Bankaların köküne kezzap suyu döküldü - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cumartesi, Nisan 20, 2024
EkonomiKıbrısManşet

Bankaların köküne kezzap suyu döküldü

Mete ÖzmerterMete Özmerter

“KEZZAP” BENZETMESİ: Özmerter, Faiz Yasası diye nitelendirilen yasa ile bankacılık sisteminin köküne kezzap suyu döküldüğünü söyledi. Özmerter, “Faiz mağduriyetini gidermek için yola çıkan yasa ile şu an hakkı olmayan açıkgözler faydalanıyor. Bu şekilde de güç bela 2000’den sonra toparlanan bankacılık sektöründe yeniden tahribat oluşturuyorlar” dedi

“SÜREKLİ MAHKEME KORİDORLARINDAYIZ”: Özmerter: Ben avukat çocuğu çocuğuyum. En son mahkemeye bu kadar sık 11-12 yaşlarımda gelir davaları izlerdim. Bu yasa nedeniyle 26 yıllık kariyerimden sonra mahkemeye gelmeye başladım. Yatırımlara odaklanacağımız yerde bu yasa nedeniyle mahkeme koridorlarında zaman kaybediyoruz

Bertuğ TOPAL

[dropcap style=”circle” color=”#ffffff” bgcolor=”#0065ad”]B[/dropcap]orç İlişkilerinden Kaynaklanıp Tahsili Geciken Borçların Yapılandırılması Yasası uygulamada yaşanan sorunlar nedeniyle tartışılmaya devam ediyor.


Bankacılık sektörü, yasayı ciddi bir tehdit olarak algılarken, “faiz mağduru” adı altında yasanın çıkmasına ön ayak olan borç sahiplerinin de borçlarını ödemediği belirlendi.

Yasa, uygulamada ciddi sorunlar yaratırken, yasa çıkarken ortaya atılan “tahsilat hızlanacak” sözü de hayat bulmadı.

Bankalar bir taraftan tahsilat yapamazken, diğer taraftan çeşitli nedenlerle borcunu ödeyemeyenlerle ilgili haciz işlemleri de durdu. Bu tabloda, bankacılık sistemine güvenerek mevduat yatıran vatandaşların hakkı da yenmiş oluyor.

İktisatbank Yönetim Kurulu Mete Özmerter, haftanın üç- dört gününü alacakların tahsili için, mahkeme koridorlarında geçirdiklerini belirterek, “Çözüm üretmek, yeni istihdamlar yapmak, bankacılık sistemini çağa uyduran çalışmalar yapmamız gereken zamanı, maalesef mahkeme koridorlarında geçiriyoruz” dedi. İktisatbank Yönetim Kurulu Mete Özmerter, Havadis’e Lefkoşa Kaza Mahkemesi avlusunda önemli açıklamalarda bulundu.

Yasa çözüm değil sorun üretti

İktisatbank Yönetim Kurulu Başkanı Mete Özmerter, bankacılık sisteminin hayata geçirilen Borç İlişkilerinden Kaynaklanıp Tahsili Geciken Borçların Yapılandırılması Yasası ile ciddi şeki

Mete Özmerter
Mete Özmerter

lde tehlike altına girdiğini kaydederek, bankacıların artık bankacılık yerine mahkeme koridorlarında dava takip eder duruma getirildiğini belirtti.

Özmerter, bu yasa ile sistemin köküne kezzap suyu döküldüğünü kaydederek, “faiz mağduriyetini gidermek için yola çıkan yasada, şu an hakkı olmayan açıkgözler faydalanıp limitli kredilerinde kredinin kendilerinden büyük bir indirim sağlamaya çalışıyorlar” diyerek yasanın ciddi şekilde sistemde tahribat yarattığını belirtti.

 

“Sürekli mahkeme koridorlarındayız”

Özmerter, belirli bir dönemdir sürekli bir şekilde bankacılığın nasıl geliştirileceği bir kenara mahkeme koridorlarında vakit geçirdiklerini ifade ederek hayata geçirilen yasanın yanlışlarına dikkat çekti. Özmerter, kendisinin avukat çocuğu olduğunu ve en son mahkemeye bu kadar sık 11-12 yaşlarında geldiğini belirterek yetişkin hayatında 26 yıllık kariyerden sonra mahkemeye gelmeye başladığını söyledi. Son zamanlara kadar bankanın 2500 civarı davası olmasına rağmen mahkemeye hiç gelmediğini söyleyen Özmerter,  bu kadar yıl sonra mahkemeye bu kadar sık gelmeye başlamasının hayra alamet olmadığını ifade etti.

“BÜYÜK KREDİ SAHİPLERİ ÖDEMİYOR”: Özmerter: Tefeci naraları içerisinde yasanın faizleri kısıtlayan kısım hayata geçirildi, icra kabiliyeti ile ilgili hiç bir şey yok. Ufak tefek müşteri borcunu ödüyor ama esas büyük kredi sahibinde sıkıntı var. Çünkü yasanın kendilerine özel haklar verdiklerini düşünüyorlar

“SESSİZLİĞİMİZ HAKSIZLIĞIMIZDAN DEĞİL”: Bankacılık sektör temsilcilerinin efendi insanlar olduğunu kaydeden Özmerter, bugüne kadar herkesin bankacılık etiketiyle sessiz kaldığını belirtti. Geçmişte kendilerinin de sessiz kaldıklarını fakat sessiz kalmalarının suçluluktan olduğu algısının yaratıldığını belirterek artık susmayacaklarını belirtti

Esas sıkıntı “Faiz Yasası”

Özmerter, bankacılık sisteminde esas sıkıntının Borç İlişkilerinden Kaynaklanıp Tahsili Geciken veya Tahsil Edilemez hale gelen Borçların Yapılandırılması Yasası olduğunu dile getirdi.

Özmerter, “Faiz Yasası dediğimiz fahiş faizlerden kaynaklanan faiz mağduriyetini gidermeyi amaçlayan yasanın, bankacılık uygulamalarını anlamadan yapıldı. Bu yasa bankaların borç ve alacaklarında faizi makul hale getirmek bir kenara mevduat sahibine ait olan anaparayı tehdit eder hale geldi” ifadelerini kullandı.

Pratikte yaşadıkları sorunlardan birinin de kolay davaların zor ve içinden çıkılmaz bir hal alması olduğunu kaydeden Özmerter, esas tehlikenin müşteriye verilen paranın ötesinde müşterinin indirim hakkı olabileceğinin iddia edilmesi olduğunu kaydetti.

“Örneğini yakın zamanda yaşadık”

Bu tür mahkeme kararlarını yakın dönemde yaşadıklarını kaydeden Özmerter, isim vermese de Cemal Bulutoğluları ile Kooperatif Merkez Bankası arasında yaşanan davayı örnek gösterdi. Özmerter, “Sorun şudur: Biraz önce bahsettiğimiz yasa ile müşteriye eski ödediği paraları katsayı ile çarparak yaptığı yatırımdan daha fazla bir yatırım yapmış gibi görünmesi sağlanıyor. Yasa koyanın ne murat ettiğini anlamak akıl sır ettirmek mümkün değil. Mahkemelerde “mağdur avukatları” aynı etkiyi bir limitli hesapta da yaratmak peşindedirler. Bankanın kredi vermediği tutarlarını o kat sayı ile çarptırmaya çalışıyorlar. Bunu kullanma çalışıyorlar. Geçen hafta bir bankanın 5 milyon Sterlin’den fazla alacağının silinmesi bunun örneğidir. Şu an bütün borç alacak davalarında her müşteri bu yasanın bu maddesinden yararlandığını iddia ediyor” dedi.

“1 trilyonun ne kadarının silineceği belli değil”

Özmerter, yeni yasa ile bankacılık sisteminde şu an alacak olarak görülen 1 trilyon TL’nin ne kadarının silineceğinin bilinmediğini belirtti.

Bu paraların yıllar önce sözde banka ile müşterisinin anlaşmış olduğu, mahkemede hüküm verilmiş borçlar olduğunu ifade eden Özmerter, “düşünün bir mahkeme emir vermiş ve alacağınızı tespit etmiş. O mahkeme kararlarını bozmaya yetki veren bir yasa var elimizde. Mahkeme kararının hiçbir hükmü yoktur. Mahkeme borç senedinin hiçbir hükmü yoktur. Bankanın o paralar için ödediği vergilerin hiçbir hükmü yoktur. Bankanın görülen sermayesine yaratacağı hiçbir etki yoktur” ifadelerini kullandı.

“Sistemi yıkmaya çalışıyorlar”

Özmerter, bir bankanın sermayesinin bütün mevduat tabanı içerisinde çok küçük bir kısım olduğunu ifade ederek yeni yasa ile yapılmak isteneni şu şekilde açıkladı: “Bu bir Çin vazosuna benzer. Çok değerlidir ama çok da hassastır. Ve şu an yapılmaya çalışanlar çok büyük bir çekiç gibidir. Ya da vazonun etrafında gezen bir fil gibidir. Biraz önce bahsettiğim mahkeme kararında gördük. Realitede ödenmiş bir para var.”

mete özmerter11

“Borcun dörtte üçünü sildirmeye çalışıyorlar”

Şu an mahkemede devam eden ve konuşulan davalarda borç faizlerinindövizde %10 veya 6 faiz oranına denk geldiğini kaydeden Özmerter, faizden mağdur olan birinin hak arayışının konuşulmadığını,bankadan kredi alan birinin almış olduğu paranın dörtte üçünü sildirmeye çalıştığının konuşulduğunu söyledi.

“Bankacılık sisteminin köküne kezzap suyu dökülmüştür”

Özmerter, “Bankalar mevduat alır. Aldığı mevduatı geri ödeyeceğini düşündüğü ve ekonomiye katkı yapacağını düşündüğü müşterilerine verir. Arada bankanın kazandığı iki faiz arasındaki farktır. Eğer verdiği parayı ipotek olmasına rağmen, bütün üstüne düşenleri yapmasına rağmen bankacılık sektörünü batırmaya doğru götüren yasa tahtında alamazsa o zaman hiçbir banka bunu karşısında duramaz. Bu yasa ile bankacılık sisteminin köküne kezzap suyu dökülmüştür” diye konuştu.

“Faiz mağdurları konusu kapandı, anapara mağdurları dönemi açıldı”

Faiz mağdurları konusunun kapandığınıartık anapara mağdurları döneminin açıldığını kaydeden Özmerter, aradaki farkın anapara mağdurlarının Kıbrıs’taki mevduat sahipleri olduğunu söyledi. Bu işin ne kadar ciddi bir mesele olduğunu 2000’li yıllarda gördüklerini kaydeden Özmerter, sisteme düzeltene kadar çok insanın canı yandığını belirtti.

“İcrada sıkıntı var”

“Sistem, 1992 yılında verdiğiniz krediyi 2010’a geldiğinizde halen daha size tahsil ettiremedi. Çünkü mahkeme emir verir tapu satışını yapamaz. Tapu satışını yapacak tebliğ edemez. İcrasını yapamıyoruz. Faizlerin yüksek kalmasının en önemli sebebi yıllarca tahsilat yapılamamasıdır. Dolayısıyla faiz mağduriyetini giderirken tahsil kabiliyetini de yaratın ki tahsilat yapılsın ve kimse de borcumu ödeyemedim de faizler beni yedi bitirdi diyemesin.”

“Büyük kredi sahipleri ödemiyor”

Özmerter şöyle devam etti: “Tefeci naraları içerisinde yasanın ilk kısmı yani faizleri kısıtlayan kısım hayata geçirildi, tahsilat ve icra kabiliyeti ile ilgili hiç bir şey yapılamadı. Geçmişteki borçlar devam ediyor. Ödemek isteyen düzgün insanlar bile artık ödememeye başladı çünkü yasanın kendilerine özel haklar verdiklerini düşünüyorlar. Peki ödeyenlerin günahı ne. Ödeyen hiç kimse mağdur değil mi. Ufak tefek müşteri ödüyor ama esas büyük kredi sahibinde sıkıntı var çünkü bu yasa ile hak etmediği haklar kazanabileceğini iddia ediyor.”

“Şahıslar için yasa yapıyorlar”

Özmerter, bu yasanın Meclis’ten geçerken komite içerisinde bankacılık piyasasına çok büyük borçları olan bir milletvekilinin de bulunduğunu ifade ederek “şu an o kişiler kendi yaptıkları yasa tahtında kendi borçlarıyla ilgili mahkemelerde yasa ile borçlarını sildirmeye çalışıyorlar. Kuzuyu kurdun eline verdik şimdi de bir iki açıkgöz borcunun ödemesin diye bütün sektörü tehlike altına attılar. Şimdi nasıl ki bu yasa yapılırken kahraman milletvekilleri vardı çıkıp mağduriyeti giderecek bankacılık sistemini kurtaracak kahraman milletvekillerine de ihtiyacı var şimdi bu ülkenin” dedi.

“Sessizliğimiz haksızlığımızdan değil”

Bankacılık sektörü ve sektör temsilcilerinin ağır ve efendi insanlar olduğunu kaydeden Özmerter, dolayısıyla bugüne kadar herkesin o bankacılık etiketiyle sessiz kaldığını belirtti. Geçmişte kendilerinin de sessiz kaldıklarını fakat sessiz kalmalarının efendilikten değil suçluymuş gibi algılandığını belirtti.

“Artık sessiz kalmayacağız”

Özmerter, bu vakitten sonra kendilerinin de bankacılar olarak sessiz kalmayacaklarını kaydederek, “Herhangi bir kişiyi hedef almıyoruz. Bankacılık sektörünü yakından ilgilendiren bu sıkıntı ile ilgili bir çözüm üretilmesi için var gücümüzle çalışacağız. Bankalar Birliği ve yakında kurulacak olan Bankacılar Derneği de bizde bu konularda destek veriyorlar” ifadelerini kullandı.

“Bazı açıkgözler var”

Mete Özmerter
Mete Özmerter

Özmerter sözlerini şöyle sonlandırdı: “Faiz mağduriyetini gidermek için yola çıkan yasada şu an hakkı olmayan açıkgözler faydalanıp limitli kredilerinde kredinin kendilerinden büyük bir indirim sağlamaya çalışıyorlar. Bunda başarılı olan bir örnek de oldu mahkemede. Bankacılığın sermayesinden büyük tahsili gecikmiş alacak var. Bundan başlarsak tırpanlamaya bankalar ciddi sermaye sıkıntısı ile karşı karşıya kalacak. Mutlaka bu yasaya bir düzeltme ister. Faizin ötesinde indirim sağlamamalı yasa. İndirim sadece faizde olsun. Bu yasanın müracaat sınırı da yok. Sistemik bir kangren vardır.”

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar