HOŞGÖRÜ HER ŞEYİN BAŞI: 2009 yılından beridir hayatımızda yer edinmiş ülkemizin değerli müzik grubu Rast birliktelikleri için “hoşgörü her şeyin başı” diyor
Gizem DAVULCU
Önce “Çapkın”la hayatımıza girdiler. “Küstüm oynamam”la kalbimizi fethettiler… “Düş bozumu” albümleriyle de gönüllerimize taht kuran grup Rast, kendilerine ait bir çok parça ile de kalıcılıklarını tescillediler. 2009 yılından beridir “Grup Rast” hayatımızda. Nerdeyse her hafta en az iki program yapan grubun solisti ve kurucularından Derviş İşgüzar’la çok özel bir sohbet gerçekleştirdik.
Grup Rast artık ülkemizin sayılı ve başarılı gruplarından biri haline geldi. Geniş bir hayran kitleniz var. Rast kaç yıldır bir arada ve bu birlikteliği neye borçlusunuz?
D.İ: Düşünceleriniz için teşekkür ederim öncelikle. 2009 yılından beri RAST Grubu olarak biraradayız. Aile olduk artık diyebilirim. Uyumlu, birbirini dinleyen, önemseyen, açık fikirli insanlarız. Her birimizin söz hakkı var. Saygı ve hoşgörü her şeyin başında geliyor. Bunu yakalayınca da sonucunda güzel işler çıkarıyorsunuz elbette.
Çoğunuzun müzik dışında da başka işleri var. Bu yorucu olmuyor mu?
D.İ:Yorucu olmuyor aslında. Sevdiğin işi yap hayat boyu çalışma. Bizler her iki işimizi de bu düsturla yapıyoruz. Keyif aldığımız bir işi gerçekleştiriyoruz. Yaparken de bizleri motive eden birçok unsur var. Dolayısıyla çok mutlu oluyoruz. Hayatta yapmaktan keyif aldığın hiçbir şey seni aşağıya çekmez, aksine iyi yaptıkça yükselirsin. Bizim için de işlerimiz böyle bir durumda. Sev, emek ver ve sana dönüşünü izle…
Gündemde olan bir albüm veya single çalışması var mı?
D.İ:Şu an “Düş Bozumu” albümünün tanıtımına devam etmekteyiz aslında ama bunun yanında da sürekli yeni çalışmalar içerisindeyiz. İlerleyen zamanda – net bir tarih verememekle birlikte- güzel sürprizlerimiz olacak.
Her hafta çıktığınız mekanlar var. Her hafta için ayrı repertuar mı hazırlanıyor yoksa o anki tempoya göre mi değiyor müzik seçimi?
D.İ: Bir repertuarımız var ama her zaman da tam olarak uymuyoruz. Dinleyicimizin enerjisine ve isteğine göre değişiklikler olabiliyor.
Sahneden dinleyicinin nabzını tutmak çok önemli. Enerjinin bir olması gerekiyor. Çok enerjik bir kitleye çok romantik şarkılar söyleyemezsiniz.
Hep bir ağızdan şarkı söyleyebildiğin zaman anlamlı oluyor her şey. Yaptığınız işi, iyi yaptığınızın dönütü oluyor bir yerde. Müzikle beraber bir olmak, biz olmak önemli. Bizler bu duygudan besleniyoruz.
Dövmeleri seviyorsunuz? Kaç tane dövmeniz var ve özel anlamları var mı?
D.İ: Evet, seviyorum. İnsanın kişiliğini yansıtan etkenlerden biri olarak görüyorum. Devamlı olarak yenilerini de ekliyorum. Anlamları tabii ki var ama daha çok hayat felsefemle ilgilidirler.
Sahnede yaşayıp unutamadığınız bir anınızı anlatır mısınız?
D.İ:Ortaokulda okuttuğum bir öğrencim, okuttuğum diğer bir öğrencime bizim sahnemizde evlenme teklif etmişti. Hem eğitimci olarak hem de müzisyen olarak güzel bir tanıklıktı benim için. Oldukça ilginç bir andı.
