alım gücümüz döviz yükseldiği sürece azalacak. Azaldığı sürece de, insanların  alış veriş yapma olanakları kısılacağından dolayı kanaatimce 2017’de olumlu bir eknomik seyir var olmayacaktır diye düşünüyorum.

 

Harcamalarınız daha kontrollü olsun

SORU: Bu noktada ülke insanına nasıl bir ekonomik seyir izlemelerini önerirsiniz?

KONDE: İnsanların artık harcamalarını daha kontrollü yapmaları gerekiyor. Gerçeği söylemek gerekirse, ekonomik olarak sanal bir dünyada yaşıyoruz. Kendi kazandığımızdan daha fazlasını harcıyoruz. Düşününüz taksitli satışlar var. Bu nedir? Olmayan bir kazançtan dolayı biz ekonomik değer elde etmeye çalışıyoruz. Ciddi anlamda şahısların borç stokları var. Bu borç stokları git gide büyümektedir. Çünkü elde ettiğimiz maddi kazanç ve maddi değerler maalesef bu borç stoğunu azaltamdığından dolayı ciddi anlamda krediler büyümekte, kazançlar göreceli olarak azalmakta. Benim insanlara önerim, harcamalarını daha düşünerek yapmalarıdır. Çünkü ekonominin belirsiz olduğu dönemlerde insanların normal ekonomilerde harcamalarını kısdığını, daha fazla para birktirmeye çalıştıklarını görüyoruz. Ama bizim ülkemizde hala daha harcamaya yönelik tutumları var insanların. Kanaatimce, bu pek olumlu sinyal değildir.

 

Daha az harcayın

SORU: Son olarak bu ekonomik ortamda mesajınız ne olur?

KONDE: Muhakkak daha az harcamaya yeltenmemiz gerekir. Düşünün siz çok lüks tüketim yapabilmek için,o lüks tüketimi elde edebilmek için insanların çok ciddi para kazanması gerekir. Ama ülkemizde kazançlar çok yüksek değil. Bu lüks tüketimi destekleyici kazanç elde edemiyoruz ama alınan kredilerden dolayı bu ekonomik varlıklara sahip oluyoruz. Dolayısıyla, dediğimiz gibi tüketimi daha kontrollü yaprsak, insanların daha rahat bir ekonomik yaşam kalitesi olacağına inanıyorum.

 

SORU: Adada olası bir anlaşma sonrasında Kuzey Kıbrıs ekonomisi buna hazır mı?

KONDE: Şahsi fikrim, bu yapılan barış görüşmeleri Kıbrıs Türkü açısından sahip olmamız gerken hakları geri alma süreci olarak görüyorum ben bunu. Ekonomik olarak hazır olabilmemiz için yasalarımızın güncel olması gerekiyor. Muhakkak bir çözüm olduğunda bir geçiş döneminin olması şart. Bu geçiş dönemi içerisinde hem şirketlerin, hem kurumların ekonomik olarak entegrasyona hazır olacaklarına inanıyorum. Hazır olabilmemiz için de yurt dışında yaşayan, konularında uzman, tecrübeli ve bilir kişi olan insanlarımızın artık adaya dönüp, bu ekonomik iyileşme ve ekonomik entegrasyon sürecinde de faal olmaları gerekiyor. Ciddi anlamda bir beyin göçü var ülkede. Bu insanların artık bu ülkeye gelip bize yardımcı olmaları, topluma katkı koymaları gerekiyor. Düşünün siz,  dünyanın en büyük tanınmış firmalarında üst düzey yönetici olarak çalışan insanlarımız var. Onları mutlaka teşvik edip ülkeye geri getirmemiz gerekiyor. Onlara ihtiyacımız var, bunun bir devlet politikası olması gerekiyor.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar