Kasap: Gelin hep beraber üretelim - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
ManşetRöportaj

Kasap: Gelin hep beraber üretelim

Kasap: Gelin hep beraber üretelim

Ülkemizin genç girişimcilerinden Mint Muse marka çanta tasarımcısı Cemaliye Kasap’tan anlamlı çağrı

 BİR DİKİŞ MAKİNESİ İLE BAŞLADI: Kasap: Bir dikiş makinesi ile yola çıkıp bugün 3 arkadaşımla Surlariçinde dükkan açma noktasına geldik. İsterseniz başarırsınız. İnsanlar gün geçtikçe el emeğinin değerini daha iyi anlıyor.

GENÇLERİN İLGİSİ ARTIYOR: Kasap: Surlariçi bölgesinde gençler mekan açmayı hızlandırdı. Çok güzel tasarım, üretim yapan arkadaşlar var. Bir birimize destek olarak ilerliyoruz. Genç arkadaşları da aramızda görmek isteriz

 HK Ajans

Bu hafta biraz Lefkoşa Suriçine uzandık. Uzun zamandır yürümediğimiz sokaklarda yürüdük, eski Lefkoşa’yı içimize çektik. Eski dokunun içerisinde gün geçtikçe güzel şeyler olmaya başladığını görmek bizleri çok mutlu etti. Bölgede yavaş yavaş gençler odaklanmaya başladı ve bu odaklanma da gün geçtikçe artıyor.

Özellikle sanatçı, yaratıcılığı seven gençlerin atölyelerini buralarda seçmesi, el emeği göz nuru ürettikleri ürünlerini burada pazarlamaya başlamaları ülke geleceği adına bizleri umutlandırıyor. Cafe ve barların yanında üretim yerlerini görmek ayrı bir güzellik.


Cemaliye Kasap, Mint Muse markası adı altında hand made çantalar üretip satıyor. İnternet üzerinden satış ile başladığı işinde, bugün 2 arkadaşı bir bir dükkan açma noktasına gelmiş. Dükkanda hep satış, hem üretim yapıyorlar, kimi beton üzerine çalışıyor, kimi yastık, kimi çanta. Gelin bu gençlerin tamamen kendi imkanları ile geldikleri bu noktadaki hikayesini dinleyelim. İşte detaylar….

 

Matematik-Bilgisayar eğitimi

SORU: Kendi tasarımlarınızı yapıp satma noktasına nasıl geldiniz. Neydi sizi bu yöne iten?

Cemaliye Kasap KASAP: Ben DAÜ’de matematik ve bilgisayar okudum. Ondan sonra aklımda hep içimde tasarım vardı. Okuduğum bölümde de tasarımla ilgili web tasarım vardı. Matematiği bir yerde durdurup hep web tasarıma kayardım okulda. Moda okuluna gidip tasarım yapmayı çok isterdim ama çok imkan yoktu burada. Kıbrıs’ta moda tasarımıyla ilgili herhangi bir okul da yok. Nasıl olacak, napayım derken bir dikiş makinesi edindim. O gün fark ettim ki birşeyler yapabiliyorum. 2-3 yıl önce idi bu. Okulum bitmişti ve özel bir şirkette de çalışıyordum. Oturdum ve düşündüm. “ Ben bu dikiş makinesi ile ne yapabilirim” diye. Fark ettim ki sevdiğim şeyi yapabilirmişim. Böyle zaman içerisinde kendimi keşfettim.

 

Hediye ile çıkılan yol

SORU: İlk neler yaptınız bu dikiş makinesi ile?

KASAP: İlk arkadaşlarıma hediye yapmaya başladım. Hediye yapa yapa, sonra fark ettik ki güzel şeyler çıkar, insanlar da beğenir. Edinmek ister. Malzemeden dolayı sürekli de hediye verilemezdi. Bir yerden sonra satışa döndü iş. Ona dönünce de kendime küçük bir odadan oluşan bir atölye kurdum ve orada çalışmaya başladım. Ondan sonra da ilerledik.

 

Banka kredisi ile başladık

SORU: Atölye kurarken sermaye olarak ne kullandınız?

