İktisatbank Hazine Grup Müdürü Emre Değirmencioğlu’ndan günlük ekonomi yorumu:
Trump yenim ederek göreve başladı
Balkon konuşmasında korumacı politikalar ön plana çıkarken, ekonomik söylemlerin ise ikinci planda kalması Dolar’a değer kaybettirdi
İçerde ise gündem TCMB’nin yarın sonuçlanacak olağan Ocak ayı PPK toplantısına çevrilmiş durumda
TCMB adımlarına paralel TL’de dalga boyu her iki yöne de ağır basabilir
Akabinde ise 27 Ocak tarihinde Uluslararası Kredi Değerlendirme kuruluşu Fitch’in Türkiye değerlendirmesini takip edeceğiz
Siyasi cephede ise Türkiye’nin yönetim sistemini değiştirerek, cumhurbaşkanına güçlü yetkiler veren anayasa değişikliği teklifi TBMM’de kabul edildi
Bugün Astana’da başlayacak olan Suriye müzakereleri yakından takip edilecektir
Ø Piyasa Özeti ve Yorumu
Gözler Cuma günü Türk mali piyasalarının kapanması ardından ABD Başkanı Trump’ın başkanlık yemin töreninde yaptığı konuşmaya çevrildi. Hatırlanacağı üzere, agresif tavırlar, tabuları yıkan ve kimseyi dinlemeyecek görünümü, aykırı duruşu ve korumacı politikaları ile seçim vaatlerinde bulunan Trump’ın ekonomik anlamda yapmayı vaattikleri piyasalar açısından büyük önem arz ediyor. Seçim konuşmalarında, vergi indirimleri ve beraberinde tirlyon dolarlık alt yapı yatırımları ile ekonomik büyüme vaadinde bulunan Trump, seçildiği tarihi olan 8 Kasım’a nazaran dolarda ciddi değer kazanımlarının yaşanmasına neden olmuştu. Piyasaların penceresinde risksiz faiz oranı olarak görülen ABD 10 yıl vadeli devlet tahvillerinin getirisi Trump ardından % 1,6’lı seviyelerden tam 1 puan artışlar % 2,6 seviyesine kadar yükselmişti. ABD’de Trump politikalarının işaret ettiği maliye politikası ekseninde büyüme ve beraberinde geleceği tahmin edilen enflasyon haliyle FED’in de faiz oranlarında beklentilerin üzerinde bir artış yapmasına neden olacağı tahmin ediliyor. ABD’de normal olarak kabul edilen % 2,5 büyümenin ötesinde şayet Trump’ın söylediği gibi % 4 büyüme hedefi gerçekleşirse, bu durumda piyasaların arkasında kalmak istemeyecek olan FED’den gelecek seri artırımlar, doların daha da değer kazanmasına neden olabilir ki böyle bir durum haliyle fon ihtiyacı içinde olan ve yurtdışına bağımlı Türkiye gibi ekonomiler üzerinde daha da sert bir baskının oluşmasına neden olacaktır.
Trump, “balkon konuşmasında” korumacı ekonomi politikalarını çağrıştıran ifadeler kullanmasının ardından vergi indirimleri ve ekonomiyi destekleyici diğer politikalar hakkındaki vaatleri ile ilgili pek de net ifadeler kullanmamasına paralel doların geniş bantta değer kaybederek haftayı tamamladığını görüyoruz. Yemin töreninde, “Önce Amerika” söylemini ön plana çıkaran Trump, ABD’de üretilen ürünleri satın almak ve ABD’li çalışanları işe almak olarak ayrıntılandırdı. Trump Pazar günkü açıklamasında ise yakında Kuzey Amerika Serbest Ticaret Anlaşması’nı (NAFTA) yeniden müzakere etmek için Kanada ve Meksika devlet liderleriyle görüşmeyi planladığını söyledi. Trump yönetimi ayrıca makamdaki ilk gününde 12 ülkeden oluşan serbest ticaret anlaşması TPP’den çekilmeyeceğini açıkladı. Trump’ın konuşması ardından, yeni hafta başlangıcında Japon Yen’i Dolar karşısında değer kazanırken, EUR/USD paritesi 1,0750 seviyelerine yükselerek son 1,5 ayın en yüksek seviyesine geldi. Yen’in dolar karşısında değer kazanmasına paralel ihracat odaklı ekonomisi nedeniyle ihracatçı firmaların gelirlerinin baskı altında kalacağı beklentisinden hareketle Japonya’nın Nikkei endeksi güne % 1’in üzerinde değer kaybı ile başlarken, Japonya dışında kalan Asya-Pasifik borsalarında ise Trump’ın süpriz içermeyen konuşması nedeniyle hafif çapta da olsa artıda seyrettiklerini görüyoruz. Öte yandan, Cuma gününü % 0,3 yükselişle kapatan ABD borsalarının vadeli endeksleri sabah saatlerinde hafif çapta ekside işlem görüyor.
Elbette, yeni hafta başlangıcında gözler yarın sonuçlanacak TCMB’nin Ocak ayı olağan Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına çevrildi. TL volatilitesini kritik % 20 seviyesinin üzerinde yükselmesi ardından TCMB’nin son haftalarda almış olduğu ve etki itibarı ile üstü kapalı da olsa örtük faiz artırımı olarak görülen hamlelerinin yarınki toplantıda netleşmesi bekleniyor. Cuma günü itibarı ile TCMB’nin ortalama fonlama maliyetinin % 9,12 seviyesine yükseldiği not etmek gerekiyor. TCMB adımları ardıdan 3,94 seviyelerinden gerileyen USD/TL kuru, geçen hafta 3,82 seviyelerinde kararsız seyri ardından Trump’ın konuşması ile bu sabah 3,75’li seviyelerden güne başlayarak yarınki kritik toplantıyı beklediğini görüyoruz. Piyasa anketlerine baktığımız zaman, TCMB’nin borç alma faizi olan faiz koridorunun alt bandının % 7,25 seviyesinde sabit bırakacağı, 1 hafta vadeli repo ihalesi olan politika faizini 50 baz puan artışla % 9 seviyesine yükselteceği ve akabinde, borç verme faiz oranı olan faiz koridorunun üst bandını ise 150 baz puan artışlar % 10 seviyesine; geç likidite penceresini ise yine 100 baz puan artışla % 11 seviyesine yükseltmesi bekleniyor. TCMB’nin bu beklenti setini karşılaması hatta ötesine geçmesi durumunda kuvvetle muhtemel piyasaların üzerindeki baskıyı almaya yetebileceğini söylemekle birlikte, TCMB’nin bu kadar yüksek oranlarla artış yapmayacağını tahmin ediyoruz. TCMB toplantısından çıkacak karar ardından Cuma gece geç saatlerde ise Fitch’ten gelecek olası bir not indirimine de yüksek ihtimal tanıdığımız not etmek istiyoruz. Elbette, yatırımcılar seviye duymak istiyorlar. Kuvvetle muhtemel, TCMB’nin piyasaları memnun etmesi durumunda, ilk etapta kurun 3,72 devamında ise 3,64’lü seviyelere gerileyebileceğini düşünürken, olası aksi bir senaryoda ise yukarda 3,94 ve devamında keşfedilmemiş yeni sulara doğru geminin sürüklenebileceğini düşünüyoruz. Umarın, karar TL ve TL cinsi yatırı araçlarına olumlu yansır.
Ø USD/TL kurunda aşağıda 3,71 ve devamında 3,64 ; yukarda ise 3,94 ve daha sonra keşfedilmemiş sular gündeme gelebilir
USD/TL kurunda düzeltme seviyeleri grafik üzerinde görülebilir.
Kaynak: Reuters
İktisatbank’ın sunduğu avantajlı döviz kurlarını piyasa ile eş zamanlı ve 24 saat kesintisiz takip etmek için lütfen tıklayınız.
https://www.iktisatbank.com/doviz-kurlari
