Facebook ve Twitter Kullanıcıları Dikkat! - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Salı, Nisan 16, 2024
Türkiye

Facebook ve Twitter Kullanıcıları Dikkat!

Bir yanda Gezi Parkı eylemleri süresince sosyal medyada yapılan milyonlarca paylaşım Emniyet Genel Müdürlüğü Siber Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı tarafından incelemeye alınırken, bir yanda da İstanbul, Ankara, İzmir başta olmak üzere birçok ilde yüzlerce kişi gözaltına alındı.

Gözaltına alınanlar serbest bırakılmakla birlikte İçişleri Bakanı Muammer Güler, “Burada halkı tahrik eden, bir manipülasyonla yalan haberlerle halkı kışkırtmaya, hatta toplumsal olaylara, mal ve can emniyetini sıkıntıya sokacak, bozacak eylemlere yönlendiren elbette gerek Twitter olsun gerek Facebook olsun ve gerek sosyal medyanın diğer enstrümanlarını kullanarak bunları yönlendirenlerle ilgili çalışmamız var" dedi.


Güler, ayrıca sosyal medya düzenlemesiyle ilgili bir de yasal çalışma yapacaklarını duyurdu.

Peki ama sosyal medyada hangi tür paylaşımlar mevcut yasalar çerçevesinde suç kapsamında değerlendirilebilir? Ceza almamak için sosyal medya paylaşımlarında nelere dikkat etmek gerekir?

Türkiye'de temsilciliği olmayan Twitter ve Facebook, suçlu olduğu iddia edilen kişinin IP adresini vermek zorunda mıdır? Vermezse ne olur? İşte bu soruları ABD Columbus, Ohio Adliyesi’nde hukuki uyuşmazlıkların çözümü konusunda arabuluculuk yapan ve sosyal medya aracılığıyla işlenen suçlar konusunda uzmanlığı olan Avukat Gizem Tan'a sorduk:

– Mevcut yasalara göre Facebook, Twitter gibi sosyal paylaşım sitelerinde hangi mesajlar ya da paylaşımlar ceza kapsamına giriyor?

GİZEM TAN: Birincisi; Hakaret ve Tehdit Suçu. Hakaret suçu Türk Ceza Kanununun (TCK)125. Maddesinde “Bir kimseye onur, şeref ve saygınlığını rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnat eden ya da yakıştırmalarda bulunmak veya sövmek suretiyle bir kimsenin onur, şeref ve saygınlığına saldırmak.”

Tehdit suçu ise TCK’nun 106. Maddesinde “Bir başkasını, kendisinin veya yakınının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştireceğinden bahisle tehdit etmek” biçiminde düzenlenmektedir.

Twitter, Facebook gibi sosyal ağlarla işlenen hakaret ve tehdit suçları da, tipik fiilde belirtilen unsurları taşıdıkları sürece, bu hükümlere göre cezalandırılacaktır.

– Peki, ama kişi tehdit suçunu kendini tanınmayacak bir şekilde işlerse, örneğin sahte bir hesap üzerinden bunu yaparsa ne olur?

TAN: Fail tehdit suçunu sosyal medya üzerinden kendini tanınmayacak şekilde işlerse, isimle bir Facebook ya da Twitter hesabı açarak bir kişiyi ölümle tehdit ederse, failin cezası TCK m. 106/2(b)’deki “Kişinin kendisini tanınmayacak bir hale koyması suretiyle…” düzenlemesi nedeniyle, ağırlaştırılacaktır.

BAŞKASININ TELEFONUNU, FOTOSUNU PAYLAŞMAYIN!

– Birincisi 'Hakaret ve Tehdit' dediniz. Diğerleri neler?

TAN: 2. Kişisel verilerin hukuka aykırı kaydedilmesi ve yayılması. TCK m. 135 “Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kimseye, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.

Kişilerin siyasi, felsefi veya dini görüşlerine, ırki kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlaki eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri kişisel veri olarak kaydeden kimse, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır”, TCK m. 136 ise “Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” hükümlerini ihtiva etmektedir.

– Bunu biraz açar mısınız?

TAN: Sosyal paylaşım sitelerinde kişilerin isim, kimlik bilgileri, cep telefonu numaraları, fotoğrafları gibi kişisel verilerinin rızaları dışında kaydedilmesi veya yayılması, bu suçlara örnektir.

Kişiler, Facebook, Twitter vb. herkesin görebileceği sosyal ağlarda fotoğraf veya saklamaya gerek duymadıkları kişisel bilgilerini yayınladıklarından, bunların kaydedilmesi TCK m. 135 anlamında suç oluşturmayacaktır.

Ancak, kendi rızasıyla fotoğraflarını veya kişisel bilgilerini paylasan kişilerin bu rızası, söz konusu kişisel verilerin yayılmasını kapsamadığından, kaydedilen bu fotoğraf ve bilgilerin, veri sahibinin rızası dışında paylaşılması TCK m. 136 anlamında “kişisel verilerin hukuka aykırı yayılması” suçuna vücut verecektir.

Bu anlamda, bir diğer suç şekli ise sosyal ağlarda başkasının adına hesap açmak fiilidir.

Facebook, Twitter gibi internet sitelerinde, başkalarının adına hesap açıldığı herkese bilinmektedir. Eğer bir kimse, başka bir kişinin ayırt edici bilgileriyle veya fotoğrafını kullanarak, o kişi adına bir hesap acarsa; bu fiil kişisel verilerin hukuka aykırı yayılması olacak ve fail, TCK m. 136 dolayısıyla sorumlu olacaktır.

– Üçüncü bir suç var mı?

TAN: Altıya kadar var. Üçüncüsü Özel Hayatın Gizliliği İhlali. TCK’nin 134. maddesi uyarınca, “Kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal eden kimse, altı aydan iki yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır… Kişilerin özel hayatına ilişkin görüntü veya sesleri ifşa eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.”

Sosyal medya ortamında kişilerin özel hayatın gizliliği ihlal edilirse, bir kimseye ait özel görüşmeler yayınlanır yahut o kimsenin özel hayatına ilişkin özel bilgiler paylaşılırsa, fail TCK m. 134/1 uyarınca sorumlu olacaktır.

Dördüncü Haberleşmenin Gizliliğinin İhlali. TCK’nin 132. Maddesine göre, kişiler arasındaki haberleşmenin gizliliğinin ihlal edilmesini ve haberleşme içeriklerinin hukuka aykırı olarak, yani tarafların rızası dışında ifşa edilmesi suç olarak tanımlanmıştır.

Bir kimsenin sosyal ağ hesabına giren failin, o kimsenin hesabından başkalarına mesaj göndermesi durumunda fail, hesabına giriş yaptığı mağdurun hesabında bulunan ve başkalarıyla yaptığı görüşmeleri içeren mesajları başka bir yere gönderir veya paylaşırsa, TCK m. 132’den dolayı sorumlu tutulacaktır.

TCK’nin 132. Maddesi hükmü, kişinin kendisiyle yapılan haberleşmenin içeriğinin diğer tarafın rızası olmaksızın ifşa edilmesini de suç olarak düzenlemiştir. O halde, yalnızca karşı tarafın üçüncü kişilerle yapmış olduğu görüşmelerin değil, bizatihi fail ile yaptığı görüşmelerin yayılması da suçtur.

Yani, sosyal ağ hesabından bir kimseyle mesajlaşan fail, eğer bu mesaj içeriklerini karşı tarafın rızası olmaksızın yayınlar ya da paylaşırsa, bu durumda TCK m. 132/3 dolayısıyla cezalandırılacaktır.

CİNSEL İÇERİKLİ SÖZLER…

Beşinci Cinsel Taciz (TCK, madde 105) Sosyal medyada sık görülen suçlardan birisi de cinsel tacizdir. Sucu düzenleyen TCK m. 105, cinsel taciz suçu için mağduru “cinsel amaçlı olarak taciz etmek” davranışını suç için yeterli görmüştür.

Bu itibarla, sosyal ağ üzerinden, bir kimseye karşı cinsel içerikli sözler söylemek veya bu amaçla görseller paylaşmak gibi fiiller, TCK m. 105 bağlamında cinsel taciz suçunu oluşturacaktır.

Altıncısı Müstehcenlik ya da Çocuk Pornografisi (TCK madde 226) TCK 226. maddesi, gerek çocukları müstehcen görüntü¨, ses ya da yazıya maruz bırakmayı, gerekse de müstehcen görüntü, ses ya da yazı içeren ürünlerde çocukları kullanmayı suç olarak tanımlamıştır.

Müstehcenlik, daha çok bilinen adıyla 'çocuk pornografisi'; bütün dünyada üzerine gidilen ve devletlerin suçlulukla mücadele başlıklarının en üstünde bulunan bir suçtur.

Sosyal medya da bu suçun sıkça işlendiği alanlardandır. Sosyal ağlarda çocuklarla iletişime geçen yetişkinlerin, çocuklara müstehcen görüntüler göstermeleri ya da çocukları müstehcen ses veya yazılara maruz bırakmaları durumunda, bu suç meydana gelecektir.

CEZA ALMAMAK İÇİN….

– Özetlemek gerekirse, mesajların suç olmaması veya ceza kapsamına girmemesi için nelere dikkat etmek gerekir?

TAN: Facebook ya da twitter gibi sosyal ağ kullanıcılarının yukarıda belirtilen suçları teşkil etmeyecek tarzda ve 'nefret söylemi, başkalarının haklarına müdahale ve şiddet’ bağı olmayacak şekilde' mesaj atmaları gerekir.

Bu kadar suç ve ceza sıraladınız. Ama Başta İçişleri Bakanı Muammer Güler olmak üzere, hala sosyal medyayla ilgili yeni yasal düzenlemelerden söz ediliyor…

TAN: Türkiye'de Facebook ve Twitter suçlarının artmasından dolayı, bilişim suçlarının tespitinde Türk Polisi ve Savcılık da faili bulmak adına teknik ekipmanlarını güçlendirmeye başlamış, IP adresinin tespitinin ya da temininin mümkün olmadığı durumlarda, failin internet trafiğini yan delillerle izlemesi de mümkün olmaktadır.

Türkiye'de internet yoluyla işlenen suçlar ve cezalar konusunda Türk Ceza kanunu dışında 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun vardır.

Ancak bu kanunlarda, sosyal medya suçları için özel düzenlemelere gidilmesi gerekmektedir ve bazı kavramların açığa çıkması gerekir.

Kanuna aykırı delil elde edilmesi, uluslararası alanda yapılacak IP tespiti ya da başka delil elde etme yolları için düzenlenen yasa ve yönetmeliklerle getirilen uluslararası adli istinabe gibi kurumların mahkemelerce veya savcılıklarca bilinmemesi yahut doğru bir biçimde uygulanmaması gibi sorunların ivedilikle yok edilmesi gerekmektedir.

Ayrıca, nitelikli ve sayıca fazla teknik personel yetiştirilmesi, suçlulukla mücadele ve adli bilişim yöntemlerinin geliştirilmesi gerekir. Kanuna uygun delil toplanması konusunda kolluk kuvvetinin bilgilendirilmesi ve bilişim ihtisas mahkemelerinin kurulması tartışmaları gibi çözüm başlıkları halen güncelliğini ve aciliyetini korumaktadır.

Bu ihtiyaçların yanı sıra uluslararası istinabe ve yardımlaşmayı da hızlandıracak olan Avrupa Siber Suç Sözleşmesinin Türkiye'de bir an evvel yürürlüğe girmesi gerekmektedir. Türkiye'nin 2010 'da bu sözleşmeyi imzalamış olması yeterli değildir, gerekli altyapı oluşturulmalı ve yasal düzenlemeler de yapılmalıdır.

Şu anda tartışılan: İfade Özgürlüğü kavramı ve sosyal medya kullanımının Türkiye'de yasal düzenlemelerle sınırlandırılması tartışmasına gelince: İfade özgürlüğünün Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları doğrultusunda geniş yorumlanması gerekir ve ifade özgürlüğü ancak ‘nefret söylemi, başkalarının haklarına müdahale ve şiddet’ bağı olması halinde sınırlandırılmalıdır; aksi durum internet kullanım hakkına ve demokrasi prensibine aykırı düşecektir.

TWİTTER IP ADRESİ VERMEZ İSE….

– İnternet ortamında kişilik hakları ihlal edilenler yani sosyal medyada mağdur olanlar ne yapmalı?

TAN: İnternet ortamında yapılan saldırılar sonucunda kişilik hakları ihlal edilenler, bunu yapanlar aleyhine cezai soruşturma ve kovuşturma için ilgili makamlara başvurabileceği gibi, şartlara göre tazminat davaları, sebepsiz zenginleşme davaları, vekaletsiz iş görme ve koruyucu davalar da açılabilecektir.

Maddi, manevi ve vekaletsiz iş görme davalarında görevli mahkeme, dava konusu miktarına göre belli olacaktır. Bunun dışındaki diğer bahsi geçen davalarda görevli mahkeme, asliye hukuk mahkemeleridir. Yetkili mahkemeler ise, davalının ya da davacının yerleşim yeri mahkemesi ya da haksız fiilin meydana geldiği yerdeki mahkemedir.

Yabancılık unsurunun bulunması durumunda, Türk mahkemelerinin milletlerarası yetkisini iç hukukun yetki kuralları belirler. Failin yanı sıra belirli şartların varlığı halinde dava, internet erişim, servis ve yer sağlayıcıları aleyhine de açılabilecektir.

– Twitter ve Facebook'un Türkiye'de şubesi yok ama…

TAN: Twitter ve Facebook suçları ile ilgili bir sorun bu. Bu iki şirketin Türkiye’de şubesi bulunmuyor. Bu nedenle Türkiye’deki Savcılığın, Adalet Bakanlığı kanalı ile Amerikan Savcılığı’na bir dilekçe ile başvurması ve Twitter’dan hesabın girildiği IP adresini istemesi gerekir.

Twitter, IP adresini verme gibi bir sorumluluğunun bulunmadığını iddia edebilir. Bu durumda, IP adresi tespit edilemediğinden Savcılık takipsizlik kararı verecektir.

– IP adresini bulmanın başka bir yolu yok mu?

TAN: Twitter sitesinde “Hizmet Şartları” başlığı altında şöyle bir düzenleme vardır: “Twitter’ın hizmet şartları ve twitter ile ilgili herhangi bir eylem, twitter kullanıcısının ikamet ettiği eyalet ya da ülkedeki yasal hükümlerin çakışmasına veya uygulanmasına bakılmaksızın, Kaliforniya Eyaleti’nin yasalarınca yönetilecektir.

Twitter Hizmetleri ile bağlantılı olarak ortaya çıkan tüm iddialar, yasal süreçler ya da davalar, tamamen Kaliforniya, San Francisco Bölgesi’ne taşınacaktır ve Twitter kullanıcıları bu tür mahkemelerin yargı yetkisine ve yerine razı olur.”

Bu düzenlemeye istinaden, Türkiye’de Savcılığın IP adresini istemesi üzerine ve Twitter’ın IP adresini vermekten kaçınması durumunda, son çare olarak Amerika’da dava açmak ve Twitter’ı IP adresini vermeye zorlamak mümkün olacaktır.

– Twitter IP adresini verirse…

TAN: IP adresini vermesi durumunda ise, verilen IP adresi ile internet hesabına giriş yapan kişiye ulaşılır. İnternete giriş yapılan adres ve hesabın sahibi arasında bir bağlantının bulunması durumunda Türk Savcısı hukuki süreci başlatacaktır. Savcılığın, mahkemeye başvurması üzerine adli süreç başlamış olur.

Suçlunun delilleri yok etmesine engel olmak için suçlunun gıyabında ev ve işyerinde arama kararı çıkarılır. Aramaya ek olarak, ifade süreci ile bilirkişilerin internette inceleme süreci başlayacaktır.

Savcılığın yazılanları Avrupa İnsan Hakları çerçevesinde düşünce özgürlüğü olarak değerlendirmesi halinde dava süreci yaşanmadan takipsizlik kararı çıkacaktır. Düşünce özgürlüğü sayılmaması durumunda ise mahkeme süreci başlayacaktır.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar