Bir yılda ne değişti?.. - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Perşembe, Nisan 25, 2024
Köşe Yazarları

Bir yılda ne değişti?..

Ara sıra geçen yıla bir bakarım. Yine öyle yaptım. Geçtiğimiz yıl sonuna yaklaşırken tartışılanlar, ne acıdır ki, bugün de aynen gündemde. İşte bakın bir özet;
-Yüksek Mahkeme Yargıçları tam da bugünlerde, Ahmet Kaşif’in aldırdığı ara emrini onaylamışlar. Biz de “Bu kavga daha çok gider” demişiz. İrsen Küçük’ün akıbeti o günlerden belliymiş. İrsen bey “Buyurun erken seçime” demiş o günlerde de UBP’de tartışmalar çıkmış. Kaşif grubu “Bu kendi ayağına kurşun sıkmaktır, öfkeyle kalkan zararla oturur” demişler ve haklı çıkmışlar. Baksanıza o günlerin popüler isimleri İrsen Küçük, Afet Özcafer, Turgay Avcı, Mustafa Gökmen şimdi nerelerdeler? Ha bir de, o günlerde erken seçimi şiddetle destekleyen Ertuğrul Hasipoğlu?..
– LTB’nin sorunları gündemdeymiş. Vezneler açılmış, hizmet almayan halk yine de ödemeye koşmuş… Sonuçta hala daha kurtarılamamış bir belediye… BES Başkanı o dönemde “İşe gelmeden maaş çekenlerin, işe yaramayan, siyasi çıkar için istihdam edilenlerin işten durdurulması taraftarıyız” demiş…!
– 2012’nin son günlerinde üniversite öğrencilerine vatandaşlık verilmesini tartışıyormuşuz. Bugünlerde iktidara akıl veren Nazım Çavuşoğlu, geçen yıl bu konuda eleştirildiğinde sesini bile çıkartmamış…
– Tabii geçen yılın son günlerinin en çirkin olayı, Mustafa Tokay meselesiymiş. Hani Başbakan’ın imzasını sahteleme suçundan gözaltına alınan Kamu Hizmeti Komisyonu üyesi. Herkesler istifaya çağırmış da o “Görevimin başındayım” diyebilmiş. O zamanlar bu söylediğine çok şaşmışız, tepki göstermişiz. Ancak bugün baktığımda ve Tokay’ın hala oralarda oturuyor olduğunu gördüğümde boşa kürek çekiyoruz diyorum… Her şeyden, herkesten umudumu kesiyorum.
– Aynen bugün olduğu gibi Kıb-Tek alacaklarını konuşuyormuşuz. El-Sen devlet dairelerinin elektriğini keserken, bazı üniversitelerin ve otellerin elektriği niye kesilmiyor sorusu basında tartışılıyormuş…
– O günlerde bir de Güney’de yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimleri tartışılmaktaymış. Biz demişiz ki; “Uluslararası toplum referandumda “evet” diyen Anastasiadis üzerine planlar dizayn ediyor, ama aldanacaklar. Hele bir seçilsin nasıl şahin olduğunu görecekler”… Şu anda bire bir yaşadığımız da bu…
– 2013 bütçesinde, Başbakanlığın geçici personel ödeneği yüzde 110 arttırılmış. Biliyorsunuz sonuçta da 363 istihdam yapıldı. Gidilecek köyün minareleri belliymiş ama kimse önünde duramamış. Kamunun sorunlarına yenileri göz göre göre eklenmiş…
– Mazbata meselesi de 2012’nin son günlerinin gündemiymiş. Çözüldü, çözülüyor dediler… Şimdi bugünden bakınca görüyoruz ki, nihayetinde onca atıp tutmaya karşılık, sadece bir takım kozmetik değişiklikler ve ertelemeler yapıldı. Sorun hala yenilerini yaratmak üzere orada duruyor. Ne faiz yasası çıktı, ne de doğru dürüst bir Borç-Alacak Yasası. Ya “finans kuruluşu” diye geçen tefeci kurumlar? Onlar bile bir yasaya bağlanamadı, vurgun düzeni sürüyor…
– Sonay Adem’in CTP Genel Başkan adaylığı, burslarını alamayan öğrencilerin Başbakanlığın kapısına dayanmaları, göle dönen Lefkoşa sanayi bölgesi, sel tazminatları, borçlarından dolayı yanmayan sokak lambaları, CAS’tan bazı hatırlıların devlette istihdam edilmeleri, Anayasa, Seçim ve Halkoylaması, Siyasi Partiler Yasalarındaki değişim için Ad-Hoc Komitelerin kurulması da tartıştığımız diğer bazı konularmış…
Bundan sonrasını yazmıyorum. Bu yazdıklarıma bakın ve siz değerlendirin. Son bir yılda bir arpa boyu yol alabilmiş miyiz..?

 


YERİN KULAĞI VAR

TOP SİBEL SİBER’DE:
CTP eski Milletvekili Sonay Adem’in Havadis Gazetesi aracılığıyla, Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun mal beyanının bulunduğu zarfı açma çağrısına Meclis Başkanı Sibel Siber’in ne cevap vereceği merakla bekleniyor. Başbakanlığı döneminde yaptığı şeffaf icraatlarla kamuoyunda beğeni toplayan Siber, bu zarf konusunda aynı şeffaflığı gösterebilecek mi bakalım…

YA ONBİNLERCE ASGARİ ÜCRETLİ: 

Ekonomist Mehmet Saydam yeni asgari ücretin 1850 TL’ye çıkması halinde imalatın batacağını iddia etti. “Maaşlar 1.850 olacak ama zamlar da uygulanacak ve alım gücünde bir şey değişmeyecek” diyor Sayın Saydam. Kimsenin batmasını istemiyoruz ama, yıllardır asgari ücretle geçinmeye çalışan ve hayat pahalılığı karşısında bırakın batmayı, insan gibi yaşamayan on binlerce asgari ücretli için ne gibi bir formül öneriyorsunuz..?

FIRSATLARI DEĞERLENDİRMEK LAZIM:
KTFF ile KOP arasında imzalanan ve FIFA’nın da destek verdiği anlaşma metnine rağmen, görüyoruz ki bu konuda olumlu adım atılamıyor. Trabzon Akçaabat Futbol Takımı’nın kamp yapmak için KKTC’ye gelmesine Türkiye Futbol Federasyonu’ndan izin çıkmadı. Halbuki spordaki bu olumlu hava ile bazı engellerin aşılması için atılan adıma destek vermek, hatta tüm tarafları biraz da zorlamak gerekmez miydi? Bir elimizle yaptığımızı diğer elimizle bozuyoruz.

SIKIN BİRAZ DİŞİNİZİ:
Hani bir söz var, “fala inanma ama falsız da kalma” diye. İşte bizim işimiz de fallara kaldı anlaşılan. Ünlü medyum Janel Formasa, 2014 yılı sonlarına doğru kapalı olan Maraş’ın açılacağını hissettiğini, bu durumun her iki tarafa da para kazandıracağını iddia etmiş. Formasa ayrıca adanın birkaç yıl içinde zenginleşeceğini de belirtmiş. Şunun şurasında ne kaldı ki, biraz daha dişimizi sıkarsak bir seneye kalmaz paraya para demeyeceğiz…

SİLECEK POPO KİMİN:
Avustralyalı bir şirket, lüks isteğinde sınır tanımayanlar için 22 ayar altından yapılma tuvalet kağıdı üretmiş. Şirket, bir rulosu 1 milyon 377 bin dolara satılan lüks tuvalet kağıdını kullanırken etrafa ve kullanın kişinin vücuduna altın tozları saçıldığını söylüyor. Kağıt tamam da bu kağıdı kullanacak popo
kimde var acaba..?

ET DE, BIÇAK DA ELİNİZDE:
CTP Genel Sekreteri Kutlay Erk, bazı müşavirlerin partizanca davrandıklarını bunun da hükümetin çalışmalarını etkilediğini belirterek “militan bürokratlarla çalışamıyoruz” dedi. Elinizi tutan mı var Sayın Erk? Et de, bıçak da elinizde. O zaman çalışabileceğiniz bürokratları atasanız ya…

ZİRVEDEKİLER

Abdullah Gül: Türkiye Cumhurbaşkanı Gül’ün, yolsuzluk soruşturmaları konusunda gazetecilere verdiği cevap, evrensel bir ilkenin en güzel özeti; “Demokratik hukuk devletinde çalışanların hepsinin bireysel farklılıkları, düşünceleri olabilir. Farklı akımlara bağlı olabilirler. Ancak devlet ve kamu söz konusu olduğunda başka hiçbir dayanışma ve ilişki olamaz. Bu temel ilkedir.” Keşke uygulanması da tam olsa…

DİPTEKİLER

Asayiş: Dünkü yazım biraz da özeldi. Bir apartmanda bir ayda meydana gelen 3 hırsızlık olayından bahsetmiştim. Aman Allahım bir de ne göreyim, Girne Kapısı’ndaki turizm ofisi soyulmuş. Şehrin en merkezi meydanında bir anıt ofis bile korkusuzca soyulabiliyorsa, daha söylenecek laf kalmamış demektir…

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar