Hastalıklarımızdan biri daha, nepotizm... - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Mart 29, 2024
Köşe Yazarları

Hastalıklarımızdan biri daha, nepotizm…

Nepotizm, eğitim durumları ve yapacakları işin gerektirdiği niteliklere sahip olup olmadıklarına bakılmaksızın yöneticilerin eş, dost, akraba ve yakınlarının devlet işine alınmalarının, yaygın olarak yapıldığı yönetim. Tanıdık kişilere avantaj sağlama, öncelik tanıma, kamu imkanlarından yararlandırma politikası…
İşte bizim hastalıklarımızdan biri daha!.. Hem de tam anlamıyla yaygın bir hastalık…
Babasının şirketine, kardeşine, oğluna ya da müvekkiline çıkar sağladığı iddia edilen siyasiler konusu her gün gazetelerde. Ne kadarı doğru, ne kadarı yanlış açığa çıkamıyor. Belki kurunun yanında yaş da yanıyor ancak, tartışılıyor. Çünkü böyle bir gerçeğimiz var. Biliyoruz ama bildiğimiz halde ne toplum vicdanında, ne demokratik yolla, ne de yasal olarak cezalandırıyoruz. Onun için de her dönem birileri bal tutan parmağını yalar misali, kayırmacılığa devam ediyor.
Sadece bu değil, siyasette en dürüst geçinenlerin bile, kendi yakınlarını, o meşhur münhalsiz, sınavsız, arka kapıdan istihdamlarla işe koyduklarını, bizzat adaleti çiğnediklerini biliyoruz…
Onun içindir ki, etik gereği, siyasi mevkilerde bulunan kişiler ortak oldukları işletmelerin yönetiminden çekilmelidirler. Yakınlarının devlet ihalelerinden uzak olmasını sağlamalıdırlar. Devletin elindeki tüm imkanlar, ister istihdam olsun, ister ihale, tümü halka eşit, adil bir şekilde sunulmalıdır. Bunu sağlama bağlamak, hukuk devletinin, adaletin yerine gelmesini sağlamak için de, kayırmacılığı önleyecek yasalar çıkarılmalıdır…
Avrupa Birliği kurallarına göre, kayırmacılık suçtur. Nitekim, Güney Kıbrıs’ın AB Dönem Başkanlığı Koordinatörü Andreas Moleskis, kızının erkek arkadaşını AB bürosunda üst düzey bir göreve getirdiği için nepotizmle suçlanmış, istifa etmişti. Buna karşın, Rumların da hala kayırmacılığı ve rüşveti suç saymadıkları anlaşılıyor. Daha bir kaç gün önce, Yunanistan’ın Rusya’dan tank satın alınması sırasında komisyon alması skandalında adı geçen ve haklarında kovuşturma açılan Rum İçişleri eski Bakanı Dinos Mihailidis ve oğlu Mihalis haklarında Avrupa tutukluluk emri çıkartıldı. Rum Yönetimi hala AB kurallarını tümüyle yasalaştırmadığı için, bu kişileri tutuklayamıyor.
AB kuralları diye diye yeri göğü inletiriz, ama en belalı hastalığımızın ortadan kaldırılması için yasa kural getirmek aklımıza gelmez. Bakın propaganda dönemi başlayalı kaç gün oldu, bu konuda taahhüt veren birini duydunuz mu?..

OKUR UYARIYOR
Sayın Moreket; İngiltere’de gençlere yönelik bir trafik sigorta kanunu getirdiler. Şöyle ki; gençlere sigorta verilirken arabasının gücü neyse, gencin yaşı neyse, ona göre fiyat uygulanır ve oldukça yüksek fiyatlı sigortalar verilir, amma ve lakin, trafik kurallarına uyan, akıllı sürenlere ise para teşvikli bir kanun da vardır. Örneğin kardeşi oğlumun çocuğu 18 yaşındadır ve iyi bir sürücüdür. Kendisinden 4 bin sterlin sigorta parası istediler veya bir başka alternatif sunarak, eğer arabasına sigortanın vereceği “siyah kutu” yüklerse, trafikteki durumunu inceleyip ona göre bir fiyat belirlenebileceğini söylediler. Bunu kabul etmesi halinde ise sigortasını 2 bin sterlinden yapmayı önerdiler. İste bizim akraba Londra’da arabayı böyle sürer. Arabayı, sigortanın aracına taktığı “siyah kutu” ile 6 ay boyunca sürdükten sonra, sigortadan bir mektup alır. 6 ay “akıllıca” araba kullandığı için, sigortası tarafından takdir edilir ve ödül olarak da kendisine, 240 sterlin mükafat verilir. Son günlerde ülkemizde sıkça yaşanan ve ölümlerle sonuçlanan trafik kazalarını gördükten sonra, bu örneği sizlerle ve trafik sorumluları ile paylaşma ihtiyacı duydum. Sizlere sevgi ve saygılarımı sunarken, “siyah kutu” örneğinin canlar kurtarabileceğini düşündüm…
Aziz. M. Kent


YERİN KULAĞI VAR
SAATİ 400 TL: İddia ediliyor ki, KKTC’de yayın yapan özel bir TV kanalı, bir partimizin adaylarından her gün olmak kaydıyla, katıldıkları 1 saatlik program karşılığında 400 TL ücret alıyormuş. Seçimlere şunun şurasında 18 gün kalmış, söz konusu kanalın elde edeceği 7-8 bin lira için değer mi?.. Nerede basın ahlakı? Seçim dönemlerinin bazıları için fırsat olduğunu biliyorduk ama bu kadarına da pes doğrusu…
SLOGANLARDA BİR ENDİŞE VAR GİBİ: Partilerin söylemlerinde, hep bir tehlike, bir tehdit imajı var nedense. TDP, “Son kalenizi kaybetmeyin, 5 yıl sonra kim ölür kim kalır belli değil” derken, DP-UG Genel Başkanı Serdar Denktaş, “Partimiz dimdik ayakta” deme zorunluluğu hissetmiş. Diğer yandan UBP “Davana sahip çık, oyunu boz” derken, sanki bu oyun bozulmazsa çok kötü bir şeyler olacağını ima ediyor. Ölümü gösterip, sıtmaya razı etmek mi istiyorlar anlamadım ki…
TEK ŞARTI VAR: Dün gazetemizde ağırladığımız DP-UG Genel Başkanı Serdar Denktaş seçim sonrası oluşacak tablo sonunda, her parti ile koalisyona gidebileceklerini belirtti. Şu parti, bu parti diye bir ayırım yapmadıklarını söyleyen Denktaş, “Tek bir şartımız var, o da programa uymalarıdır. Programa uyduktan sonra bizim için parti ismi önemli değil” dedi. Meraklılarına duyurulur…
EN AZ 5 MİLLETVEKİLİ: Önceki gün yayınladığımız anket sonuçları TDP’lileri oldukça üzmüş anlaşılan. Mutluyaka’dan arayan bir TDP’li, anket sonuçlarının doğruları yansıtmadığını, bölgelerdeki görüntünün anketin tam tersini söylediğini iddia etti. Kendi yorumunu sorduğumda ise TDP’nin, ülke genelinde %10 artı bir sonuç alacağını ve en az 5 milletvekili ile Meclis’te temsil edileceğini söyledi. Ne diyelim, sonuçlar inşallah herkesin beklentisine yanıt verecek şekilde olur…
KİMİN İŞİNE YARAR: TDP’li bir dost arayarak, son günlerde kamuoyunda yayılmak istenen “TDP barajda kalabilir” iddialarının gerçekleri yansıtmadığını, partinin “baraj” diye bir sorununun olmadığını iddia etti. TDP ile ilgili bu tür iddiaların, hangi partinin işine yaradığının ciddi ciddi düşünülmesi gerektiğinin altını çizen söz konusu arkadaş, bu tür uydurma haberlerle kendilerine siyasi çıkar sağlamak isteyen partinin kim olduğunun herkes tarafından bilindiğini söyledi…
RUMLAR KARA PARA AKLAMAYA DEVAM EDİYOR: Rus polisi 1,1 milyar doları yurt dışına transfer eden çeteye baskın düzenledi. Paraların önemli bir kısmının Güney Kıbrıs ve Baltık ülkelerinde bulunan bankalara gönderildiği belirtiliyor. 2012’de yasal olmayan yollarla Rusya’dan yurt dışına 49 milyar dolar çıkarıldığı açıklanmıştı. Bu para da uyuşturucu alımı, yasal olmayan ithalat, rüşvet ya da resmi görevlilerin yolsuzluktan elde ettikleri gelirlerden oluşuyor… AB’nin Rumlarla daha çok uğraşması gerekecek.
ALLAH YARDIMCILARI OLSUN: Bir yandan sıcaklar, diğer yandan başlayan Ramazan. Adayların işi oldukça zor. Aralarında oruç tutan birçok kişinin olduğunu biliyorum. Adaylar vatandaşın derdini dinlerken, sadece sıcakla değil, susuzlukla da mücadele etmek zorunda kalacaklar. Hele de birilerine şirin görünmek adına “zoraki” yapılıyorsa, çok zor… Ne diyelim “hizmette sınır yok.” Önce cefasını çekecekler ki, yarın sefasını sürebilsinler…
ZİRVEDEKİLER
Ersin Tatar: Bu sayfalarda çok yazdık. Pakete dün karşı çıkanlar, bugün farklı konuşuyor diye. Ersin Tatar yaptığı açıklamada, “Şimdi bakıyoruz ‘paketin içinde doğru ifadelerde var, biz revizyon istiyoruz’ diyorlar. Bu kendilerinin kısır bir döngüye girdiğini gösteriyor. Buna yıkım paketi demişlerdi. Şimdi ise farklı açıklamalar yapıyorlar…” diyor. Benim de dediğim tam buydu.

DİPTEKİLER
Pahalılık Kısır Döngüsü: İş çevreleri de Büyükelçi Akça’nın, “KKTC’de üretim maliyeti yüksek, kalite düşük” açıklamasını haklı buldular. Doğrudur, nedeni de ortadadır. İşçilik, su, elektrik pahalı tamam da, üretimi olumsuz etkileyen en önemli faktör, yine devlet. Girdilerin yüksek oluşu, devletin aldığı KDV, fon, navlun ücretlerinden kaynaklanıyor. Eğer üretimin, daha doğrusu ihracatın artması isteniyorsa, gereği bellidir. Devlet bir takım gelirlerinden feragat edecek, ucuzluk getirecek. Buna evet diyebilecek olan var mı? Yoksa, bu kısır döngü devam eder, gider…

Larnaka Ağır Ceza Mahkemesi 13 kişinin yaşamını yitirdiği Mari patlamasına ilişkin davada eski Savunma Bakanı Kostas Papakostas’ı adam öldürme ve ihmal sonucu ölüme sebebiyet verme suçuyla mahkum etti

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar