Başbakan Hüseyin Özgürgün Yenikapı mitingini anlattı - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 19, 2024
KıbrısManşetTürkiye

Başbakan Hüseyin Özgürgün Yenikapı mitingini anlattı

Başbakan Hüseyin Özgürgün, KKTC olarak, ekonomisi güçlü, güvenliği de sağlanmış bir anlaşma aradıklarını, her ne pahasına olursa olsun bir anlaşma istemediklerini, iki kesimliliği, iki kurucu devleti, iki halkın siyasi eşitliğini ve Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini sağlayan bir anlaşmaya her zaman evet dediklerini söyledi.

Başbakan Hüseyin Özgürgün, KKTC olarak, ekonomisi güçlü, güvenliği de sağlanmış bir anlaşma aradıklarını, her ne pahasına olursa olsun bir anlaşma istemediklerini, iki kesimliliği, iki kurucu devleti, iki halkın siyasi eşitliğini ve Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini sağlayan bir anlaşmaya her zaman evet dediklerini söyledi.

İstanbul’da Pazar günü tarihi bir miting yaşandığını, Türkiye’den her kesimin Yenikapı’daki mitingde olduğunu, böyle tarihi bir mitinge katılmaktan onur ve gurur duyduğunu ifade eden Başbakan Özgürgün, Türkiye’de demokrasinin tam işlemesinin ve Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) sağlıklı olmasının KKTC için de çok önemli olduğunu, çünkü Kıbrıs’ta barışı TSK’nın koruduğunu vurguladı.


Başbakan Özgürgün, İstanbul’da, Haber Türk televizyonunda Balçiçek İlter’in, canlı yayında güncel konulara ilişkin sorularını yanıtladı.

Başbakan Özgürgün, Pazar günü günü Yenikapı’da katıldığı, “Demokrasi ve Şehitler Mitingi” izlenimleriyle ilgili bir soru üzerine, tarihi bir miting olduğunu ifade ederek, “Aslında mitingden öte bir şeydi. Bana göre miting, bunu biraz hafife almak olur. Türkiye oradaydı. Biz de orada olmaktan büyük bir memnuniyet ve gurur duyuyoruz” dedi.

“Sayın Başbakan, sizin Yenikapı mitinginde varolmanız önemliydi. Hangi hissiyatlarla geldiniz, niye burada olmalıyım dediniz?” sorusuna karşılık Başbakan Özgürgün, Kıbrıs Türk halkının büyük Türk ulusunun kopmaz bir parçası olduğunu ve Türkiye’deki en ufak bir gelişmeyi çok yakından takip ettiklerini belirterek şöyle konuştu:

“Anavatan Türkiye’nin güçlü ve iyi olması, sağlıklı olması bizim için son derece önemli. Bu Kıbrıs Türk halkı ve bizim tarafımızdan böyle algılanıyor. Onun için Anavatan’daki en küçük sıkıntı bize iki-üç kat sıkıntıyla yansıyor, bizi iki kat üç kat üzüyor. Dolayısıyla Türkiye’de demokrasinin tam işlemesi, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sağlıklı olması, Kıbrıs’ta bizi de çok yakından ilgilendiriyor, çok da önemli. Çünkü Kıbrıs’ta şuanda barışı koruyan kuvvet TSK. Barışı oraya getiren 1974’de Anavatan Türkiye. Kıbrıs Türk halkı, güvenliğinin, bundan sonrasında da, bir anlaşma da olacaksa, bunu Anavatan Türkiye ile beraber götüreceğini net bir şekilde ortaya koyuyor. Biz KKTC hükümeti olarak da Kıbrıs Türk halkı olarak da buna çok önem veriyoruz. Böylesine bir miting de, Anavatan’da herkesi bir araya getiren, bu gücü ortaya koyan bir mitingde bizim bulunmamız bu anlamda çok önemliydi. Gönülden buradaydık. Orada olmaktan büyük gurur duyduk. Başbakan Binali Yıldırım’a davetinden dolayı da teşekkür ediyorum.”

“KARŞIMDA KIRMIZI BEYAZ BİR OKYANUS GÖRDÜM”

Başbakan Özgürgün, “dün mitingde isminiz anons edildi, , kürsüye çıktınız, bayraklar sallandı, müthiş de bir coşku oldu. Türk insanının KKTC’ye olan ilgisi, sevgisini orada yürürken hissettiniz mi?” sorusu üzerine, “Karşımda gerçekten kırmızı beyaz bir okyanus. Bunu anlatmak mümkün değil, anılarımızda yaşatacağız. O ilgi ve sevgi her zaman var” dedi.

Dışişleri Bakanlığı yaptığı 2009-2013 arasında Türkiye’nin bir çok bölgesinde yüzün üzerinde konferans verdiğini, her zaman büyük ilgi ve sevgi gördüğünü,, Ankara’daki öğrencilik yıllarında da aynı ilgi ve sevgiyi yaşadığını anlatan Başbakan Özgürgün,, Kıbrıs Türkünün Türkiye’nin her yerinde ilgi ve sevgiyle karşılandığını, şahsına gösterilen ilgi ve sevginin Kıbrıs Türk halkına gösterildiğini kaydetti. Aynı karşılığın Kıbrıs Türk halkında da olduğunu, Kıbrıs Türk halkının Anavatanına yürekten bağlı olduğunu vurgulayan Başbakan Özgürgün, “Böyle günlerde bu birlikteliğin, bu güzelliğin görülmesi bizim için çok önemli. Bu mesajı verebilmişsek ne mutlu bize” dedi.

“SÜREKLİ TAKİP EDİLECEK”

Başbakan Özgürgün, Fetö-PDY soruşturmasıyla ilgili bir soru üzerine, daha ilk günden Fetö-PDY’nin terör örgütü listesine alınarak, 21 Temmuz itibariyle tüm faaliyetlerinin yasaklandığını, en küçük ihbarın dahi titiz bir şekilde değerlendirildiğini, mevzuat gereği KKTC’de herhangi bir okul yapılanmasının mümkün olmadığını, yapılan ihbarlardan şimdiye kadar bir şey çıkmadığını aktaran Başbakan Özgürgün,, “Tabi bu, çıkmadı, çıkmayacak anlamında değil. Terör örgütü listesinde olduğu için bütün faaliyetler sürekli takip edilecek. Şuana kadar memnuniyet vericidir ki böyle bir sıkıntı yaşanmadı” dedi.

“TSK KIBRIS’TA BARIŞI KORUMAKLA GÖREVLİ”

TSK’nın içinden hain çetenin çıkmış olabileceğini ama TSK’nın önemli bir bölümünün buna katılmadığını dile getirerek, TSK’nın güçlü olmasının KKTC ve Türkiye açısından önemini vurgulayan Başbakan Özgürgün, şöyle devam etti:

“TSK Kıbrıs’ta da, 1974 yılından itibaren Ada’ya gelen barışı korumakla görevli ve bunu da yapıyor. Kıbrıs’ta 1974’e kadar bir çok insan öldü, binlerce kayıp var. Ama 1974’den sonra bunlar durdu. TSK’nın caydırıcı gücü bunu sağladı. Ordumuz, TSK’mız Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığımız bizim gözbebeğimizdir, bunun zarar görmesi, yıpratılması bizim açımızdan da mümkün değil, bununla Kıbrıs’taki durumu ortaya koydum. Türkiye’deki duruma bakıldığında da Türkiye’de de TSK’nın çok güçlü olması Türkiye açısından önemli olduğu gibi bizim açımızdan da çok önemlidir. Bunun ayırt edilmesi, TSK’nın yurt savunmasındaki caydırıcı gücünün zarar görmemesi çok önemli.”

Kısa süre önce Ankara’ya resmi ziyaret yaptığını, ikili görüşmelerde bir çok konunun detaylı bir şekilde ele alındığını, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile de 1.5 saat baş başa görüştüğünü anlatan Başbakan Özgürgün, Türkiye’den Kıbrıs’a gelen su konusundaki son durumla ilgili bir soruya karşılık, Türkiye’den gelen suyun, asrın değil, bin yılın çılgın projesi olduğunu kaydetti.

“KIBRIS TÜRK HALKI SUYUN COŞKUSUNU YAŞIYOR”

Toroslar’dan, 87 kilometresi denizin altından olmak üzeretoplam 477 kilometre aşarak, Kıbrıs’a ulaşan suyun, kurak bir adaya hayat verdiğini kaydeden Başbakan Özgürgün, hükümet olarak üç ay önce göreve geldiklerini, suyla ilgili sorunları süratle çözdüklerini ve şuanda KKTC’nin büyük bölümüne Türkiye’den gelen suyun verildiğini anlattı.

Kıbrıs Türk halkının suyun coşkusunu yaşadığını, suyun tam zamanında;, kuraklığın yaşandığı, kaynakların azaldığı bir zamanda adaya ulaştığını belirten Başbakan Özgürgün, “Anavatan Türkiye’ye yürekten teşekkür ediyoruz. Aslında sadece bizim değil, Kıbrıs Rum tarafının da teşekkür etmesi lazım. Çünkü orada da aynı sorunlar var. Biz buna barış suyu demiştik. Bu barış suyu, bana göre, gelecekte yalnız Kuzey’e değil Güney’e de hayat verecek. Kıbrıslı Rumlar da bu projeden yararlanacak diye ümit ediyorum. Çünkü şuanda su gerçekten alternatifsiz doğal kaynak. Bu su, inanılmaz bir projeyle Toroslar’dan Kıbrıs’a aktarıldı. Kıbrıs Türk halkı de bunun coşkusunu yaşıyor” dedi.

Kıbrıs Türkünün Özgürlük Mücadelesi Lideri Dr Fazıl Küçük’ün 1950’lerde Türkiye’den su getirilmesi projesiyle ilgilendiğini ve “Ben hayatta iken bu su ulaşmazsa mezarımı Anavatan’dan gelecek su ile yıkayın” diye vasiyet ettiğini, Küçük ailesinin ve vatandaşların büyük bir coşkuyla Dr Küçük’ün kabrini Türkiye’den gelen suyla yıkadığını aktaran Başbakan Özgürgün, su projesinin, çok duygusal değer de taşıyan ama ekonomik yönü çok büyük olan bir proje olduğunu vurguladı.

Kıbrıs’ta müzakerelerin devam ettiğine işaret ederek, Kıbrıs Türk tarafının yıllardır Kıbrıs’ta anlaşma isteyen taraf olarak iyi niyetle masada oturduğunu dile getiren Başbakan Özgürgün, şöyle devam etti:

“TÜRKİYE’NİN ETKİN VE FİİLİ GARANTİSİ OLMALI”

“Anlaşmanın belli parametreleri var. Bunlar; iki kesimlilik, iki kurucu devlet ve iki halkın siyasi eşitliği. Ama hepsinden önemlisi de Anavatan Türkiye’nin etkin ve fiili garantisi. Bunu sağlayan bir anlaşmaya bir her zaman evet diyoruz. Bu da hiç bir zaman fazla bir şey değil. Ama Rum tarafının niyeti olmadığı için, Ada’yı bir Elen adası olarak gördükleri için ve Elen adası dışında herhangi anlaşmaya evet demeyecekleri için şuana kadar bir anlaşma olmadı.”

Hükümet olarak hedeflerin, Anavatan Türkiye ile yakın işbirliğinde KKTC ekonomisini güçlü tutmak, refahı ve ekonomisi güçlü bir KKTC’nin bir anlaşamaya hazır olmasını sağlamak olduğunu vurgulayan Başbakan Hüseyin Özgürgün, şöyle konuştu:

“Ekonomisi güçlü, güvenliği de sağlanmış bir anlaşmayı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti olarak arıyoruz. Ancak bizim, her ne olursa olsun bir anlaşma niyetimiz yoktur; her ne pahasına olursa olsun anlaşalım, bütün her şeyi ile vazgeçelim, temel prensiplerimizden, BM parametrelerinden vazgeçelim, böyle bir şey mümkün değildir. Biz bunu asla kabul etmeyiz. Biz, belli bir anlaşmanın kriterlerinin 1968 yılından beridir ortada olduğunu söylüyoruz. Rum tarafı da eğer bu niyette ise Kıbrıs’ta bir anlaşma olur ve Kıbrıs bir bütün olarak AB üyesi de olur, her şekilde Kıbrıs’ta herkesin refahına, faydasına adım atılmış olur. Burada dikkat edilmesi gereken, böyle bir anlaşma olsa bile en yakın stratejik ortağın Türkiye olduğu. Su projesi bunlardan bir tanesidir. Yakında enterkonnekte sisteme bağlanmış elektrik kablo projesi bunun üzerine gelebilir, Ada’ya bu şekilde hayat verecek olan bir Türkiye var. Türkiye bizim Anavatanımızdır, ama Rum tarafı da bu gerçeği görmelidir ki Kıbrıs’ta ekonomik anlamda bir çok faydayı sağlayabileceğimiz en yakın stratejik ortaktır.”

BAŞBAKAN ÖZGÜRGÜN KKTC’YE DÖNDÜ

Bu arada, İstanbul Yenikapı’da düzenlenen “ Demokrasi ve Şehitler Mitingi”ne katılmak üzere Pazar günü İstanbul’a giden Başbakan Hüseyin Özgürgün, dün akşam ülkeye döndü.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar