Eide teslim oldu! Ve yeni koordinatörümüz Recep Akdağ - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 20, 2024
Köşe Yazarları

Eide teslim oldu! Ve yeni koordinatörümüz Recep Akdağ

Eşref ÇetinelEşref Çetinel

       Sonunda büyük savaşçı Eide havlu attı! Ve son bir umutla geldiği Lefkoşa’da “Yakın bir gelecekte çözüm olmayacağını” söylemek zorunda kaldı! Öncesinde de her politikacı gibi, başarısızlığı “müzakerecilerin”  söylediklerini yapmadıkları nedenine sararak, “eğer Crant Montana’da tüm konuları bir paket haline getirip görüşseydik umut vardı” deyiverdi. (Sanki Kıbrıs’taki Türk Rum halkları ayni fabrikanın mamulleriymiş de ayni bohça içine konup masaya yatırıldıklarında sonuç almak mümkün olacakmış gibi! Tabi asıl söylemek istediği şuydu: “Keşke garanti konusu   müzakerelerin dışında kalsaydı!” Diline yapıştı söyleyemedi!”

HER NEYSE: Yakın bir gelecekte artık müzakere falan olmayacak da dün de yazdık, Rum tarafı çözümü çok istediğinden değil, Kuzey’i çok istediğinden bu sürecin peşini bırakmayacak.


       Ya bizim taraf? “Çözüm olmadan adam olamayacağımızı” iddia eden kesimlerle “eğer adam olursak çözüm olacağını” iddia edenlerin kapıştığı dönemler yaşıyoruz!

Neyse ki çözüm uğrunda savaşanlar yakında Stelios Vakfı sayesinde “onar bin euroluk” ödüllerini alacaklar! Toplam 848 kişi ve STÖ’ü başvuruda bulunmuş, rekormuş!

(Stelios Vakfının yerinde olsaydım sağlanamayan çözüm nedeniyle bir sent bile koklatmazdım! Ödüller “başarılara” verilir! Oysa bu vakıf, müzakerelerin rezil rüsva olmasını önleyemeyen, sadece “hemen çözüm, şimdi çözüm” diye bağırıp şakkada şakkada  alkış tutanlara veriyor ödülleri!)     Her neyse kısa tutalım ve gelelim yeni koordinatörümüz Recep Akdağ’a:                                          ***

RECEP AKADAĞ: Tuğrul Türkeş büyük olasılıkla MHP’li Bahçeli’nin hışmına uğramışlıkta Bakanlıklar dağıtımının dışında kalınca, KKTC’ye yeni bir “koordinatör” gerekti, o da 1960 Erzurum doğumlu, 6 çocuk babası Profesör Dr. Recep Akdağ’a nasip kısmet oldu, zaten kendileri ayni zamanda Başbakan yardımcısı!

Bakın Recep Akdağ Amerika’da Harvard üniversitesinde bile ders vermiş bir müthiş Tıp doktorudur. Türkiye’de 2002-2013’e kadar Sağlık Bakanlığı yaptı ve iddiasına göre Amerika’daki Sağlık hizmetlerinden bile daha iyi çalışan bir Sağlık servisi kurdu!

Bu deneyimli Bakan şu anda bizim de Bakanımız! Tutun yakasından paçasından bilgi ve deneyiminden istifa ederken şu bizim kadavrası kalmış Sağlık sistemimizi götürüp önüne koyduktan sonra okutup üfletin ki sağlığına kavuşsun! Bu fırsat her zaman ele geçmez aman bunu da yitirmeyin!


 ASGARİ ÜCRETLE İLGİLİ GÜZELLEMEMDİR!

Geldi ve geçti ama tutun ki dağ ıkına sıkına fare doğurdu ve asgari ücret 155 TL. artışla 2 bin 175 TL. oldu!

Bu “asgari ücret saptamasını” kaldırın gitsin” diyeceğiz de öylesi bir değişiklikte kaç işveren bulacaksınız ki vicdanının sesini dinlerken çalıştırdığı insanlara doğru dürüst, yaşamalarına yetecek maaşı versin!

Kaldı ki konu “vicdan” meselesi değil, kârlı kazançlar üzerine kurulmuş ekonomik devinimdir! Asgari ücrete kadar varan ve birbirine saadet zinciriyle bağlanan süreçte, devlet özel sektöre, özel sektör de personeline verecek ki ekonominin çarkları dönsün!

Oysa ne devletin himmette bulunacak kabiliyetiyle gücü ne özel sektörün devlete vermediği “vergiye” karşılık, çalıştırdığı insanlara vereceği parası vardır!

Yani memleketin genel görünümü budur, hep “battık” şarkılarını söylerler!               Buna karşın henüz açlıktan sefaletten ölen bir insan haberine rast gelmedik! Sadece yaşamak yahut var olmak için  50 binin üzerindeki insanın “borçlu” olduğunu biliyoruz bir,  evlendikten kısa süre sonra parasal darlık nedeniyle gençlerin boşandıklarını biliyoruz iki!

Ha sahi! Bir de mahkemeler binlerce illegal olaylarla meşgulken, ödenmemiş kredi kartı borçlarıyla uğraşmak zorunda kalıyorlar!

       Gelelim asgari ücret olayına: Denemesi bedavadır zaten denediniz! Her hangi bir tamirat için çağırın evinize bir ustanın sıradan çırağını, bakın bakalım bir saatte yaptığı işin karşılığı olan asgari ücreti mi ister!

Kaldı ki zaten asgari ücret sorunu da kalmadı, gençlerimiz hepten üniversiteli oldu ki ne inşaatların damlarına çıkar ne zeytin portakal hasadına gider!

Üniversite mezunu olmadığı için işçilik yapmakta beis görmeyenler de asgari ücretle değil, pazarlıkla çalışırlar çünkü düz işçilik bile itibar buldu eğer bir işin erbabını bulup da işinizi yaptırtabilirseniz!

Tezgâhtarlık, kasiyerlik yapan genç kızlarımızdır az biraz asgari ücretle tanışık olanlardır! En azından sosyal sigortaları yatır!

Vesselam bu asgari ücret meselesi her yıl baş ağrıtır ama sonunda çözülür ki “Allah kerim” denircesine!


KISACA TAKILDIĞIM: (BİTMEYEN YENİ VAATLER!)

Devletimizin yetkili ve sorumlu organı olan hükümetimizi  yakından izliyoruz çünkü kaderimiz elinde! Tabi kısa bir süre kalmış seçimler nedeniyle artık planlarını gerçekleştirmesini beklemiyoruz. Ne var ki vaatlerine de boş veremiyoruz.

Mesela diyor ki Çalışma Bakanı Ersan Saner, İş Sağlığı ve Güvenliği Tüzüğü değişsin baretimle inşaatlara gideceğim. (Şimdi gitseniz sizi engelleyen bir yasa mı vardır Sn. Bakan?)

Ha unutmadık! Meclisi olağanüstü toplantıya çağırıp trafik faciasını tartışan hükümet komiteler falan kuracaktı kurdu derken, insan sormaz mı? “Neden o günden bu yana trafik kazaları daha çok arttı?

Yani her yeni vaat ve karar rölantiye yatırılıyor, savsaklanıyor! Ankara bile dayanamamış “ne oldu diyor hani uygulanacaktı dediğiniz bizim şu ekonomik protokol!” Neyse Mankafa Poldi ile bitirelim serzenişimizi.

       Mankafa Poldi’ye satın aldığı yeni ayakkabılarını neden giymediğini sordular. Cevap: “Ayakkabıcı yeni oldukları için bir iki gün ayaklarımı sıkacağını söyledi! Bu yüzden ben de bir iki gün giymeyip bekleteceğim!”

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar