Asla Barışa Götürmeyecek Gizli Hedefler… - Havadis Gazetesi | Kıbrıs Haber
Cuma, Nisan 19, 2024
Köşe Yazarları

Asla Barışa Götürmeyecek Gizli Hedefler…

basaran duzgun banner

Her ne kadar Enosis krizi olarak görünse de aslında bilinç altında karmaşık ve derin sorunlar vardır.

Karmaşıklığı ortada yanıtlanması gereken yüzlerce sorudan kaynaklanmaktadır.


Derinliği ise zihinlerin hala “federal ortaklığa” hazır olmamasından.

Ve her iki taraf da “acı uzlaşı” olarak görüyor verdiği tavizleri.

“Taviz kelimesini kullanmayalım, win win yapalım” diyenler beyhude duruma düştüler.

Bu iş bayağı tavizle çözülür.

Üstelik adı konmayan rövanşçı bir mantık de domine ediyor süreci.

“Ortak vatanın yeniden birleştirilmesi” gibi süslü lafların arkasına saklanıyor herkes.

Gizli hedef; Alabileceğim tavizin maksimumunu almalıyım…”

Kıbrıslı Rumlar için “Kıbrıslı Türkleri Kıbrıs Cumhuriyetine yama yapmaktır” gizli hedef.

“Avrupai koşullarda vatandaşlık haklarını vermek” demek, çoğunluğun azınlığı yöneteceği adı federal olan bir yapı kurmak demektir.

İtirazlara “zaten azınlıksınız” cevabı vermek demektir.

“Ne yani azınlıkla nasıl eşit ortak oluruz” demek 1960 öncesine dönmek demektir.

Kıbrıslı Türkler için, “uluslar arası hukuka dahil olalım, sonra bir yolunu bulur yollarımızı ayırırız”dır gizli hedef.

Bunun için maksimal taleplerde bulunalım.

Ortaklığı değil farklılığı ön plana çıkaralım, kadife ayrılığa da açık kapı bırakalım.

Uyarına gelirse bir gün ayrılalım, bağımsızlığımızı ilan edelim.

Bütün dünya da bizi tanısın…

 

***

 

Bugüne kadar yapılan anketlerde “federal ortaklık” fikri hep ikinci dereceden kabul gördü.

Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk “vatandaşa”  sorduklarında istediklerinin birinci sırasında hiçbir zaman “federasyon” olmadı.

Bir taraf Kıbrıs Cumhuriyeti peşinde koştu diğer taraf KKTC’nin legalleştirilmesinde.

Hristofyas’ın başkan olduğu dönemdi.

Yüzüme sinirli bir şekilde bakıp “anla artık federasyon bizim için acı uzlaşmadır ama kabul ediyoruz” demişti.

Talat’ın ve şimdi Akıncı’nın “bu Rumlara nasıl güveneceğiz” dediğini çok iyi biliyorum.

Aradaki “cızırtıyı” hiç saymıyorum bile.

Halk nasıl düşünürse liderler de aynısını düşünür kuşkusuz.

Bir taraf “azınlık” diğer taraf “ayrılık”…

Kimse “acı tavizler” vermek niyetinde değil şimdilerde.

 

***

 

İki lider, 2 Nisan’da sosyal bir yemekte buluşacaklarmış.

Nerede?

Ledra Palace’ta BM merkezinde.

Dünyanın en zevksiz dizayn edilmiş yerinde.

Değil yemek yeseler, sabaha kadar içseler ne yazar.

Eğer deselerdi ki “Re Mustafa gel pazar günü Trodos’taki evimde kahvaltı yapalım, eşofmanları giyelim ormanda uzun uzun yürüyelim. Dertleşelim, birbirimize içimizi dökelim.

Eğer deselerdi ki “be Niko gel Esentepe’de kahve içelim. Spor ayakkabılarımızı giyelim Alagadi sahillerinde uzun uzun yürüyelim, sonra Balıkçı Hoca’nın yerinde taze orfo yiyelim, zivaniya içelim..”

Bunları deselerdi işte o zaman umutlanırdım.

Yok, ara bölgede o sarı soğuk taş binada buluşacaklar ve bir birlerine soğuk soğuk bakacaklar.

Sonra fotoğrafçıların marifeti ile gülen yüzlü bir fotoğraf paylaşacaklar “ben masumun” mesajı vermek için.

Ama akıllarında “gizli hedefleri” olacak.

Bizi asla barışa götürmeyecek hedefler.

Tepki göster
Bayıldım
0
Bayıldım
Huzurlu
0
Huzurlu
Hahaha
0
Hahaha
Üzüldüm
0
Üzüldüm
Hayran Kaldım
0
Hayran Kaldım
Facia
0
Facia
Web tasarım ve geliştirme : Baba Bilgisayar