KASAP: Açıkcası bizim hiç sermayemiz yoktu elimizde ancak hep hayal kurardık bir dükkanımız olsun diye. Lefkoşa Suriçini çok seviyorduk. Nasıl ki doğamız burada idi eski Lefkoşalıların. Biz de isterdik ki o eski Lefkoşalıların içerisinde tabiri caiz ise, yeni Lefkoşalılar gibi ama geliştire geliştire daha iyisini yapa yapa birşeyler üretelim. Dükkan açmak isterdik, atölye ile birlikte, çünkü burada büyük hanaylar var. Buna benzer en küçük şey ne olabilir diye düşünüp gezerken bir dükkan gördük ve arkadaşlarla, “ Burada birlik olursak birşeyler yapabiliriz” dedik. En kolayı da birlik olmaktı. Hepimiz bir yerlerden kredi çektik. Hiç kimseden para almak istemedik. Tamamen kredi ile içinde bulduk kendimizi. 3 kişiyiz burada.

 

Özel tasarım çanta, yüzük, yastık, bardak altlığı

SORU: Neler üretiyorsunuz bu dükkanda?

KASAP: Ben çanta tasarımı yapıyorum. Bir diğer arkadaşım beton üzerine işler yapar yüzük ve takı tasarımı yapar. Bir diğer arkadaşım da bardak altlıkları ve yastıklar yapar. İlerki zamanlarda dükkanı daha da büyütüp hem belki biraz art shop, içinde bir de kahvemizi bulunduralım, bir yandan da daha başka tasarımcıların da kendine yer edinebileceği bir yer haline getirmek istiyoruz burayı. Şimdilik 3 kişiyiz ama büyümek istiyoruz.

 

İnternet üzerinden satış

SORU: Üretimlerinizi daha çok internet üzerinden pazarlıyorsunuz anladığım kadarıyla?

KASAP: Üç yıl önce bu işe başladığımda tamamen internet üzerinden satış yapardım. Hatta yatak odamda üretirdim ve “nereden satabilirim” diye düşünürken, sosyal medyayı keşfettik. Oradan ilerledik. Aslında şu anda bile dükkandan daha fazla satış yaparım internetten. Çünkü arık insanlara külfet gelir gidip de bir yerlerden alış-veriş yapmak. Biraz da kolaylığa alıştık.

 

İnsanlar el emeğinin değerini anlamaya başladı

SORU: El işlerine talep nasıl?

KASAP:  İlk etapta talep tamamen arkadaş çevremdi. Daha sonra “bunun üzerine ne katabilirim” diye düşünürken, fark ettim ki sadece arkadaş çevrem değilmiş. O yüzden talep gerçekten çok iyi idi.  Düşündüğümden de çok iyidir. İnsanlar artık birşeyleri fark etmeye başladı. El emeğinin değerini de fark etmeye başladı. Çünkü öğrenmeye başladık. Gördüğümüz fabrikasyonlardan biraz daha uzağa gidersek, fark ettik ki biz de birşeyler yapabiliriz. İlla ki yurt dışından ürün gelmesine gerek yoktur. O zaman destek vermeye başladı insanlar da. Zaten ilk etapta çevremizdeki insanlara değer vermemiz gerekiyordu ki el emeğini da öğrenelim. İşte biz bunları birlikte ilerletmeye çalışıyoruz şu an.

 

Üşenmeden aramak şart

SORU: Kendi tasarım yapan, üreten kişilerin adada malzeme bulma konusunda sıkıntı yaşadığını duyuyoruz. Siz de bunu yaşıyor musunuz?

KASAP: Aradığınızda açılmayacak kapı yoktur. Bizde de böyledir.Olmayacak yerlerden, olmayacak malzemeler çıkar. Ama üşenmemek gerekir bunları bulmak için. Eğer üşenirsem de evde otururum da “ bu nerdeydi” diye düşünürüm. Böyle bir lüksüm yoktur. Aslında memlekette herşey var ama, çok az var. Doğrudur sıkıntı biz de yaşıyoruz ama nedir sıkıntı yaşamamızın nedeni? Ya elimizdekilerden birşeyler yaratacayık, ya da istediğimizi. Eğer istediğimizi seçersek, zaten Türkiye’de bile istediğimiz ürünü elde edebilmek için onu tekraradan üretmek gerekir. Evet, burada üretim sıkıntımız var ama önemli değil artık biraz da elimizdeki malzemeleri geliştirirsek o da artı olacaktır bizim için.

 

İletişim önemli

SORU: Arastadaki eski dükkanlardan malzeme açısından yararlanabiliyor musunuz?

KASAP: Ben çok eski nene,dedelerden çok malzemeler buldum. Onlarla öğrendim zaten bu işi. Hiç alakasız yerlere giderek, çok alakasız şeyler alıp, neler yapabilirim diye düşünürken çıktı zaten bu işler. Zor mu idi, zordu ama artık Türkiye ile de iletişim kurduk. Zaten iletişim kurduktan sonra açılmayacak kapı kalmadı.

 

Ailede rol model yoktu

SORU: Ailede dikiş diken biri var mı idi sizin örnek aldığınız?

KASAP: Benim annem de, nenem de hiç böyle sabırlı insanlar değiller. Ama halam var, hep küçükken de halama beğendiğim kıyafetleri alıp bir da kumaş alıp “hala bana bundan yap” diye götürürdüm ve oturup başında beklerdim. Ama yani, hiç hatırlamam onun üzerine hayal kurayım. Evet, hayal kurardım ama onunla ilgili bir durum değildi bu. Biraz büyüdükçe hayal kurmaya başladım ben. Ben öyle biraz kendini bilen hayaller kurmayı çok severim. Hayalini kurdum ve “ olacak” deyip ilerledim. O yüzden çok nene, anneden gelen birşey değil benimkisi.

 

İstanbul Moda Akademisi’nde çanta tasarımı

SORU: Nasıl bir çalışma sisteminiz var dükkanda?

KASAP: Ben aynı zamanda başka bir yerde de çalışırım. O çalıştığım yerden saat 17.00’de çıkıp buraya gelirim. Çünkü o el emeğinin değerini biraz daha anlatmak lazım insanlara tek başına burda çalışıyor olmak için. İlk etapta zaten ben “çanta tasarımı” olarak yalnızdım. Evet çok destekçi arkadaşım vardı yanımda. İlk olarak hediye ile başladığımda olaya, bir eğitim almak isterdim. Bu yılda çanta tasarımı programını bitirdim İstanbul Moda Akademisi’nde.Bir haftalık mezunum. Onu da bitirdikten sonra artık çok daha tecrübe edindim. 3 aylık bir eğitimdi bu. Sıkıştırılmış bir kurstu. 3 ay boyunca her hafta sonu İstanbul’a gidip geldim. Çok yorucu idi ama değdi. “İyi ki gittim” derim. Eğitimi de aldıktan sonra kendimi tamamen dükkanıma verdim. Arkadaşlarla “neler yapabiliriz” diye düşünürken birleştik zaten. Birlikte iş yapardık. Mesela, betonla birşeyler üreten arkadaşım aynı zamanda grafik tasarımcıdır. Çantalarımın tasarım işlerini birlikte yapardık. Sonra aynı atölyenin atında olmak istediğimizi fark ettik. Bir birimize iyi enerjiler veriyorduk. Büyük bir dükkandı burası. Sonra üçüncü olarak kimi bulabiliriz diye düşünürken, bir diğer arkadaşımız da katıldı bize. 6 ayı buluyor ki buralardayız.

 

Belediye başkanından destek

SORU: Bulunduğunuz bu Lefkoşa Bandabulya’nın yanındaki sokakta sizin gibi birçok mekan görüyoruz. Gençler yavaş yavaş bu bölgeye konumlanmış ve birşeyler yapamaya çalışıyor. Bu noktada resmi makamlardan herhangi bir destek görüyor musunuz?

KASAP: Biz Lefkoşa Belediye Başkanı Mehmet Harmancı’dan destek gördük. Tek bir telefonumuzla her talebimize cevap verdi. Burada  STÜDYO 24 diye bir yer var Derviş Hoca’nın önderliğinde çocuklarla birlikte dans stüdyoları var. Onlar da aynı zamanda bu mahallenin güzelleşebilmesi için çok emek verdiler. Biz sonradan katıldık aralarına ama, biraz da Lefkoşa’daki bu fikrin ilerleyebilmesi için çalışırken organizasyonlar düzenledim. Cocktail Dizayn adı altında. Hatta ikinci organizasyonumuz da arkada hiç kullanılmayan Bandabulya’da yaptık. Zamanımız yoktu, hiçbir şeyimiz yoktu. Ancak Lefkoşa Belediye Başkanı Mehmet Harmancı sağolsun herşeyimizi yaptı. O yüzden sadece teşekkür ediyoruz kendisine.

 

Bandabulya bölgesindeki sokakta gençlerden üretim

SORU: Bu sokakta ne tip dükkanlar var, biraz da ondan bahsedelim.

KASAP: Bu sokağın haricinde olduğumuz bölüm pasajdır aslında. Hemen yanımızda ikinci el ürünler satan HİPO diye dükkan var. Çok güzel bir dükkandır çünkü Kıbrıs’ta böyle bir yer yoktur. Hemen herşeyimizi burda buluyoruz.

Eskiden plak bulmazdık örneğin. Nenelerimizden kalan eşyaların değerli olduğunu anladığımız zaman onları nereden bulacağımızı bilemedik. Atardık hep. İşte bu dükkanda bu tip şeyler var. Bir diğer yanda KAKUN diye bir yer var. Kakun da iç mimar Nermin diye bir arkadaşımız var. Orada da tasarım ürünler var. Onun yanında da LUNA diye bir yer var. Luna çok güzel bir enerjidir bana sorarsanız. Çok güzel ve özel hissettirir insanı. Evimiz gibi hissederiz mahalleyi yani. Onun yanında da dans okulu var. Sürekli de barlar açılmaya başladı buraya.Hep gençlerdir burada ve birşeyleri başaran insanlardır. O yüzden de mahallenin daha da gelişeceğini düşünüyorum. Sokağın daha da hareketenmesi konusunda keşke birşeyler yapılabilse. Çünkü biz burada geçiş noktasındayız. İki otopark arasında kaldık.  Burada yapılacak etkinliklere keşke destek verilse.

 

Mint muse çantada marka  

SORU: Tasarım olarak hep çanta üzerine mi çalışmaya devam edeceksin?

KASAP: Hayır, hep çanta üzrine gitmek istemem. Ama MINT Muse markası altında evet tek çanta ile gitmek isterim. Çünkü her bir markanın bir karakteristik özelliği var. Benim şu anda Mınt Muse’ün adı altındaki karakteristik şey çantadır. Ben bununla bağdaştırdım. Algılarda bununla yaptım bunu. Ayırabiliyor olmak gerekir.Eğer hand made ise çünkü, farklı bir değer yargısı vardır onun fabrikasyondan ayrı. Biz halen hand made yapmaya devam edeceksek yeni bir marka ile birşeyler yapabiliriz. Dükkan var, dükkana koyacak çok fikrimiz var. Vakit bulursak bunu yapacağız. Şu anda bir atölye havası var burada. Bizde üretim sezona göredir. Uzun süreç alır üretim.

 

Arzuya göre nakış işlenir

SORU: Biraz çanta tasarımlarınızdan söz edebilir misiniz?

KASAP: Çantaların üzerine nakış uygulaması ile isim yazarım veya hayatlarında özel olan ve çok sevdiği sembolü nakışla yaparız. Böyle çıktık zaten. Ama daha sonra yanında baskılı ürünler yapmaya başladım. Bunda herhangi bir taleple yapmam. Tamamen kendi tasarımımdır onlar. Müşterinin beğenisine sunulurlar.

 

Fiyatlar uygun

SORU: Bu özel tasarımların maliyeti nedir?

KASAP: Minimum 20 tl den başlar ancak özel birşey yapılacaksa bu 70 tl ye kadar çıkar. 150 tl ye kadar çıkabilir.Bu tabii ki istenecek özel şeylere göre değişir.

 

Bu bir hikaye

SORU:  Son olarak ne eklemek istersin?

KASAP: Bu işi yapmak isteyen herkes gönülden isterse yapabilir ve istediği yardımı da bulur. Yeter ki birazcık arayalım. O cesaret hepmizde vardır ben inanıyorum. Ben inandığım için hala daha Kıbrıs’tayım. BU adadan hiçbir zama kaçmayı düşünmem. Mücadele etsinler. Gelsinler dükkanda birşeyler paylaşalım. BU dükkan sadece dükkan değil, bir tasarım atölyesidir. Bu dükkan bir hikayedir. Yanımızda güzel gönüller görmek istiyoruz.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar