Emre Değirmencioğlu’ndan günlük ekonomi yorumu - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 20, 2024
Ekonomi

Emre Değirmencioğlu’ndan günlük ekonomi yorumu

Emre Değirmencioğlu’ndan günlük ekonomi yorumu

emre-degirmenciogluİtalya referandumunun etkisi şimdilik kısa soluklu oldu

 


Gözler bugün TCMB’nin açıklayacağı 2017 yılı Para ve Kuru Politikası Raporunda olacak

 

Piyasa var olan risklere karşı TCMB’den daha fazla faiz talep ediyor. Bir noktada TCMB’nin cevap vermesi kaçınılmaz görünüyor

 

Günün Tartışma Konusu

 

TCMB’den gelmesi beklenen adımın etkili olması adına büyüklüğü ne kadar olmalıdır? Ne kadar faiz artışı kurun ateşini söndürebilir? Rusya özelinde ve diğer gelişmekte olan ülke örneklerinden toparladığım kısa çalışmamız ektedir.

 

Örnek inceleme: “Rusya”

 

Aslında çok da geriye gitmeye gerek yok. 2014 yılının başlarında (bakınız grafik beyaz dikey çizgi) arz talep dengesinin arz tarafında ağır basması, büyümeye yönelik endişeler, talebin düşmesi, alternatif enerji kaynakları, Wolksvagen’in almış olduğu ceza ardından elektrikli araçların yakın geleceğin yeni talebini oluşturacağı, açılan fazla kuyular, kaya gazı üretimi vs… derken petrol fiyatlarında ciddi bir gerileme başlar. Petrolün varil fiyatının 100 dolar seviyesi üzerinden sert bir şekilde gerilemeye başlaması ile (mavi çizgi), gelirleri düşen ana ihracatçıların operasyonları sıkıntıya girer. Rusya özelinde, yerel para birimi Ruble’nin değer kaybetmeye başlaması ile (yeşil çizgi), Rusya Merkez Bankası “panadol tedavisi” tarzında ilk hamleyi yapar. İlk etapta faiz oranlarını % 5,5 seviyesinden kademeli olarak % 9,5 seviyesine yükseltilir (pembe çizgi) ve Rubledeki değer kaybını engellemek adına Döviz Rezervlerinden satışa geçerek (sarı çizgi) kurun ateşini dindirmeye çalışır. Ancak gelinen noktada, Döviz rezervleri 445 milyar dolardan 296 milyar dolar seviyesine kadar azalmasına rağmen, Ruble Dolar karşısında değer kaybetmeye devam edince kaçınılmaz bir şekilde şok bir tedavi gerekir. Bu sefer “panadol” ve palyatif önlemler bir kenara bırakılır, Rusya Merkez Bankası politika faizini “antibiyotik” tedavisi ile “şok” bir atış ile % 10 seviyesinden 7 tam puan artırarak % 17 seviyesine getirir ve Ruble’nin ateşini  kontrol altına alır.

Kaynak: Reuters

 

o   Örnek inceleme: “Türkiye” ve yan kulvarda koşan diğer gelişmekte olan ülke para birimleri

 

Aşağıdaki tabloda seçili, ancak Türkiye ile birlikte adı beraber anılan gelişmekte olan ülke para birimlerinin belli başlı makroekonomik göstergeleri incelenebilir.

Cevabını bulmak istediğimiz sorunu, TL faizin mevcut riskler ve emsallere göre bakıldığında ne kadar artması gerekir?

Kaynak: Reuters and Trading Economics

 

Görüleceği üzere, şu anda nominal anlamda faiz yerine, enflasyon göre politika faizine bakarsak, en düşük getiriyi sunan ekonomilerinin Türkiye ve Güney Afrika olduğunu görüyoruz. Dün TÜİK’in açıkladığı ve Kasım ayına ait yıllık bazda enflasyonun % 7 seviyesinde olması yanıltıcı olması. Dün artık geçti. Piyasalar yarını fiyatlıyor. Döviz kurundaki geçiskenliğin yansıması ile manşet enflasyonun yeni yılın ilk çeyreğinde çift hanelere doğru sürüklenmesi kaçınılmaz görünüyor. Bu bağlamda, emsallerden de görüleceği veya yukarda Rusya örneğinden de rahatlıkla anlaşılacağı üzere, döviz satışları veya küçük montanlı faiz artışları ile kurun üzerinde var olan atağın önüne geçmek mümkün görünmüyor.Kaldı ki, Rusya örneğinde, Rusya Merkez Bankası kabaca 150 milyar dolar satmasına rağmen (rezerv) faizi % 5’li seviyelerden % 17 seviyesine yükseltmek durumunda kaldı. Rusya’nın satmış olduğu döviz Türkiye Merkez Bankası’nın rezervlerinden fazla! Gelinen noktada, TCMB’nin de spekülatif atağın önüne geçmek adına, kıt döviz rezevlerini satmak ya da, 25-50 baz puan faiz artırmak yerine, Brezilya, Rusya, Meksika ve Güney Afrika faiz enflasyon dengesine bakarak faiz koridorunun üst bandını “şok” bir faiz artışı ile % 12 seviyelerinin üzerine çekmesi, belli günlerde istisnai gün ilan ederek TL likiditeyi kısması ve böyle bir tedavi yöntemi ile piyasanın önüne geçebileceğini düşünüyoruz.

 

Piyasa Özeti ve Yorumu

 

Dün, tahminlerimizin aksine, İtalya’da Başbakan Renzi’nin anayasa referandumu sanıldığı kadar etkili olmadı. Güne karamsar bir havada başlayan piyasalar, Avrupa seansının açılması ile kademeli olarak daha iyimser bir görünüme geçti. Sabah erken saatlerde Asya piyasalarında 1,05’li seviyelerin dibini test eden EUR/USD paritesi, önemli bir destek seviyesinden zıplayarak günü 1,08 seviyesine yakın tamamladı. Havanın sanıldığı kadar bozmamasına paralel küresel borsalar da günü yükselişle tamamladı. Geminin bir yanına yaslanan ve beklentiyi al gerçekleşmeyi sat eğilimi dün de kendini gösterdi. Her ne kadar 5 Yıldız Hareketi’nin lideri Grillo göreve gelmesi durumunda AB karşıtı duruşu nedeniyle piyasaları tedirgin etse de, Dünyanın en borçlu üçüncü ülkesi olan İtalya’nın iç siyasi meselesini çözeceği ve Halkın EUR yanlısı duruşu ve devamında birlikten çıkmak için halkoylamasına ihtiyaç duyulması dünkü ters hareketi bir noktaya kadar anlatmaya yetiyor. Her ne kadar, 225 milyar EUR sermayeye karşı 360 milyar EUR kötü alacağı olan İtalya Bankacılık sektörü, tüm riskleri ile ön planda kalmaya devam etse de, İtalya’nın bir müddet de olsa gündemde olmayacağını düşünüyoruz.

Türkiye cephesinde dün USD/TL kuru yeni bir zirve yapmasa da, EUR/TL 3,80 üzerinde zirve seviyelerde salındı. EUR’nun 1,05’den 1,08’e yaklaşmasının yardımı ile USD/TL kuru göreceli olarak daha yatay bir seyir izlese de, TL sadece dünkü performansı ile çirkinlik yarışmasında (dolara karşı performans) liderliği kimseye bırakmadı. Dün sabah saatlerinde aylık olarak beklentilerin altında % 0,5 ; yıllık olarak % 7 artan TÜFE enflasyonu bile TL’ye fayda sağlayamadı. Borsa kazanımlarını koruyamayarak günü sınırlı yükselişle tamamlarken, gösterge tahvil 5 puan civarında artış kaydetti. Gözler elbette Cuma günü tamamlanan ancak sonuçları Perşembe günü açıklanacak EKK kararlarını bekliyor. EKK’dan önce ise bugün TCMB’nin 2017 yılı Para ve Kur Politikası raporunu takip edeceğiz. Banka’nın 2017 yılı için tahminleri ve piyasaların yakından takip ettiği faiz duruşuna ilişkin satır başları önemle irdelenecektir.

Yukardaki minik çalışmamızdan da görülebileceği üzere veya geçmiş tecrübeden de hareketle, piyasanın önüne geçecek ve risk getiri dengesizliğini kapatacak şok bir faiz artışının dışında şu anda alınmaya çalışılan önlem ve beraberinde mevcut çok seslilik, TL’nin üzerinde var olan erimenin maalesef önüne geçecek tarzda tedaviler olarak görülmüyor. Geç olmadan hareket etme gereksinimi, her geçen gün daha da fazla hissediliyor.

İktisatbank’ın sunduğu avantajlı döviz kurlarını piyasa ile eş zamanlı ve 24 saat kesintisiz takip etmek için lütfen tıklayınız.

https://www.iktisatbank.com/doviz-kurlari

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar